Selam millet, Hayırlı Cuma'lar ☺️ Bugün günlerden Cuma ve ben yeni bölüm ile geldim. ☺ Umarım haftanız çok güzel geçmiştir. Geçen hafta vizelerimin olması sebebiyle bölüm atamamıştım ama bu hafta yeni bölüm ile geldim ☺ Aralık ayının son haftasına kadar bölümlerimiz düzenli bir şekilde gelecek, Ocak ayının ilk haftasında finallerim olduğu için o zaman yine bölüm paylaşamayacağım fakat ondan sonra yeniden paylaşmaya devam edeceğim.☺ Aralık ayının son haftası yine duyuru yaparım ☺ Evet duyurumu da bıraktım ve kaçıyorum ☺
....&....&....&...
İnstagram;
Official hesap; ladynoktahikayeleri....&....&....&...
Devam eden diğer hikayelerim;
Hülle & Heyvbanû
İki hikayeme de göz atmayı unutmayın ☺️
Keyifli Okumalar 🌺Oy vermeyi ve Yorum yapmayı unutmayın 🌺
Bölüm 29 - Part 1"Ne zaman dönüyorsun? Az bir zamanın kaldığından haberdarsın öyle değil mi?" diye soran Akçın ile yürüme bandının hızını azalttım.
"Henüz Mart'ın üçüncü günündeyiz, yani önümde yirmi dört gün daha var, yolculuk ve hazırlık olayını da hesaplarsak bir iki gün önceden gidecek olursam yirmi gün var diyelim kafadan o zamana kadar gelirim. İşim bitti zaten burada sadece antrenmanlarıma odaklanıyorum." diyerek açıklama getirince derin bir nefes alıp verdi.
"Yine de bence gel, daha işlerle ilgileneceksin oteli geçtim kendi şirketin var, dinlenmen de gerekiyor hazırlık yapman gerekiyor yine yorulacaksın. Bunları da düşün, özledim de hiç mi hasret gidermeyecek miyiz? Sana anlatacaklarım var onları da mı duymak istemiyorsun?" diye sorunca beni zayıf yerimden vurmuş oldu.
Bu bir ayda sık sık konuştuk, mesajlaştık ama Akçın bana hiçbir şey anlatmıyor ancak ben gidince anlatacağını söylüyordu, bir şeyler olduğunun farkındayım ama neler olduğunu bir türlü öğrenemedim, teyzemden öğrenirim diye teyzemin ağzını yoklayayım dedim ama teyzem de Akçın gibi geri döndüğüm de öğrenebileceğimi söyledi. Meraklı yanım tetiklendiği için meraktan çıldırıyorum ama işte plana göre geri döneceğim, gerçi Ahmet Bey bugün ya da yarın gelebileceğini söylemişti ama bakalım ne olacak?
Aslında ben de bir an önce evime dönmek istiyorum dinlenip kendime gelerek çalışmalarıma hızla devam etmek istiyorum, gideceğim zamana kadar hiçbir işim kalsın istemiyorum. Gittiğimde de ne kendi şirketim de ne de otelde bir sorun çıksın istemiyorum, zaten yeni yeni toparlamaya başlamıştım. Üstelik Bursa'ya dönünce bir de orada da personel alımları ile ilgileneceğim, orada da bir eğitim süreci olacak gidene kadar gerçekten yoğun bir dönemim olacak belki de eve gidecek vaktim de olmayacak. Tüm bu düşünceler beynime üşüştükçe ruhum daralıyor ve içimde bir üşengeçlik peyda oluyor, Coco (koko) ile de ilgilenmem gerekiyordu onunla da ilgilenemedim. Yaklaşık bir buçuk aydır veterinerde yatıyordu hastalandığı için veteriner de güzel bakılacağını düşünerek veterinere bırakmıştım, yaklaşık bir hafta önce teyzem Coco'yu veterinerden alıp kendi evine götürmüştü.
Coco benim kedim, yağmurlu bir günde tesadüfen soğuktan ıslanmış ve tir tir titrerken bulmuştum onu henüz bir iki aylık bebekti. Onu aldığım gibi veterinere götürüp aşılarını yaptırıp onun ihtiyacı olabilecek her şeyi aldıktan sonra evime götürmüştüm. Saçlarımın hassas olduğu dönemlerde kullandığım dalin şampuan ile Coco'yu yıkamış, kurutmuş ve onun için yatak odam ile oturma odasında bir köşe yapmıştım. Kumunu kapalı balkona koydum, kapalı balkon evimin arka tarafında olduğu ve sessiz olduğu için orada olması korkmaz, tuvaletini daha rahat yapar. Kum tercihimi de topaklanmayan bir kum çeşidini kullanmaktan yana yapmıştım, eğer topaklanmayan kum hoşuna gitmezse topaklanan kumdan alabilirim. Kedilerin tuvalet eğitimi bir aylık iken başlandığı içi biraz geç kalmış olsam da kısa sürede alışabileceğini düşündüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DUHÂ
General Fiction|YETİŞKİN İÇERİK| "Uyandın mı minik ninjam?" diyen boğuk ses ile kapalı gözlerimi hızla açtım ve yine arkamı dönmeye çalıştım. "Ninjam?" diyen o boğuk ses ile gözlerimi kapattım ve kollarımın altında olan kollarına, kollarımı doladım. Bu sesleniş b...