EDHO - BÜYÜK AİLE

7. BÖLÜM /// MANGAL🍗🍖🌶️💥

Evden çıkan Hızır, fidanlıkta Tufan ve Haşmetle buluştu. Her zaman piknik yaptıkları ağacın altına masaları hazırlattılar çocuklara. Oturup çay içmeye başladılar.

Haşmet: Bizimkiler naptı acaba.

Hızır: Zeyno dibine kadar eğlenmiştir herhalde . Başımın etini yedi 2.5 aydır evde .

Haşmet ve Tufan güldü.

"Şikayet etma bak benim kızım yurtdışında yanımda değil nasıl özlüyorum bir ben bilirim bir Allah.."diyince Tufan, Haşmet bir süre durakladı.Kendisi de kızına hasretti.Uzun zamandır da görmemişti ama her gün konuşuyordu.. Kardeşleri , oğlu dahil kimse onun bir kızı olduğunu bilmiyordu.. Gittiği yere kadar gidecekti bu sır. Verilmiş yemini vardı. Sonra düşüncelerinden ayrıldı sohbete dahil oldu.

Öğleden sonra fidanlığa Hayriye Ana , Emine , Hatice Lütfiye ve Tipi geldi. Sabah Tipi onlara eşlik etmişti.

Hayriye Ana: ee eksik var midur ?

Hızır: Yok ana her şey tamam . Lütfiye ile Mine'nin hazırladıkları şeylerde geldi evden dolapta hepsi . Etlerde hazır . İkindi okunsun yavaştan başlayacağız mangalı yakmaya.

Hayriye Anne: İlyaslardan haber var midur?

Hızır: Var ana. Temaparktalar hâlâ. Bizim Zeyno ile Merve'nin eğlencesinin bitmesini bekliyorlarmış. İkindiye geliriz dedi o da.

İkindi vakti gelmiş masa artık tam anlamıyla kurulmaya başlamıştı.Mangallar yakıldı.
Emine kalkıp yazaneye doğru yürümeye başladı gidip oradaki lavaboyu kullanmak istiyordu.. Haşmette oradaydı ama haberi yoktu. Tam cam kapıya doğru yürürken yanaşan arabalara baktı. Gelenler Boranlardı. Onlara bakarak ilerlerken kapıya varmış tam açacakken Haşmet birden açmış ve Emine çığlığı basmıştı.

Emine: Bismillahirrahmanirrahim sen beni öldürecek misin.? Neden pat diye çıkıyorsun. Ayy Allah'ım çok korktum. Elim ayağım titriyor.

Haşmette birden karşısında onu görünce şaşırmış çığlıyla irkilmişti.

Haşmet: Emine Hanım iyi misiniz? Sakin olun . Benim Haşmet. Su vereyim ben size içeri gelin hadi.

Emine masaya oturdu. Haşmet su getirip yanına oturdu.

Haşmet: Buyrun için hadi  iyi misiniz?

Emine: İyiyim Haşmet iyiyim. Yalnız çok korktum.

Haşmet : Özür dilerim . Kasten olmadı.

Emine: Yok önemli değil bende önüme bakmadım bir de boşta bulundum.

Haşmet: Tekrar özür dilerim. Niye geldiniz bir şey mi eksik masada?

Emine: Aa yok ben buradaki lavaboda yüzüme su vurayım diye geldim. Bugün çok yoruldum.Sen ne arıyorsun burda?

Haşmet : Sodaları unutmuşlar bir de köfteler kulübede değil buradaki dolaptaymış. Lavabo ilerde solda biliyorsunuzdur zaten ..ben bekliyorum sizi beraber geçeriz masaya.

Emine "Tamam ben gidip geliyorum bekle sen." deyip yerinden kalktı gitti. Girer girmez
" Ay Allah'ım korkudan ölüyordum. Bir de bu çıktı birden karşıma kafamda olduğu yetmiyor bir de karşıma çıkıyor. Ne kadar da şık olmuş bugün . Siyah kot beyaz tişört deri ceket spor ayakkabı falan.." derken bir an aynada kendisini de inceledi.

Beyaz tişörtün üzerine ip askılı açık kına yeşili salaş tulumu altına da beyaz sporlarını giymişti. Ziyarete giderken ince hırka ve başörtü almıştı bir de . Onları arabada bırakmıştı ama. Sonra saçmaladığını düşünüp boynuna , eline yüzüne su vurdu serinledi. Saçlarını hafif nemlendirip dalgalarını düzenledi, belirginlestirdi. Ellerini kurulayıp çıktı.