165. BÖLÜM /// TANIŞMA

1K 33 34
                                    



Pişşt ben geldim☺️

Yeni bir ailenin kilidi tam olarak açıldı artık.

Onlar hakkında hiçbir planım, hazırda kurgum yok. Geldiği gibi ilerleyeceğiz yani.

Orhan'ın da dediği gibi "Mağbada tekme yiyince nasıl yola gelinir oynat bakalım."  modunda devam ediyoruz.

Bana keyifle yazmak size keyifle okumak düşüyor.

Hadi bölüme geçelim😅

Döndü de döndü yatakta. Öyle ki kalkıp bir tur çarşafını örtüsünü düzeltti tekrar girdi.

Kolunu göz hizasına getirdi saate baktı. 03.00

Ofladı. Uyuyamadı bir türlü. Gözünü kapattığı an akşam masada konuştukları geliyordu önüne.

Sesli düşündü. "Karşında oturuyorum bir kere Kemal desene. O, o, o diye tutturdun. Bir kere ya."

Başucundaki komodinin üzerine koyduğu kupaya baktı. Bakmakla kalmayıp yönünü o tarafa döndü. Yarı karanlıkta olabildiği kadar izledi kupayı.

Bu kez gözlerini bu kupaları aldıkları ânı düşünerek kapattı. Hafiften bir dudakları kıvrıldı ama benzinlikte söylediklerini hatırlayınca somurtup gözlerini açtı.

Uzun düşünceler sonucunda telefonuna uzanıp aldı.

Aklında toparladıklarını yazmaya karar verdi açtı Whatsapp'ı.

SAKAR isminde takılı kaldı birkaç saniye. Üzerine dokunup açtı. Son mesajlaşmalarına göz gezdirdi hızlıca sonra da yazmaya başladı.

Sahur vaktiydi uyanıktır diye düşünüyordu.

"Haklısın. Ne olduysa bizim aramızda oldu. Yani demem o ki bizimkilerle aranın bozulmamasına sevindim.
Suç kısmına gelince...
Senin kadar hatta daha fazla ben suçluyum. Lütfen yaptıklarını bir hata olarak görme."

Tekrar tekrar okudu ve sonunda gönderdi. Heyecanla karışık korku da vardı içinde. Nefes alışverişleri normalden değişikti. Görülmesini bekledi ve görülünce daha bir dikkatle cevap bekledi.

SAKAR
Yazıyor...

Rehberine gitti yine eli ayağı birbirine dolaşık hâlde. İsmi değiştirmek istedi. SAKAR 'ı sildi yerine ne yazacağını düşünmeye durdu. Aklı cevapta olduğundan hiçbir şey gelmedi.

"Ne desem ki?"

Güzel şeyler geliyordu tabi aklına ama hiçbir şey değillerdi ki yazamazdı hiçbirini. Üstelik bu onun suçuydu. Kendisinin... Bu uyuz-sakar meselesi de kendilerine hastı.

SAKAR yazdı tekrar ve öyle kaldı.

Ekranın yukarısından mesaj bildirimi gelince heyecanı iki katına çıktı gerginlikle birlikte.

Konuş- kelimesine gözü çarptığından daha da gerildi açılana kadar. Açınca da anında okudu. Zaten iki kelimeydi.

"Konuşmayalım lütfen."

Yazıyor...

Bekledi yüzü asık bir şekilde.

İyi geceler.

Çevrimdışı.

Kaldı öyle. Gözlerini kırpıştırıp dudaklarını ıslattı biraz doğruldu öyle dayandı başlığa.

EDHO - BÜYÜK AİLEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin