Sabah uyandığımda cam kapalıydı. Gece teyzem yatmadan gelip camı kapamış olmalıydı. Saat 10'u gösteriyordu. Of be ne güzel uyumuşum. Ama bu huzur dolu pazar sabahını gölgeleyen bir şey vardı oda ertesi gün tarih dersi olmasıydı. İçim içimi yiyordu. Gitmek istemiyordum.Bu derece saçma düşüncelere dalmışken kafam yastığa gömülü bir şekilde şu önümüzdeki 9 ayı atlatıp yaz tatiline gitmek istiyordum. Teyzem kapımı açtı. Sesi o kadar neşeliydi ki kahvaltıya çağırıyordu ama bu bile beni pek neşelendirmiyordu. Beynimi kemiren şey başkaydı. Neyse hava güzel olduğu için balkonda kahvaltımızı ettik. Teyzem gazete okuduğu için benim pek bi düşünceli halimi fark etmedi. Daha sonra ben masayı toparlayıp makineye yerleştirdim. Saat 11'i geçiyordu. İster istemez Mehmet'ten mesaj beklediğimi fark ettim. Bu kadar mı yalnızdım yani. Biraz bilgisayara bakındım ama konuşabileceğim arkadaşlarım sanırım gezmede olduğundan hiçbiri açık değildi. Bende bilgisayarı kapatıp yatağıma uzandım. Tanrım ne kadar sıkılıyordum böyle. Yeni aldığım defterleri, kalemleri, kalem kutularını çantama dizdim (istemeyerek).
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SERİN (askıda)
RomanceSerin, teyzesi tarafından büyütülmüş, liseye yeni başlamış bir kızdır. Ailevi yaşantısı çok ilginç olup, arkadaşlık hayatında çalkantılar yaşayan, çoğu yönden zayıf bir kızdır. Yeni hayatına alışmaya çalışırken, karşısına çıkan ilk aşkı olarak tanı...