Liam ile Planlar

364 30 55
                                    

.

Her şey dahil 923 kelime ile iyi okumalar *Lütfen en altta yazdıklarıma da bakın*

~

"Saatini mi kullandın? Yani hiçbir şeyin kalmadı mı? Ya Eren telafi edilemez bir şey yaparsa? Bunu nasıl 'geri alacağız'?"

Bıkkınlıkla "Neden herkes aynı şeyi soruyor.." diye mırıldandım ve solumda giden kişiye döndüm.

"Dinle, Liam. Öğrendim ki tüm yapabildiklerim saatle sınırlı değilmiş. Demek istediğim.. 'Hatırlatma'ya sahip olduğum sürece ileride neler olabileceğini önceden bilebilirim."

"Ama bunun her zaman olmadığını söylemiştin? İşe yaramazsa ne yapacaksın?"

"Doğru zamanda olması için dua etmekten başka çarem yok."
Duraksadım, bir noktaya daha değindim. "Eğer elimde ve zihnimde hiçbir şey kalmadıysa.. Ben de daha kötüsü olmaması için o an yapılması gerekeni bir şekilde yapmaya çalışırım.."

"İş bilek gücüne kaldı desene.."

...

Atımdan indim ve koşmaya başladım. "Bekle Ne-!"

"Tam bu ağaca yaslanıyorduk! Burada olması gerekiyordu! Hayır hayır hayır hayır.. Kaptan Levi~!"

"Bağırma! Etrafta birileri olabilir! Hatta belki de.. tuzaklarına düşmüş bile olabiliriz.." Yaklaştı. "Hayırdır oğlum amaç ne?"

"Yakınımda kal."

Kaşlarımı çattım. "Ben kendimi koruyabilirim! Ama Kaptan neredeyse onu acilen-" Sırtıma çarpan şeyle hızla arkama döndüm. Kimse yoktu, yere baktım. Küçük bir dal parçası?

Köpürdüm. "Kim attı lan onu!?"

Mırıltı gibi bir şey duyduk. Tam fırlayacakken Liam sol kolunu önüme uzatarak bir anlık afallamamla önden gitmeyi tercih etti, silahını doğrulttu ve ne olduğunu gördüğü an ise bıraktı. "Onu bulduk!"

Hemen yanına gittim. "Sonunda!" Bez parçasını başına sardığımda doğruldum. "Kaptanı sen al, ben sizi korurum!" dediğimde atlardan birine tek başıma bindim. Liam da onunla aynı ata bindi.

"Sesler şu taraftan geliyor! Bulmuş olmalıyız!"

"Allaaah! Çabuk çabuk çabuk! Planladığımız gibi!"

Başıyla onayladı. "Dikkatli ol!"

Kendisine attığım şeyi tuttuğu an uzaklaştı. Ben de başka bir yoldan ilerledim, dikkatleri üzerime çekmek için bağırdım. "Beni nah yakalarsınığğğzz!" Bu çok mu kaba oldu acaba.. Amaannn...

"Orada! Gözden kaçırmayın!"

İlerliyordum ki hemen başucuma bir mermi vuruldu. Atım huysuz şekilde kişnerken düşmemek için sıkıca boynuna sarıldım.

Kendimi düzeltirken ise arkamdaki askerler... birbirleriyle tartışıyordu? "Onu öldüremeyiz aptal!"

"Ben de ona vurmadım zaten!"

"Bu hızda atından düşerse ölür ama!"

"İkiniz de kapayın çenenizi!" diyen Flouch önüne döndü. "Neva! Pes et ve bizimle gel! Levi Ackerman'ın yerini söylesen de iyi edersin!"

"Aslağağaaa!"

"O atı nasıl aldın!? Ve silahlar! Kiminle çalışıyorsun!?"

"Tahmin bile edemezsiğnnnn!"

Köstekli Saat: Attack On TitanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin