Mektubu katlayarak masaya bırakan Alparslan, dolan gözlerini saklamakta zorlanıyordu. Ben, çantamdaki Deniz'e almış olduğum alyansı çıkartarak masadaki mektubun üstüne koydum. Alparslan da Tülin de Deniz'in geri geri geleceğini söylüyor, benden vazgeçemeyeceğine dair çok emin konuşuyordu. Ancak ben artık o kadar emin değildim...
Deniz'in söylemlerini ciddiye alan Alparslan darbe söylentilerini teyit edebilmek için şehir kulübüne gidip, birkaç bağlantıyla görüşme yapmak için yanımızdan ayrıldı. Döndüğünde Deniz'in bendeki tüm hatıralarını evimizin aranmasına karşı istiyordu, Deniz'den kalan son şeyleri yani...
Tülin'le birlikte eve geçerek, yaklaşık dört yılımı bir kutuya doldurdum ve Alparslan'a onları yok etmemesi, sadece bir süre ortadan kaldırıp saklaması için yalvardım. Babam evde yoktu, Muzaffer Amca da öyle. Muhtemelen onlar da bizi bu işin dışında tutabilmek için elinden geleni yapmaya çalışıyor ya da emir komuta zinciri nedeniyle bu işin tam göbeğinde duruyordu. Bir yanımda annem, bir yanımda Tülin saatlerce beni sakinleştirmek için uğraştı. Daha olup olmayacağını bile bilmediğimiz bir darbe, Deniz'i benden alıp hiç bilmediğim bir yere götürmüştü.
Ancak Deniz'in bahsettiği o güne gelmemiz çok da uzun sürmedi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Deniz Sevdim
Ficción histórica80'lerin politik ortamında geçen gelgitli bir aşk ve devrimin en güzel hali: sevgi! Bir Deniz Sevdim, başlıyor...