Bölüm 64

1.7K 77 18
                                    

Multimedyada Serin & Ali var. Bölüm gecikti, bunun sebebi isteksiz olmamdı.

(Arkadaşlar bölüm hakkındaki fikir ve düşüncelerinizi yorumlarda okumak istiyorum. Değerlendirmesini yapmayıda es geçmeyin. Kaç sayfa yazıyorum ben, sizde emeğime karşılık sadece vote vereceksiniz çok bir şey istemiyorum. Teşekkürler , iyi okumalar ♥ )

Bugün karneleri alıyoruz. Yaz, tatil, deniz, kum, güneş... Tabi teyzemin 15 günlük tatilini sayarsak.. Yani pek sayılacak gibi bir şey değil.. Kısacık.. Ne zaman başlayıp ne zaman bittiği bile anlaşılmıyor. Her yaz olduğu gibi bu yazda Fethiye'ye akacağız. Oraya 6 senedir gidiyoruz. Her zaman kaldığımız bir pansiyon var. Nurten teyze pansiyonu. Ben öyle diyorum. Artık akraba olduk çünkü. Orda arkadaşlarım da var .

Tabi ben böyle tatil hayallerine kapıldım ama teyzem iznini kimbilir ne zaman kullanacak. İlk okuldayken yüzmeye gitmiştim. Orta okula geçince bıraktım ama süper yüzdüğümü inkar edemeyecğim... Her kış tabi ki deniz hayaliyle yanıp tutuşuyorum bende. Her neyse... Notlarım mı ? Ah.. O konulara hiç girmeyelim. Yani fen okumayacağım kesin.. Ama sınıfı geçiyorum Ali sağolsun. Ali mi? O çok iyi. Yaz geliyor ya spor temposunu arttırdı. Kasları masları sergileyecekmiş bak bak bak..

Tabi ki bana sergileyecek. Yani yan yana olduğumuz sürece.. O da tatile giderse kızların gözü bayram edecek gibi... Bak yine içimi sıktı bu çocuk. Telefonumun çalmasıyla bu düşüncelerden sıyrıldım.

'' Nerdesin kızım ağaç oldum '' Ali'nin isyanını duyuyorsunuz. Elimi başıma koymuş bir şekilde,

'' Geldim tamam '' deyim telefonu kapattım. Okulun son günü bile ağaç etmeyi becermiştim. Koşar adımlarla indim. Allah... Ne kadar tatlı olmuş.. Yani tabi ki üniformalarla gitmiyoruz karne almaya ama bu halini görünce ve okulda bir sürü kızın olduğunu düşününce de üniforma giymek en doğrusu diyorum.

Okula geldiğimiz de tabi ki millet bahçede takılmaktaydı. Gözler bizimkileri aradı. Yanlarına gittik. Bu arada Melis'le Mehmet hala ayrı... Melis bizle takılmıyor pek. Dilara desen kendi çapında. Abay yüz vermeyince başka bir çocukla takılıyor. Çıkıyorlar mı bilmiyorum... Gamze mi ? Abay Gamze'den sonra 3,4 kızla daha gözüktü. ''Bildiğimiz Abay bu'' diye kabul etmek zorundayım.. Abay'ın tabiki düzenli bir ilişkisi olamaz.. Ayrıca bizlere alıştıkça Ceyhun ve Mehmet'le iyi anlaştığını görebiliyorum.

Gamze ile işi pişirse de bizimle takılmaktan çekinmiyor. Bize bir zavalı yok ama ben Gamze'yi düşünüyorum tabi ki. O geldi diye Gamze bizim ortama girmekten çekinecek . Abay her geldiğin de Gamze gitmek istese de yavaş yavaş alıştı... Yani hala seviyor sanırım ama yapabileceğim hiçbir şey yok.. Aynı ortamda benim ısrarlarım için duruyor. Abay'la son tartışmamızdan sonra bi kaç kere daha konuşmaya çalıştım. Efendime söyleyeyim duvara karşı konuşsam belki tepki alırdım ama Abay'a karşı konuşunda hiçbir tepki almıyordum. Bende bir şeylerin değişmeyeceğini anlayıp pes ettim...

Bizim grupta işler hala böyle. Bahçede sıra olduk. Müdürümüz bla bla larla tatili iyi değerlendirmemiz gerektiğini söyledi. Sınıflara girdik nihayet.. Niye bu kadar bekletirler ki ? Ver işte karneleri... Sınıf öğretmenimiz nam-ı değer edebiyatçımız Erdem... Erdemcim sınıfa girdi. Konuşmalar şakalaşmalar derken karneleri dağıtmaya başladı..

Aha. O da ne. Kimya 2 gelmiş laaan. Zayıfım yok diye yandan yandan gülerek karneye bakıyorum. Evet sonra karneleri değişip birbirimizin karnelerine bakıyoruz. Melis mi evet teşekkür belgesini kapmış... Ben daha da bir şey demem. Ceyhunla Mehmet'in sınıfı geçmesi gerekiyordu zaten. Onlar da ortalamayı tutturmuşlardı. Bir daha sınıfta kalıp okuldan gitme şokunu yaşamadılar. Artık çıkabiliriz. 3 ay uğramayacağım... Huzura bakar mısınız ? Hava da süzülen o huzuru görüyorsunuz değil mi ? Her neyse. Bahçeye çıktığımız da tabi ki Sezenleri bekliyorduk. Ali bi kızla konuşa konuşa çıktı. Gözlerimi kısıp zoom yaptığımda kızın Ali'nin sınıfından birisi olabileceğini düşündüm tabi ki.. Sezen'le Gamze'de koşarak yanımıza geldi. Allah'ım Sezen teşekkür almış ve kız bana sarılıyor. Yarama tuz basıyor.. Ali 'mi ? O da belgesiyle bize doğru geliyor tabi ki... Sezen'in benden ayrıldığını görüp oda Sezen'in taklidi yapıp bana sarılıyor. Tabi ki gülüyorlar onun bu haline. Bu kadar komik nasıl olabiliyor... Dört dörtlük değil mi ? Turnayı gözünden vurmuşum. Bende ona sıkıca sarılıyorum.

SERİN (askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin