Bölüm 25 - Part 3

187 20 0
                                    

Selam millet, Hayırlı Cuma'lar ☺️ Bugün günlerden Cuma ve bölüm günümüz, bölümü bırakıp kaçıyorum, gitmeden önce söylemek istediğim önemli bir duyuru var 📣 Haftaya yaz okulu sınavım olduğu için bölüm atabilir miyim bilmiyorum, bölüm gelmezse sınav yüzünden paylaşamayacağımı bildirmek istiyorum ☺️ Kendinize iyi davranın ☺️

İnstagram;
Official hesap; Ekncoglusema
Hikaye hesabı; ladynoktahikayeleri

Devam eden diğer hikayelerim;

Hülle  & Heyvbanû
İki hikayeme de göz atmayı unutmayın ☺️

Keyifli Okumalar 🌺

Oy vermeyi ve Yorum yapmayı unutmayın  🌺

Bölüm 25 - Part 3

"Sağ ol geleceksin değil mi?" dedikten sonra gülümseyerek bakınca ne diyeceğimi bilemedim.

"Ne zaman düğünün?" diye sordum, tarihi uyuyorsa ve davet ettiğine göre gitmemem ayıp olur.

"Cumartesi günü kınam var pazar günü akşamı da düğünüm var." deyince kafamı anladım dercesine salladım, ne yazık ki gidemeyecektim o zamanlarda denetim için gittiğim otellerden birinde olmalıydım.

"Kusura bakma gelemeyeceğim-" diye söze başlamıştım ki daha bitiremeden Merve tarafından sözüm kesildi.

"Aman bir kere de gelsen ölürsün sanki! Gelmezsen gelme, zaten senin gibi evde kalmış biri ne anlar? Sen anca millete hava atmayı bil! Hayır bir de mükemmel biri olsan neyse de hiçbir mükemmel yanın bile yokken böyle afra tafraya bürünmen cidden komedi! Ne başarın var da sen kalkmış böyle davranışlar sergiliyorsun ki? Mahallede büyüdük diye bizi küçük mü görüyorsun? Düğünüme gelmedin diye oturup ağlayacağımı falan mı sanıyorsun? Seni kıskandığımızı da düşünüyorsundur şimdi sen! Kimsin ki seni kıskanalım, babanın parasıyla anca bize hava atan birisin! Sen-" diye devam edecekti ki sözü salonda bulunan teyzelerden biri tarafından kesildi.

"Kızım sınırını aşmıyor musun? Bir dinleseydin kızı belki bir işi vardı, belki önemli bir sorunu vardı hemen anlamadan dinlemeden verdin veriştirdin. Kız bir şey söylemedi ama maşallah sen öyle bir konuştun ki tüm söylediklerin kendini o kişi olmadığına inandırmaya çalışan birinin söylevleri gibi." diyen teyzeye gülümsedim.

"Teyzecim teşekkür ederim söylediklerin için ama boş ver gerek yok." dedim nazik bir ses tonuyla. Beni savunan kadını kırmak istemiyorum elbette, onu gücendirmek en son isteyeceğim şey.

"Ne demek gerek yok, ön yargılı olmak hiç hoş değil. Senin bir saygısızlık yaptığını da görmedim, böyle söylemesi genç hanıma hiç yakışmadı." dediğin de gülümsedim.

"Teyzecim, insanlar sürekli bir şeyler düşünür ve bir şeyler söyler, her söyleneni dikkate alacak olsam evden çıkmamam gerekiyor. Ben açıklamak istedim ama fırsat vermeyerek kendi kaybetti. Şimdi açıklama yapacak değilim, söylediği karakterde biri olsaydım eğer bunların hepsini üzerime alınabilirdim lâkin ben söylediği karakterde biri değilim. Hakkımda bir sürü şey düşünüyor ve söylüyor olabilir benim tek söyleyeceğim şey ona; 'Hakkımı helal etmiyorum' bu kadar, gerisini kendi düşünsün öyle değil mi? Kızmaya, bağırmaya çağırmaya gerek yok. Birçok insanla yüz yüze geldim, birçok insan ile iletişim içindeyim bir sürü kişi hakkımda birçok şey söylüyor tüm bunları kafama takacak olsam sanırım çıldırırım, insanlarla iletişim kura kura artık beni tasvir etmeyen sözleri yok saymaya alıştım bu yüzden ben dert etmiyorum. Haksız söz sahibine aittir." dedim yine aynı sakinlik ve nazik bir ses tonum ile.

DUHÂHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin