ŞARAP

62 9 2
                                    

Nitekim, Ceren bu gece görsel bir şov sergileyeceği konusunda beni yanıltmamıştı. Kapının açılmasıyla karşımda duran kadın, bir anda özgüvenimi yerle bir etmişti.

Ceren belli ki yanımda böylesine yakışıklı bir adam görmeyi beklemiyor olacak ki önce gözleri Minik'e kaymış sonra da gördüğü manzara karşısında gülüşü yüzünde asılı kalmıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ceren belli ki yanımda böylesine yakışıklı bir adam görmeyi beklemiyor olacak ki önce gözleri Minik'e kaymış sonra da gördüğü manzara karşısında gülüşü yüzünde asılı kalmıştı. Beni süzdükten sonra ise gülüşünün tamamen solduğunu görmek bana zevk vermişti. Özgüvenim yerine mi geliyordu ne?

"Lilya mı geldi?" Arkadan Yeliz'in sesini duymuştum. Yeliz, kapının önünde hala bizi içeri davet etmeyen Ceren'i itekleyerek bana koşmuş ve kocaman sarılmıştı.

"Ay, canım hoş geldin!"

"Selam." Benden geri çekildikten sonra gözleri Minik'e kaymıştı. Yeliz fazlasıyla uzun bir kadın olsa da Minik'e bakması için kafasını baya kaldırması gerekmişti.

"Vay canına dev adam. Ben Yeliz."

"Ben de Çetin. Memnun oldum efendim." Minik, tam bir beyefendi olarak eğilip Yeliz'in elini öpmüştü.

"Ne yapıyorsunuz, güzelim kapıda? Girsenize içeri." Cihan da heyecanlı bir şekilde kapıya gelmişti.

Ceren hala kapının önünde çivilenmiş gibi dururken sanki ev sahibi Cihan ve Yelizmişçesine içeri davet edilmiştik.

Yekta bizi salonun kapısının önünde karşılamıştı. Yekta'nın Minik'i görünce yüzündeki şaşkınlık yerini kıskançlığa bırakmıştı. Beni baştan aşağı süzdükten sonra ise hayranlığını saklayamayan gözlerini benden kaçırmaya çalışıyordu.

"Tanışamadık. Ben Cihan." Cihan da eşi kadar samimi bir şekilde Minik'e sarılmıştı. Daha sonra usulen de olsa Yekta ve Ceren'le de tokalaşmıştık.

Ceren, istemeye istemeye kadehlerimize şarap doldurup bize ikram etmişti. Yekta ve Yeliz dışında hepimiz içiyorduk. Biraz havadan sudan sohbet ettikten sonra Ceren, yemek masasına yönlendirmişti bizi.

"Ee, Çetin kendinden bahset biraz. Ne yapıyorsun?"

"Ay, o da Lilya gibi sanayide çalışıyordur, ne yapsın?" Ceren'in söylemi masadaki herkesi dumura uğratmıştı. Ceren asla gıcıklık konusunda çekinmiyor, insanları iğnelemekten vazgeçmiyordu.

Yeliz, Ceren'e göz devirmiş, Yekta ise tasvip etmeyen bakışlar atmıştı.

"Hayır, ben milli boksörüm." Minik aslında çok da yalan söylemiş sayılmazdı. Maske'ye katılmadan önce çok başarılı bir boksördü. Tabii adı yasal olmayan dövüşlere karışıncaya kadar. "Yine de, Lilya ile ortak zevklerimiz olduğu doğrudur." Minik kendinden beklemediğim bir performans sergiliyor, her konuştuğunda karşımızdakileri kendine hayran bırakıyordu.

"Lilya bahsetti biraz, demek polissiniz."

"Evet, akademiden beri birlikteyiz. Sevgili eşimin ise bir nevi organizasyon şirketi var." diye yanıtlamıştı Cihan.

MASKE - Pistlerin Sahibi (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin