Bölüm 48

1.7K 53 1
                                    

           Eve girip ayakkabımı içeri alıp kapımı kapattım. Olduğum yere çöküp kapıya yaslandım.. Yarım saat öyle durmuşum. Götüm ağrımaya başlayınca kalkıp odama geçtim. Odamın kapısını kapatıp her şeyi fırlatıp yatağın içine girdim. Teyzeme 1 gün erken gelerek süpriz yapmış oldum ama teyzem henüz işteydi. Yol boyuncada keyfim yerindeymiş gibi davrandım. Yatağın içinde gözlerim kapalı olanları düşünüyordum. Uyumuşum. Uyandığımda içeriden sesler geliyordu. İki kadın bıdı bıdı yapıyordu. Gözlerimi zorda olsa açtım. Hava kararmıştı. Karanlık odanın içinde öylece etrafı görmeye çalışıyordum. Teyzem eve gelmişti ama odaya girmemişti. Kadın beni yarın bekliyor tabi. Ayılınca ayağa kalkıp kendime çeki düzen verdim. Sessiz sessiz gidip ''Süprizzz !'' diye salona atlayacaktım. Salona giden koridorda sessiz sessiz yürürken konuşmaları da dinlemeden edemiyordum. Kimle konuşuyordu bu kadın.  Tomris teyze olmalıydı. Eski oturduğumuz yerdeki komşumuz. Teyzemin en yakın arkadaşlarından biriydi. Bunlar dedikodu yapıyor diye düşünürken biraz daha yaklaştım. Şimdi daha iyi duyabiliyordum. Teyzem,

''O çocuğu doğuramam...'' diyordu. Kimin çocuğunu doğuramazdı. Nefesim bile duyulacak diye nefesimi tutmuş vaziyette buldum kendimi.

'' Boşanmayacak mı ? Doğurana kadar boşanır , evlenirsiniz.'' Diyordu Tomris.

'' Olmaz. Karnım burnumda dolaşamam. Bu çocuğu aldırmam için bana birini bul lütfen. '' diyordu teyzem sesi titreyerek.

'' Tamam, canım.. Ben bi araştırayım halledeceğiz bu işi '' dedi Tomris. Tomris çocuk doktoruydu. Oda evlenmemişti. Çocuklara bakan kadın şimdi teyzemin çocuğunu aldırması için araştırma yapacağını söylüyordu. Söylenilenleri idrak edemiyordum. Ben teyzeme süpriz yapacakken asıl süprizi o bana yapmıştı... O piç herifle ne zaman işi pişirip  hamile kalmıştı. Şu işi pişirme olayını bende bi nevi yapmıştım ama hamile kalma olayları neydi. Onlar ne zaman yapmıştı bu işi. Ben Şiledeyken mi? Hayır tabi ki ben sadece 3 gün yoktum ortalıkta... Bi dakika... Teyzemin eve gelmediği gece. Evet evet.. Teyzemin beni arayıp sormadığı gece ..

  Ben ilerleyip salon kapısının eşiğinde durunca teyzem beni gördü ve gözleri fal taşı gibi açtı. Ayağa kalktı. O kalkınca  Tomris de kalktı. 

''Serin...''

Ben hala ters ters gözlerinin içine bakıyordum. Gözlerim yaşardığı için etraf bulanıklaşmıştı. Teyzemin de gözleri dolmaya başlayınca bana sarıldı. O kollarını bana sarmalarken ben kollarımı kaldırma gayretinde bile bulunmadım. Hıçkırıklarla ağlıyordu ama ben gözlerime dolan yaşı bile dökmedim. Sanki ruhsuzun tekiydim. Bugün bende hıçkırıklarla ağlamıştım. Belki de ağlamaya mecalim yoktu... 

'' Ondan mı ? '' dedim. Keskin bir sesle. Bana sarılmayı bırakıp geriye çekildi. Gözyaşlarını silerken kafa salladı. 

'' O adam tam anlamıyla piçliğinin hakkını veriyor'' dedim. Teyzem sinirlenmişti. Bir şey demedi. Sadece öylece baktı. 

'' Sen niye erken döndün ? '' 

'' Süpriz yapmak istemiştim ama asıl süprizi sen yaptın...'' bunu deyince Tomris araya girdi. Teyzemle yaşıt olsa bile ona Tomris diyordum çünkü komşu olduğumuz sırada arkadaşçasına  iyi anlaşıyorduk adıyla hitap etmeme bir şey demiyordu.

'' Serincim , teyzen çok zor durumda şuan'' deyip omuzlarımdan tuttu. Teyzem laf arasına girip,

''Bu aramızda kalacak Serin . '' dedi. Kafa salladım... Şuan  karnında bir çocuk taşıyordu.. Buna bu kadar üzüleceğim aklıma gelmezdi. Ben başka türlü hayal etmiştim.

'' 2,3 güne dayınlar gelecek '' dedi. Dayım öğrenirse ne yapardı... Kimseye söylemeyecektim... Tomris o gece bizde kaldı. O herif hakkında konuştuk. Tomris bile kızıyordu o piçe. O adam boşanamıyordu ve teyzemi oyalıyordu. O gece 3 ' e kadar konuştuk. Daha sonra da uyumak için dağıldık. Uyku denilebilirse...

SERİN (askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin