Bölüm 64 - Part 1

42 5 2
                                    


Bugün Ulu Önderimiz Mustaf Kemal Atatürk'ün ölümünün 85. yılı, Allah'tah rahmet diliyorum ve ben ölene kadar ona minnet duymaya devam edeceğim, bugün eğer özgür bir kadın olarak yaşayabiliyorsak onun sayesinde iyi ki bu dünyadan bir Atatürk geçmiş. 


Bölüm 64 - Part 1

"Çilay'ın gelin buketi nerede Akçın?" diyerek gelin odasında Çilay'ın gelin buketini arayan Deste bir türlü gelin buketini bulamıyordu.

"Ay bilmiyorum Deste, bırak şimdi buketi de gel kızın makyajını yap!" diyerek karşılık verdi Akçın Deste'ye.

"Kızım çiçek buketine göre makyaj yapmayacak mıyız? Emin olmak için arıyorum, renk tonlarını kaçırmayayım şimdi." diyerek Akçın'a cevap veren deste bir yandan da içinden sabır çekiyordu.

"Ya ne çiçeği ne renk tonu Deste, nude bir makyaj yap gitsin. Kız tüm gece eğlenecek zaten, üzerine bir de makyajın ağırlığı mı çöksün?" diyen Akçın ile Deste gözlerini devirdi.

"Sen ne diyorsun Çilay? Makyajın nasıl olsun?" diye kuzenine sordu bu defa genç kadın.

"Açıkçası bilmiyorum, buketime uygun makyajı abartmadan ve yüzüme yük olmadan yapabilirsen buketime uygun bir makyaj yap ama yapamazsan da nude bir makyaj yap geç." diyerek yanıt veren Çilay ile Deste delirmenin eşiğine gelmişti adeta.

"Ya siz kafayı mı yediniz? Ne demek nude makyaj yap geç! Sanki sıradan bir günde sıradan bir yere gidiyorsunuz! Düğünün var senin Çilay! Düğününde baştan savma bir makyaj mı yapılacak?" diye isyan eden Deste ile Çilay ve Akçın süt dökmüş kediye döndüler.

"Tamam sen nasıl istersen öyle yap karışmıyorum, yeter ki isyan çıkarma." diyerek Çilay teslim olduğunu belli etti.

"İyi, şimdi gelin buketin nerede?" diye sordu Deste Çilay'ın teslimkâr hâline.

"Güzel soru, Elvan annemdeydi en son niye aldı inan bende bilmiyorum." diye yanıt verdiğin de Deste başını salladı.

"Tamam o zaman ben Elvan teyzeyi buluyorum sen de buradan bir yere ayrılmıyorsun, ayrıca Akçın sen de üzerindeki o kıyafetleri çıkarıp düğün elbiseni giysen iyi edersin, Çilay ile işim bittiğin de senin makyaj ve saçına geçeceğim." diyerek her iki genç kıza ultimatom verip odadan ayrıldı Deste.

Çilay'ın kınasının üzerinde bir gün geçmişti ve bugün ikinci gündü, düğünlerinin olduğu gündü, sabah on gibi mekâna gelip tüm hazırlıklarını yeniden kontrol etmişti hiçbir aksilik çıkmaması için, Akçın ise gelin olduğunu öne sürerek genç kadını gelin odasına yönlendirip organizatör ile düğün programının üzerinden geçmişti, Akçın'ın bu davranışına anlam veremese de bir halt çevirdiğini fark etmişti ama yinede sesini çıkarmamayı seçmişti çünkü kendisi için elinden gelenin en iyisini yapacağını biliyordu.

Dün akşam Tibet'in ailesi ile artık resmen tanışıp Akçın ile aralarındaki ilişkinin adı konulmuştu, tüm gece Akçın, teyzesi, Nuray ve kendisi birlikte yatıp uyuyarak son günlerini değerlendirmişlerdi. Murathan ve kardeşlerini de aileden saydıkları için orada olmaları gerektiğini düşünüyordu genç kız, Duhâ ile tanışma olayı ne yazık ki planlı olmadığı için orada olamamışlardı ama Akçın'ın yanında olmaları onları mutlu etmişti. Teyzesi ne kadar kınada belli etmemeye çalışsa da kına yakılırken yanında olmasa da üzüldüğünü çok iyi biliyordu, neticede kendisini kızı gibi büyütmüştü ve şimdi kızı yuvadan uçuyordu üstelik yakın zamanda da diğer kızı yuvadan uçacaktı.

DUHÂHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin