Düştükten sonra değişik kelimeler söylemeye başlamıştı. Arapça veya Farsça diye tahmin ediyorum...
Uyandırmaya çalışıyordum fakat uyanmıyordu, daha seri bir şekilde söylüyordu bu kelimeleri.
Ben çok korkmuştum, sanki yanımda bir ordu vardı ve beni öldürmek istiyorlardı.
Büşra birden uyandı, git buradan git öldürecekler seni demeye başladı. Kim dedim kimmiş beni öldürecek olan, kimse çıksın artık ortaya dedim.
Büşra bağırarak ve sinirli bir şekilde, git artık git öldürecekler seni deyince bende ürktüm biraz doğrusu. Hemen yerden kaldırıp evlerine bıraktım ve oradan ayrıldım.
Nihat az ilerde beni bekliyordu olanlardan habersiz. Olanları anlattım Nihat'a urumu anlattım,
Nihat, Kerim sana pek söylemek istemedim darılma diye. Bu kıza biraz sorunlu diyorlar, geceleri dışarı çıkıp değişik hareketler yapıyormuş kendi kendine konuşuyormuş bu Büşra dedi.
Yürü git lan oradan, Büşra senin yengen olacak, nasıl böyle konuşursun onun hakkında... Diyerek kızdım Nihat'a.
Valla kardeşim benden söylemesi, ister inan ister inanma dedi.
Aklım iyice karışmıştı dini bakımdan da pek bilgili değildim, namazda kılmazdım anca bayram namazlarına giderdim. Yani bu olanlara anlam veremiyordum.
Neyse o gün eve gittim, yemeğimi yedim, ailemle biraz sohbet ettim kafamı dağıtmak için. Gece olunca yatmak için üst kata çıktım, yatağa uzandım, Büşrayı düşünürken uyuya kalmışım.
Ve yine rüya görmeye başladım.
Bu seferki rüyam diğer 2 rüyamdan farklıydı, beynimin içinde Arapça veya Farsça kelimeler geçiyordu, fakat hiç bir zaman hatırlamadım o rüyam deki kelimeleri.
Çok korkuyordum, şimdi bile korkuyorum. (O durumu anlatmaya kelime bulamıyorum şimdi.)
Geçen rüyalarımda gördüğüm adama benzer şey yine oradaydı, fakat bu sefer bana oldukça yakındı, ben bakmak istemesem de gözlerimin içine bakıyordu.
Kafamı nereye çevirsem onu görüyordum, gözleri sanki gözlerimin içinde gibiydi.
Ne istiyorsun, sen kimsin diye sordum. Cevap vermedi, ama bir şey onu çok sinirlendirmiş olacak ki; bana çok sinirli bir şekilde bakmaya başladı.
Birden üstüme doğru bağırarak koştu. Uyan Uyan diye sesler duyuyordum. Birden nefesim kesildi, tam ölmek üzereyken zar zor uyanabildim.
Uyandığımda Amcamlar ve Babamlar başımdaymış beni silkeliyorlardı "uyan oğlum kendine gel kabus görüyorsun" dediler.
Kan-Ter içinde kalkmıştım, ne oldu diye sordum annem, neden başımdasınız.
Bağırdığımı ve değişik şekilde mırıldandığımı söylemişti, fakat bir türlü uyanmıyormuşum ağlamaya başlamışım en sonunda zorla uyanmıştım.
Ne gördüğümü sordu Annem. Sadece kabus dedim, ailemi de endişelendirmek istemiyordum. 3 kere aynı adamı rüyamda görmek de tesadüf olamazdı içten içe baya korkmaya başlamıştım...
O gün ilk defa Büşrayı görmek istememiştim, nedenini bilmiyorum evden çıkmakta istemedim.
Nihat geldi, hadi Kerim gel gidelim gezelim dedi. Yok Nihat bugün bana müsaade et, evde oturacağım, hiç keyfim yok dedim.
Gerçekten de evde oturmuştum tüm gün ve düşünüyordum neler oluyor bana, neden hep aynı rüyaları görüyorum?
Annem yanıma geldi oğlum bir sorunun mu var bana anlat, 2-3 gündür bir tuhaflık var sende ne oluyor sana dedi. Annemin bilmediği bir şey vardı, bende kendime neler olduğunu bilmiyordum aslında. Bir şeyim yok diyebildim sadece...
O gün canım gözleme çekmişti sabah kahvaltıda yapmamıştım zaten, anneme ve yengeme söyledim sağ olsunlar yapmışlardı. O gün iyi bir ziyafet çekmiştik, yine akşam olmuştu..
Uyumak istemiyordum. Korkuyordum. tuvaletim gelse gitmeye cesaretim yoktu. (malum köy yeri tuvaletler içeride olmaz genellikle evin dışında bahçede vs. kulübe gibi yerlerde olur.)
Tuvalete gitmeye bile korkar olmuştum. Kendi kendimi cesaretlendirmeye çalıştım. Ulan neden korkuyorum ki, alt tarafı bir rüya gördün. Ne kadar bir insanmışım ben... Aslında kendi kendimi gaza getirmiştim diyebilirim.
Normal olarak gittim tuvalete ne kadar erkeklik taslasam da korkuyordum açıkçası, hemen işimi görüp geri geldim, ama herhangi bir olay olmamıştı bunun verdiği rahatlıkla uyumaya çalıştım..
Ve yine aynı adamı rüyamda görmüştüm, fakat çok değişikti, yani nasıl anlatsam o gece tuvalete çıkmıştım ya hani kendimi orada gördüm, yine tuvalete gidiyordum fakat o adam dediğim varlık beni takip ediyordu.
Birden onu gördüm ve bağırmaya başladım (tüylerim hala diken diken) "Ne istiyorsun benden kimsin sen ne yaptım ben sana" dedim fakat sadece bana bakıyordu, birden uyandım, sabah ezanı okunuyordu..
Allahım ne oluyor dedim kendi kendime, herhalde kafayı yiyorum yeter artık dedim, gerçekten korkuyordum, o anda olan herkes korkar düşmanımın başına gelmesin..
Artık paranoyak olmuştum, takip ediliyor hissindeyim hep ve bu beni yeyip bitiriyordu.
Hal ve hareketlerim değişmişti. Göz altlarım çökmüştü, ailem durumun farkındaydı fakat konuşma isteklerini hep geri çeviriyordum, belkide onlarında başına kötü bir şey gelmesi engellemek içindi..