(Multimedyada Adalia- Abay kardeşler bulunmaktadır)
Kapı çaldı.. Teyzem hazırlanmıştı. Masa donatılmıştı. Kapıyı açtığında çığlıkla dayıma sarıldı. Bende hemen arkasında bekliyordum. Dayım, ''Benim kızım büyümüş '' deyip bana sıkıca sarıldı. Bende ona. Daha sonra Adalia girdi içeri. Ay canım ne kadar özlemişim. Küçükken görmüştüm ama sarışın beyaz tenli taş gibi bi kız olmuş. Bunu Ali'yle tanıştırmamalıyım diye düşünüyordum. Onunla da sarıştık. Şaşırdım valla sarıldığına. Abay girdi. Benden uzun olduğu için hafif yukarı baktım. Dayıma benziyordu . Sarışındı. Gerçi annesi de sarışındı. Sakalları uzamıştı. Yaşından büyük duruyordu. Orda nasıl besleniyorsa... Bana baktı. Tokalaştık sadece. Canım ya çok sıcak kanlısın dedim içimden. Bu çocuk tokalaşırken suratıma bakma gayretinde bile bulunmuyordu. Bavullar koridordaydı. Bu kadar bavulu nasıl taşımışlardı.
Masaya oturduğumuzda Adalia neredeyse bir şey yememişti. Bu kadar zayıf kaldığına şaşırmamalı. Yemek seçiyordu. Bense önüme geleni lüpletiyordum. Abay da tıkınıyordu belli ki acıkmıştı. Dayımla teyzem sohbet ediyordu. Birbirine anlatacak o kadar çok şey vardı ki. Ben de arada konuşuyordum . Adalia da sohbete atlıyordu.
Gece 12 olmuştu. Biz hala sohbet ediyorduk. Abay , ''Benim uykum geldi'' deyince toparlandık. Benim odama yer yatağı yapmışlardı. Adalia ile odaya geçtik. Dayımla Abay da salonda yatacaklardı. Adalia'ya iyi geceler deyip uykuya daldım...
Sabah uyandığımda yemek kokuları geliyordu. Adalia yatağında yoktu. Sabahın köründe mi kalkmış bu kız saat daha 10 deyip durdum içimden. Daha sonra kalkıp tuvalete girdim. Bavullar koridorda sırayla diziliydi. Yüzümü yıkayıp ihtiyaçlarımı giderdim. Dişlerimi fırçalayıp çıktım. Çıktığımda Abay tuvalete yönelerek ''Sonunda '' dedi. Bende '' Sana da günaydın '' deyip gözlerimi devirdim. Masaya oturmuşlardı. Teyzemde çayları dolduruyordu. ''Günaydın'' deyip gülümsedim. Adalia da gülümsedi. Bu kızı gıcık biri olarak bekliyordum ama sevmeye başladım. Dayım teyzeme ''Ev bakmaya başlayalım '' diyordu. ''Mümkünse bu sokaktan... Çocukları da Serin'in liseye yazdıralım, dönem başlayacak ''' gibi şeyler konuşuyorlardı. Teyzem de '' Yarın bakarız bugünün dinlenin de bi'' dedi. Nasıl olsa teyzem iş yerinden izinliydi. ''Ben bugün potaya çıkacağım'' dedim. Teyzem de Adalia ile Abay'ıda götür. Çocuklarla tanıştırırsın dedi. Aslında hiçte tanıştırmak istemiyordum. Abay zaten soğuk nevalenin önde gideniydi. Adalia da güzeldi. Güzel olması tanıştırmamam için geçerli bi sebepti. Bende tabağımdaki peyniri çatallarken kafa salladım..
Saat 2 olmuştu. Abay gelmek istemediği için Adalia ile çıktık. Telefonla haber vermiştim bizimkilere. Mehmet'le Melis'in başka planları vardı ama Dilara da dahil herkes gelecekti. Caddedeki cafe'ye gittik. Henüz çocuklar gelmemişti. Masaya geçip oturduk. Adalia bana Almanya'daki okuldan arkadaşlarından bahsetti. Aslında hiç gelmek istemediğinden bahsetti. Yanlış anlamadım çünkü arkadaşlarını annesini bırakıp buraya yerleşmek ve alışmak onun için gerçekten zor olacaktı. Tabi birde kardeşi Kaan.. Onu şimdiden özlediğini söylüyordu. Neyse ki Ceyhun'la Ali girdi içeri. Onları tanıştırdım. Ve Ali'yi de Sevgilim olarak tanıştırdım. Benim pislik düşüncelerimden haberi bile olmasa haddini bilsin şırfıntı. Bu kadar güzelleşecek ne vardı. Biz siparişleri verirken muhteşem 3'lü geldi . Sezen , Gamze, Dilara. Onlarda siparişlerini verdiler. Siparişler geldiğinde sohbet koyulaşmıştı. Okullar başlayacak diye bi hüzün kaplamıştı hepimizi doğrusu. 3 saat konuşacak ne bulduysak vaktin nasıl geçtiğini anlamamışız. Telefonum çaldığında arayan teyzemdi. Akşam yemeğini hazırlıyormuş geç kalmayın dedi. Bizde ayaklandık. Bizimkilerde kalktılar. Hep beraber potaya doğru yürüdük. Ordan evlere dağıldık. Adalia'nın önünde Ali'yi öpmeyi de ihmal etmedim.
Kızın gözüne sokuyordum resmen. '' Bak ablacım , bu yakışıklı benim sevgilim. Tamam mı canım ?'' Böyle psikopatça uyarıları içimden geçirirken gülmemek için dudaklarımı sıktım. Eve vardığımızda sofra hazırlanmıştı bile. Tuvalete gidip elimi yüzümü yıkadım. Adalia da dayıma bugün neler yaptığımızı anlatıyordu. Arkadaşlarımla tanıştırdığımı falan. Yoksa öyle önemli bir şey yaptırmamıştım. Kızı her zaman gittiğim yere götürmüştüm.
Ertesi gün- teyzemle dayım ev bakmaya çıkmışlardı. Caddedeki emlakçıya gideceklerdi. Bende Abay ve Adalia ile oturuyordum. Öyle boş boş yayılmış televizyona bakıyorduk ama konuşmuyorduk. Adalia söze atladı,
'' Şu senin sevgilin, adı neydi ?''
'' Ali...''
'' Ne zamandır berabersiniz'' dedi..
'' 4- 5 ay '' dedim.
'' Çok tatlısınız '' dedi. Ay canıım çok tatlıı yaa. Ben Adalia'nın şirinliğini düşünürken Abay,
'' Senin sevgilin mi var ? '' dedi. Tip tip ona dönüp kafa salladığımda dalga geçermiş gibi sırıtıyordu. Her hareketi sinirime dokunuyordu. Teyzemle dayım eve geldiğinde bizim sokağın arka tarafında ev baktıklarını söyledi. Dayım çocukların görmesini istediği için çocukları almaya gelmişlerdi. Dayım bana bakıp ''Hadi sende hazırlan eve bakmaya gidiyoruz'' dedi. Yine hep beraber çıkıp arka sokaktaki eve baktık. Apartman asansörlüydü. En üst kattı ve dublexti. Bu kadar büyük eve ne gerek vardı anlamıyorum doğrusu. Üst katta 3 oda 1 banyo , alt katta da 3 oda 2 banyo 1 mutfak vardı . Para bok olunca neye harcayacağını şaşırıyor insan.
Çocuklar onayladıktan sonra emlakçıyla konuşmak için ofise gittiler bizde eve geçtik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SERİN (askıda)
RomanceSerin, teyzesi tarafından büyütülmüş, liseye yeni başlamış bir kızdır. Ailevi yaşantısı çok ilginç olup, arkadaşlık hayatında çalkantılar yaşayan, çoğu yönden zayıf bir kızdır. Yeni hayatına alışmaya çalışırken, karşısına çıkan ilk aşkı olarak tanı...