Bölüm 53 - Part 2
"Toplantı odasına gidip halledelim şu meseleyi de evimize gidelim." dediğin de kafamı salladım ve gülümseyerek sekereterlerin bulunduğu odanın kapısını tıklattım.
"Çilay Hanım hoş geldiniz." diyerek içeriden sekreterim Sevda çıktı.
"Hoş buldum Sevda Hanım nasılsınız?" diye sordum gülümseyerek, çalışanlarıma çok büyük hatalar yapmadığı sürece güler yüzüm asla eksik etmem, çünkü ben ne kadar onları önemser ve güler yüz gösterirsem onlar da bir o kadar beni, işini önemser ve o kadar işlerinin üzerine düşer.
"Teşekkür ederim iyiyim, siz nasılsınız?" diye sordu o da aynı güler yüzüyle.
"Teşekkür ederim canım ben de iyiyim." dedim.
"Duhâ Bey siz de hoş geldiniz,nasılsınız? Tuna Bey sizi bekliyordu, şu an Furkan Bey, Andıç Bey, Akif Bey toplantı odasındalar." dediğin de sevdiceğim de samimi ama mesafeli bir gülümseme ile yanıtladı Sevda'yı.
"Hoş buldum Sevda Hanım, teşekkürler iyiyim siz nasılsınız? O zaman biz de iştirak edelim toplantı odasına. Herhangibir sıkıntı var mı Sevda Hanım?" diye sordu, bu soruyu niye sorduğunu açıkçası anlayamadım, ne gibi bir sıkıntı olabilir?
"Teşekkürler Duhâ Bey ben de iyiyim, Tuna Bey sizin ve Çilay Hanım'ın ofise sık sık uğramamanızdan şikayetçi, her şeyi kendilerinin yaptıklarını ve sizin sadece hisselerden gelen kâr payını cebinize indirdiğinizi düşünüyorlar." dedi sıkıntılı bir ses tonuyla, demek bu yüzden sormuştu.
Tuna geri zekâlısı istediğini düşünebilir, bu şirketi kimin ayaklandırdığı ve kimin çaba sarf ettiği oldukça da ortada zaten hiçbir bok da yapamaz çünkü hisse çoğunluğu bizde hatta istersek kurul toplantısı yapıp onu bu şirketten de şutlayabiliriz. Tabi canı bunu istiyor saseve seve yaparız, benim için sıkıntı olmaz öyle bir geri zekâlı ile uğraşmaktansa şutlamak en iyisi, neyse bir gidelim bakalım toplantı odasına neler olacak?Üstelik aylar sonra ilk defa Akif Bey'i göreceğim neler olacak çok merak ediyorum açıkçası onun ters bir insan olduğunu biliyorum iş konusunda aynı tersliği umarım şu an göstermez.
"Gidelim bakalım neler olacak." dedim ardından da aklıma gelen şey ile Sevda'ya döndüm. "Sevda'cım benim için bol sütlü ve orta miktarda şekeri olan dört küp şeker yeter, küp şeker yoksa dört tatlı kaşığı şeker yeter, nescafe yapabilir misin?" dedim benim isteğime önce şaşırarak ardından da kafasını sallayarak onay verdi Sevda.
"Tabi Çilay Hanım, toplantı odasına mı getirmemi istersiniz yoksa odanıza mı getireyim?" diye sordu.
"Toplantı odasına getirirsen iyi olur." dedim ve onun gitmesini izledim.
"Toplantı odasına gitmeden benim bir lavaboya uğramam lazım." dediğim de kaşlarını çatarak bana baktı sevdiğim.
"Ne oldu? Bir sıkıntın mı var?" diye sordu merakla.
Evet aşkım bir sıkıntım var, tüm kadınların-fabrikayı kapatmayan ve henüz fabrikasının açılışını yapmayan tüm kadınların-her ay olgunlaşmış yumurtalarını attıkları o dönem an itibariyle bana uğradı,senin akıllı sevdiceğin bugünün o gün olduğunu unutarak sabah ya da az evvel şirketten ayrılırken de yumurtalık yakalayıcısını ne yazık ki takmadı. Sorun bu bebeğim. Acaba böyle anlatsam ne tepki verir? Denesem mi? Yok ya denemeyeyim düzgünce regl olduğumu söylesem anlar beynini yakmaya gerek yok sevdiğimin.
"Regl oldum." dedim kısaca önce kaşlarının çatıklığı bozulmadı, ardından kaşları havaya kalktı ve gözleri karnıma çevrildi, aşkım hamileyim demedim ki regl oldum dedim yanlış yere bakıyorsun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DUHÂ
General Fiction|YETİŞKİN İÇERİK| "Uyandın mı minik ninjam?" diyen boğuk ses ile kapalı gözlerimi hızla açtım ve yine arkamı dönmeye çalıştım. "Ninjam?" diyen o boğuk ses ile gözlerimi kapattım ve kollarımın altında olan kollarına, kollarımı doladım. Bu sesleniş b...