DUHÂ

Bölüm 29 - Part 2

Selam millet, Hayırlı Cuma'lar ☺️ Bugün günlerden Cuma ve ben yeni bölüm ile geldim. ☺ Umarım haftanız çok güzel geçmiştir. Bu aralar benim günlerim derslerle geçiyor ve bazen gerçekten yorucu oluyor 🤦🏼‍♀️ Neyse ben bölümü bırakayım ve kaçayım ☺

...&...&...&...

İnstagram;

Official hesap; ladynoktahikayeleri

...&...&...&...

Devam eden diğer hikayelerim;

Hülle & Heyvbanû
İki hikayeme de göz atmayı unutmayın ☺️

...&...&...&...

Keyifli Okumalar 🌺

Oy vermeyi ve Yorum yapmayı unutmayın 🌺

Bölüm 29 - Part 2

 Rehberden Mujeriego* yazan ismi bulduktan sonra üzerine tıklayıp aramaya başladım, üçüncü çalışta açtığın da göz devirdim.

"Efendim?" derken sesi uykulu çıkıyordu, beyefendi götünde pireleri uçursun ben de beynim yanana kadar çalışayım.

"Benim Çilay." dedim soğuk bir ses tonuyla.

"Ne oldu?" deyince ister istemez içimden bir cinlenme geldi.

"Ne mi oldu? Ben burada işleri yoluna koymaya çalışırken sen uyuyor musun? Deden iyileşmedi mi? Artık işinin başına dönme zamanı geldi! Yapmanı istediğim şeyler var, Furkan'ı da al ofise git Andıç'ı da arayacağım birlikte yapacaksınız!" diye emir verircesine konuştuğum da bir oflama sesi duydum.

"Ofluyor musun? Sizin bokunuzu temizliyorum ve sen ofluyor musun? Bana bak ben o iki yıl önce bana ne benim işi deyip kenara çekilen kız değilim. Ya yapacaksın ya yapacaksın! Yok öyle kenara çekilmek, bir aydır kafayı yemek üzereyim aldığınız elemanlar bir boka yaramıyor, otellerin imajını mahvetmişler sen oflayarak yatıyor musun? İmajı toparlanması şart, Bursa'ya gelmeme daha çok var, geldiğim de ise yapacağım işim gücüm var, üstelik yorularak geleceğim bu işin de başımı ağrıtmasını istemiyorum. Ah bu arada söylemeyi atladım, işletme müdürlerini çok fazla gider gösterip hem vergi kaçırıyorlar hem de paraları cebe atıyorlar, yarın öbür gün vergi memurları kapınıza dayandığı zaman ben hisselerimi satar işin içinden çıkarım bunu da böyle bil, geri kalan bataklık ile sen ilgilenirsin, senin başın ağrır." dediğim de birkaç saniye sessizlik oldu.

"Ne yapmamı istiyorsun?" diye sordu, sanırım konuşmam işe yaramıştı.

"Bursa şubesinin ve ofisin elemanları değişecek, ben şartları bildiren bir iş ilanı başvurusu buradan da yayınlarım o sorun değil gelen kişilerle siz görüşeceksiniz aklımda bir kriter belirledim o kriterlere göre almanız sizin için iyi olur. Bunun yanı sıra birkaç bilinen oyuncular, instagrammerler, youtuberler ve şarkıcılar ile görüşüp reklamınızı yapmaları için iş birliği yapmalarını isteyin. Para teklif etmek yerine otellerinizde ücretsiz konaklama sunarak onları çekebilirsiniz, Ege'de otellerin ne kadar pahalı olduğunu biliyorsunuz eminim ki bu teklif cazip gelecektir. Ben Bursa'dayken bir liste çıkardım liste Andıç'ta mevcut ondan listeyi alabilirsin, ileşime geçerseniz iyi olur. Sakın üstün konuşmayın alttan alın, şu an zor durumda olan biziz, insan kaynaklarındaki ve pazarlama satıştaki personellerinizin hepsi vasıfsız onları mutlaka işten çıkarın, yeni alacağınız insan kaynakları personelleri ve pazarlama satış personellerine şart olarak ilginç pazarlama yöntemleri, müşteri çekmek için ilginç fikirler şartını koşun. O şartları yerine getiren personelleri işe alın öyle üç dört kişi olmamalı, beş altı kişilik bir ekip olmalı pazarlama ve insan kaynakları birbirleriyle senkronize olmalı en önemli standart bu. Söyleyeceklerim bu kadar, benim gelme günüm belli değil ama ben gelmeden mutlaka halledin bana da iş olmasın. Bugün ilanı veriyorum ve saat onda da görüşmelerin başlayacağını ekleyeceğim, Andıç'a da haber vereceğim onunla ortaklaşa hareket edin lütfen. Benim yetkim şimdilik onda, o benim hangi standartları tercih ettiğimi biliyor mutlaka onu dinleyin, ego taslayacaksınız diye saçma sapan insanları işe almayın. Sizin aldığınız personeller işletmeyi bu hâle getirdi, sakın bunu aklından çıkarma Tuna." dedikten sonra derin bir nefes alıp verdim.