Atıl duran bir benzin istasyonuna gelmiştik. Bu istasyonunu Sezi'nin uzun araştırmaları sonucu bulmuştuk. Mola yeri olarak belirlediğimiz bu atıl istasyon neredeyse on yıldır hizmet vermiyordu. İstasyona giden bozuk yol kimsenin buraya gelmemesini sağlıyordu. İstasyonun girişine yine de yol çalışması, yazan tabela koymuştuk ki, kimse yanlışlıkla da olsa bu rotaya girmesin. Benzinlikle işimiz yoktu zaten arabalara ne olur ne olmaz diye bidon bidon benzin koymuştuk zaten.
Bizden önce Kurt ve Sezi gelmişti. Yekta'nın yola çıkmadan önce yapmış olduğu poğaçaları arabanın kaputuna açmış yiyorlardı.
"Hele şükür gelebildiniz ya!"
"Ee, bize de bıraksaydınız keşke." Minik koşar adım poşete gidiyordu.
"Harika olmuşlar, Minik ye ye..." Kurt ağzı dolu bir şekilde konuşuyordu.
"Termoslar sizde mi?"
"Hayır Pençelerin arabasında."
"Durun bir bakayım neredelermiş?" Sezi arabasına eğilip ekrandan bakmış devam etmişti. "Tahmini beş dakika içinde burada olurlar. Ceren ve Yekta'nın on on beş dakikalık daha yolu var."
Diğerleri gelene kadar havadan sudan sohbet etmiştik. Çok geçmeden Pençe ve Damat'ın da arabası görünmüştü. Boğazımızdan kuru kuru geçmeyen poğaçaların yanına Pençe'nin arabasındaki termoslardan çay doldurmuştuk. Biraz sonra da Yekta ve Ceren görünmüştü.
Yekta ve Ceren arabasından inerken biz keyifli bir sohbetin içindeydik.
"Lilya sen bunu hatırlıyor musun?" Damat ellerini yukarı kaldırmış gözlerini kapamış eğilip kalkıyor kendini savuruyordu. Bunu çok iyi hatırlıyordum. Sıpa aklı sıra benimle dalga geçiyordu.
"O ne be?" Sezi merakla soruyordu.
"Zevzek ya beni taklit ediyor. Şu beni dansa zorlamıştı ya..." Damat'ın daha da şımarmasının ardından herkes ona bakıp gülmeye başlamıştı.
"Ama Damat böyle olmaz ki, dur!" Sezi koşarak arabasına yönelmiş kısık da olsa ses sisteminden bir hiphop tarzı şarkı açmıştı. Damat şarkıyı duymasıyla şımarıklığı bir kenara bırakıp gerçek figürlerini göstermeye başlamıştı.
"Aaa, ama beni can damarımdan vurdunuz..." Damat, aynı o akşam beni nasıl büyülediyse şimdi de diğerlerini büyülüyordu.
"Vaoov harikaydı!" Damat'ın dansı bittiğinde ilk tepki veren Ceren'di.
İkinci şarkıya geçerken Damat heyecanla kendisini tebrik eden Ceren'e koşmuş elini ona uzatmıştı. "Matmazel o zaman bana eşlik ediniz."
Ceren bir süre Damat'a ayak uydurmaya çalışsa da artık pes etmişti. "Dur! Dur! Ben bunu yapamam ben salon dansı bilirim."
"Ne? Salon dansı mı?"
"Ne oldu cicim beğenemedin mi?"
Sezi, şarkıyı değiştirmişti. "Ee, göster de görelim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MASKE - Pistlerin Sahibi (TAMAMLANDI)
Avventura"On dakikaya oradayım." "Ben temiz demeden gelme. Kendini riske atma. Duydun mu beni? Lilya?" Cevap vermeden kulaklığıma basarak görüşmeyi sonlandırmıştım. Kanım kaynıyor, direksiyonu kavrayan avuçlarım kaşınıyordu. Ağzım kulaklarımda, keyfime ise d...