Keyifli okumalar 💐İlyas getirdiği çayların bir tanesini Ömür'e verdi karşıda oturan Boran'ın yanına oturdu birini de ona uzattı. "Al iç hadi."
Karton bardağı yanındaki iki şekeri içine atarak aldı Boran. Karıştırdı karıştırdı...Ses çıkmıyordu evet ama uzun sürünce ilk onları izleyen Ömür'e baktı İlyas , sonra Boran'ın koluna dokundu. "Karıştı." dedi.
Daldığı yerden çıkan Boran başını hafifçe sallayıp bir yudum aldı.
Ömür: Boran bu tehlikeli bir şey değil. Yani kötüye giden bir şey yok. Bu ameliyattan sonra da olmayacak.
Boran: Biliyorum da işte yine de içimde korku var. Oluyor yani engelleyemiyorum. Off..Allah'ım derdimize derman sende. Kurban olayım esirgeme.
İlyas elini sırtına koyup destek verdi. Sessizce çaylarını içerek beklemeye devam ettiler.
————
Mine Yasemin için hazırladığı odaya eksik var mı diyerek kontrol amaçlı girdi. Kucağındaki kızıyla konuşarak pencerenin önüne gitti dışarıyı seyretti bir süre. Bade'yi tutuşunu değiştirerek başını koynuna sabitledi saçlarını okşayarak birkaç kere öptü. "Bebeğim. İyi ki varsın bitanem." dedi iyice sarmaladı yavaşça sallanarak uzakları izledi. Omzuna dokunulmasıyla durdu ve elin sahibine baktı. Gelen Emine'ydi ve ona gülümseyerek bakıyordu. "Allah kimseyi bu konuda imtihan etmesin." dedi.
Mine: Amin abla. Düşmanım dahi bununla sınansın istemem. İnşallah bir gün bebeği olur.
Emine: İnşallah canım.
Birkaç dakika daha beraber izledikten sonra Emine'nin "Siz iyisiniz dimi Mine?" sorusuyla ona döndü Mine.
" İyiyiz abla. Sorun yok. Gitme dedim diye esip gürledi biraz siz de duydunuz.... Ama sonra anladı beni sakinledi...." diye cevapladı.Emine: Abin de göndermeyince sen de doğru söylüyor dedin sinirini senden aldı tabi. Haşmet abin kapıya geliyordu az kalsın zor tuttum.
Mine: Sakın. Abla bir daha olursa da tut. Behzat çok kızıyor karışılmasına. Ben karışmıyorum onlara kime ne oluyor diyor bu sefer ağzından çıkanı kulağı duymuyor. Onlara derken genel yani yanlış anlama.
Emine: Tamam canım anladım ben sıkıntı yok. Bir bakıma haklı da. Hemen halletmenize sevindim.
Mine: Biraz burnunu sürttük tabi canım.. Miyavlattım biraz. Ama çok sinirlenmişti. Onu bu şekilde ilk Tarık meselesinde görmüştüm. O zaman da çok fazla sinirlenmişti.
Emine aferin diyen bakışlarla güldü. Arkadan gelen kapı sesine dönünce Behzat'ı gördüler. Ayağının dibinde de Duman'ı görünce birbirlerine bakıp güldüler.
Behzat: Ne oldu hayırdır?
Mine: Yok bir şey her şeyi bilme sen.
Behzat: Tamam bir şey demedim. Kızımı bir sevebilir miyim?
Mine vermeyince hâlâ mı diye bir bakış attı. " Tamam tamam al hadi babası." dedi uzattı Mine.
Emine: Ben gideyim bir Haşmet'e bakayım Emir'i ona bırakmıştım .
Behzat: Aşağıda salondalar .
Emine aşağı geldiğinde Haşmet Emir'in ellerinden tutmuş yürütüyordu. " Aferim aslanıma aferin oğluma."
Emine: Oğlum benim.
Kapısının çalması ile yanlarına varamadan gidip açtı.
Hakan: Yenge müsait misiniz?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EDHO - BÜYÜK AİLE
RomanceHızır: Az önce tuhaftık şimdi muhteşem olduk gördün mü Haşmet? Haşmet: Gördüm gördüm..çok şükür ..bin şükür.. 🌸 iyi okumalar.. Sürç-i lisan edersek affola..