Nöbetçi

554 79 170
                                    

Herkes yavaş yavaş gitti. Akşam oldu.

Ve ben, yalnızım..

"Daral geldi ben kaçıyorum!"

Tam yataktan çıkmak için yorganı çekecekken kapı açıldı.

"Hiçbir yere gitmiyorsun."

"E.. Eren?"

"Beni beklemiyor muydun zaten?"

"Dışarıda da buluşabilirdik. Hatta gel çıkalım biz. Koridorda nöbetçi var mı?"

"Güzel plan ama burada kalıyorsun. Nöbetçi benim."

Kısık gözlerle baktım. "Ciddiyim. Kalıyorsun."

"Of. Tamaaam."

Gülümsedi ve kapıyı kapatıp yanıma geldi. "Biraz kayar mısın?"

Yatağa baktım. "Burası tek kişilik. İlla yatacak yer arıyorsan kırayım kafanı, nasılsa kendi kendine iyileşiyor. Bu arada da seni karşıdaki odaya alırlar." Sırıttım.

"Senden gelecek dayak bile sorun olmaz."

"..."

"Yine de kay. Lütfen yani."

"Ah. Pekiii.." Biraz sağa kaydım, yanıma geçti ve yorgan altına uzandı. "Ne? Soğuk."

"Hm."

"Herneyse. Başla. Dinliyorum."

"Ne anlatmamı bekliyorsun acaba?"

"Geceyi geçirebileceğimiz herhangi bir şey olabilir."

Sustum. "Ben, ne desem bilemiyorum."

"Sorun değil. Uslu uslu bekliyorum şurada."

"Sabaha kadar bekleyemezsin."

"Evet. Çünkü sonsuza kadar beklerim."

Öylece ona baktım.

Eli çenesinde başını kaldırıp düşündü. "Gerçi bu da pek mümkün değil. İmkanlarım sekiz yıl kadardan fazlasına el vermiyor."

Başımı eğdim ve dizlerimi toplayıp öylece karşımdaki kapıya baktım.

"Diyecek bir şeyin olmadığı için mi susuyorsun?"

"..."

"Öyle olsun bakalım."

"..."

"Kelimeler, şu anda ihtiyacımız olan bir şey gibi görünmüyor.."

"..."

"Konuşmamakta ısrarcısın. Neden gözlerini kapıya diktin?"

Ofladım.

"Eğer birinin gelip seni bu cehennemden kurtarmasını bekliyorsan, o kişi çoktan geldi ve seninle birlikte, şu anda."

"Gerçekten güzel laflar ediyorsun. Ama bu edebiyat beni aşıyor. O yüzden sıradan şeyler konuş. Lütfen yani."

Köstekli Saat: Attack On TitanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin