Sabah olmuştu, nihayet Büşra'da yerindeydi. Yengem çoktan kalkmış kahvaltı hazırlıyordu.
Yemeğimizi yedikten sonra öğlen gibi hoca gelmişti nihayet.
Her şey hazırdı, fakat ne yapacağımızı bilmiyordum. Hoca, akşam karanlığın çökmesini beklemeliyiz dedi.
Amcamın ve yengemin evden gitmelerini istedi. Halamlara gitmişlerdi, sadece babam ben ve Büşra kalmıştık.
Nihayet akşam olmuştu, biraz umudum vardı belkide kurtulacaktım.. Hoca yanında 1 tane ayna ve 4 tanede mum getirmişti.
Hoca seansa başlamıştı aynanın karşısına geçti. Ayna baya büyüktü, yanına Büşrayı almış aynanın karşısına oturdu ve bazı ayet veya kelimeler söylemeye başladı. Her yer karanlıktı, sadece mumlar yanıyordu.
Hoca bazı şeyler okumaya başladı. Büşra huysuzlanıyordu. Yine benimde içim daralıyordu, Babam korkudan koltuktan kalkamıyordu.
Hoca dahada seri okumaya başladı. Büşra kafasını sallayıp, yeter sus, bunu götürün buradan beni öldürmek istiyor demeye başladı.
Hoca aldırış etmeden devam etti. Ardından Büşra'nın alnına dokunup, ey cinni bu kızı rahat bırak br faniyle ilişkin olamaz kızı rahat bırak ve git diyordu.
Aynaya dikkatlice baktığım zaman, Büşra normalde kafasını sallarken aynadaki yansımasında herhangi bir hareket yoktu, sadece aynaya bakıyordu.
Büşra birden hocaya dönüp bir kelime söyledi, hocada karşılık verince Büşra birden gülmeye başlamıştı..
Büşra konuşmaya başladı, bu beden artık benim!
Hoca 1 kez daha duaları okuyarak, ey cinni bu kızı rahat bırak bir faniyle ilişkin olamaz kızı rahat bırak ve git kelimelerini tekrarlıyordu.
Büşra ise aynı kelimeyi tekrarlayınca (bu beden artık benim!). Hoca benden hemen bir bardak su getirmemi istedi, gittim suyu getirdim.
Hoca Büşra'ya, seni son kez uyarıyorum ey ateşten yaratılmış cinni, kızı terk et yoksa öleceksin.
Cinni ise hiç aldırış etmeden aynı kelimeleri tekrarlıyordu yine.
Hoca, Allahım sen affet başka çarem yok dedi ve yaklaşık 30 dakika, hayatımda hiç duymadığım şeyler okudu. Sonra benden Büşrayı sıkıca tutmamı istedi.
Elini Büşra'nın alnına götürdü, diğer eliyle de suyu tutuyordu. Tüm kelimeleri okuduktan sonra suya üfleyerek Büşra'ya içirmeye çalıştı..
Büşra çırpınıyordu içmemek için, yalvarıyordu kerim beni kurtar bu kadın beni öldürecek diyordu. Fakat hoca dinlemeyip bismillah diyerek suyu Büşra'ya içirtti.
Büşra bayıldı. Hoca, cinniyi öldürdük oğlum Allah affetsin başka şansımız yoktu, yoksa bu kızı da senide öldürürdü dedi..
Gerçekten bana da bir şeyler olmuştu, içimde artık o yük kalmamıştı ferahlanmış gibi hissediyordum kendimi.
Babama dönüp baktığımda babamında bayıldığını fark ettim, o halde görünce babamı telaş yaptım.
Fakat hoca, merak etme dayanamadığı için bayıldı olum onun bir şeyi yok, fakat Büşrayı hemen hastaneye götürmeliyiz dedi.
Bende telaşlanmıştım, Büşra'nın nabzına baktım nabzı atmıyor gibiydi. Hemen babamı uyandırdım, Büşrayı da alıp şehre hastaneye yetiştirmeye çalışmıştık, fakat mesafe biraz uzundu yaklaşık 30-40 dakika vardı mesafe.
Büşrayı hastaneye yetiştirmiştik. 2 gün komada kaldıktan sonra maalesef hayatını kaybetti.
Ben kahrolmuştum. İlk kez Aşık olduğum kız, gözlerimin önünde vefat etmişti.
1 ay Nezarette yatırdılar beni. Hocaya ne olduğunu sorarsanız.
Hoca Teyze polisler tarafından göz altına alındı, 1 sene falan hapiste yatırmışlar. 2011 yılında da duyduğum kadarıyla vefat etmiş. Zaten olaydan sonra hiç görmemiştim onu.
Onlarca psikoloji doktoruna gittim, halada arada gidiyorum, fakat düzelemiyorum bir türlü.
***
***
***
Size içimi dökmek istedim. Sağolun, sıkılmadan okudunuz yazdıklarımı.
Rüyamda bazen Büşrayı görüyorum, yine aynı kıyafetleriyle. Hala çok güzel ve temiz.
Seviniyorum onu görünce, o günüm çok güzel geçiyor.
Her gün özlüyorum onu, psikoloji denen bir şey yok bende. Zaten uyku düzenim o günden sonra hiç olmadı, ruh gibiyim anlayacağın..
Okuduğunuz için Teşekkür ederim.
18_Murat_18
Murat Hüdavendiğar
