Bölüm 122

544 28 6
                                    




Sabah uyandığımda Abay yanımda mışıl mışıl uyuyordu.Hava yeni yeni aydınlanıyordu. Kalkıp kendimi banyoya attım. Jakuziyi doldurmaya başladım. O dolarken bende farklı aromalardaki şampuan ve duş jellerini koklamakla meşguldum. Tabi ki birkaçını da bocalamıştım. Kenardaki tuşa basınca jakuziden garip sesler gelmeye başlamıştı. İyice köpürdükten sonra suyu kapatıp, kendimi sıcacık suyun içine attım. Uzanıp gözlerimi kapattım. Burada böyle uyuyabilirdim.. Aklıma Abay'ın beni küvette yıkadığı an geldi.. Acı bir gülümseme oluştu suratımda..

Çiçek kokularıyla iyice rahatlamıştım.. Dünkü ateşli geceden sonra... Düşündükçe bile utanıp salak salak sırıtıyordum. Kapının açılmasıyla irkilip, gözlerimi açtım. Tabi geri kapamam uzun sürmedi. Abay, çıplak bir şekilde kapının eşiğinde dikiliyordu. Çırılçıplak ! Gece karanlığından sonra, onu aniden karşımda bu şekilde görmek panik yapmama sebep olmuştu. Gözlerimi açıp o tarafa bakmamaya çalışarak, var olan köpüklere dokunuyordum. Kafam öne eğik bir şekildeydi fakat onun bana yaklaştığını hissedebiliyordum. Jakuzinin içine girip arkama geçti. Evet. Kendimi biraz öne kaydırma isteğine engel olamadım. Kasılmıştım. Arkama geçip ayaklarını iki yanımdan uzattı. Arkamdan kollarıyla beni sarınca irkildim. Saçlarımı kenara alıp, boynuma gömüldü. İkimizde hiçbir şey demiyorduk. Sıcacık suda, buz kesebilirdim. Dudaklarını tenimde gezdirirken, tüm hücrelerime kadar ürperiyordum. Kafasını geri çekti. Cesaret edip kafamı çeviremiyordum. Tedirgin bir şekilde bir süre öylece durdum.. Bir süre daha ses çıkmayınca, bir cesaret dönüp ona baktım. Kafasını geriye yaslamış, gözlerini yummuştu.. Uyuyor muydu? Bir süre daha önümdeki köpüklere baktım.. Kafamı tekrar çevirdiğimde, gözleriyle buluşmuştum. Bana bakıyordu. Çenemden tuttuğu gibi kendine çekti ve yanağıma koca bir öpücük kondurdu. Kalbim deli gibi çarpıyordu. Elleri kollarımdan aşağı karnıma kaydı. Nefesim sıklaşıyordu.

Karnımdan göğüslerime gelip avuçladı. İstemsizce, kendimi geri itip, sırtımı ona yasladım. Fakat arkamda hissettiğim sertlikle iyice panik olmuştum. Yavaş yavaş eli, kasıklarıma inmişti. Dudakları da boynuma.. Elleri, en hassas noktama dokunmaya başladığında, istemsizce dudaklarımı ısırıp gözlerimi kapattım.İçimde oluşan kıpırtının tarifi yoktu.

'' Seni istiyorum..'' diye fısıldadı. Bense dokunuşlarıyla kendimden geçiyordum. Bir süre daha- artık daha fazla dayanamayacağım raddede- tekrar fısıldadı.

'' Dön. ''

'' Hı ? ''

'' Bana dön..'' Daha fazla utanmamak için köpüklerin içine sakladığım çıplaklığım , ona dönmemle son buldu. Belimden tutup beni aniden kucağına oturttu. Acı bir inlemeyle, bütün sertliği içimde hissettim. Belimdeki elleri, sırtıma kaydı. Şimdi daha sıkı sarılıp boynuma minik öpücükler kondurmaya devam ediyordu. Olduğum yerde kaskatı bekliyor, kendimi tutmak için çırpınıyordum..

Öpücükler son bulduğunda eli kalçalarıma kaydı. Onları avuçlayıp kaldırıp, bıraktı. Aynı işlemi birkaç kez yaptıkça, üstünde kıvrılmaya çoktan başlamıştım. Hareketleriyle beni yönlendiriyor, bana bir şeyler öğretmeye çalışıyor gibiydi. Bi cesaret gözlerimi açıp onunkiyle buluşturdum. Suratıma bakıyordu. Bakışları dudaklarıma kaydı. Bir hamleyle dudaklarıma yapıştı. Onu öptükçe, kucağında daha çok kıvrılıyordum. Dudağımı ısırmasıyla inledim.. Canım acımıştı. Ağzıma kan tadı geldiğinde, dudağımı yaladım. Bütün bu hareketlerimi dikkatlice izliyordu. Ağır ağır kıvrılmalarım hızlanmaya başladı. Karşımdaki çocuk bütün benliğiyle zevkin doruklarına ulaşmıştı. O zevk ile sırtımı baştan aşağı çizip derin bir nefes aldığında, bende kendimi çoktan o mutluluğa bırakmıştım..

Nefes nefese, yorgun bir halde, başımı omzuna yasladım. Çizdiği sırtımı şimdi parmaklarıyla okşuyordu... Sanırım onun için acı vermek, bir nebze de olsa haz duygusunu tetikliyordu.


SERİN (askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin