RHAEGAL
Akademi maceram beklenmedik olaylar yüzünden birincilik ödülümü alamadan bitti ve hemen ayrılmak zorunda kalmıştık. Hemen ardından ceza olarak ejderha kalesine gönderildim benim için pek ceza değildi ama böylesi daha iyiydi.
"Burası muhteşem her yerde ejderha resimleri var." Beatrix ejderha kalesine geldiğinden beri etrafa hayranlıkla bakıyordu.
"Daha hiçbir şey görmedin, kalenin alt kısmını görmen gerekiyor." Beatrix'in odasına gelmiştik, kapısını açtım ve önden girmesi için işaret ettim.
Beatrix içeriye girdi ve etrafı görünce şaşkınlıkla güldü.
"Bunlarda ne böyle," Beatrix için özel olarak aldırttığım peluş oyuncaklar, yatağın üzerinde duruyordu."Seversin diye düşünmüştüm." Beatrix yatağın üstündeki peluş oyuncaklara baktı, hala gülüyordu.
"Beğenmediysen hepsini şimdi yakabilirim." Elimde kan alevleri oluşturdum.
"Hayır, hayır çok beğendim ben sadece ilk defa böyle hediyeler alıyorum." Ejderha şeklindeki oyuncağı aldı."Bu sen misin? Tıpkı senin gibi altın ejderha."
"Evet, gece bana sarılıp uyuyabilirsin." Diye alay ettim, Beatrix kafama oyuncaklardan birini fırlattı. Oyuncak yere düştü ve Beatrix koşup bana sarıldı.
"Bunu nasıl söylediğimi bilmiyorum ama ben... her şey için teşekkür ederim, her zaman yanımda olduğun için." Beatrix'e sarıldım.
"Teşekkür etmene gerek yok, burda olduğun sürece mutlu olmanı istiyorum." Beatrix'in başını okşadım.
"Yanımda olman yeterli, başka bir şey istemiyorum."
Beatrix daha sıkı sarılmaya başladı, kalbim hızlıca atmaya başladı, Beatrix yüzüme baktı."Bir şeymi oldu?" Beatrix merakla sordu.
"H-hayır... b-ben sadece, çok yakınsın..." bunu söylediğimde Beatrix utandı ve geri çekildi.
"Ben üzgünüm." Dedi, ikizimde sessizce ve utanmış bir şekilde başımızı eğdik, ne diyeceğimi bilemiyordum.
"Rey... Genç Lord Riyoda ile savaşmadan önce söylediklerin..." yutkundum, ne diyeceğimi bilemiyordum.
"Aslında... bende senin yanında olduğum, zaman aynı duygular içindeyim. Bu tam ne zaman başladı bilmiyorum ama ben galiba..." Beatrix devamını getiremedi ama ben ne demek istediğini çok iyi anlamıştım.
"Siz iki aşığı ayırmak istemiyorum ama Lord Corlis sizi bekliyor." Altın ejderham zihin mesajı yolladı, tam zamanında gelen bir mesaj.
"Beatrix hadi gidelim, amcam bizi bekliyor. Sanırım dinlenmemizi istemiyor." Beatrix başını salladı, ikizimde odadan çıktık ve amcamın yanına doğru gittik. Yol boyunca birbirimize tek kelime dahi etmedik.
"Burayı özledim." Amcam boyalı masanın yanında duruyordu ve bende boyalı masaya gidip Edeya kıtasının haritasına dokundum.
"Buna dokunmayı bile özlemişim doğrusu." Beatrix boyalı masayı görünce ağzı açık kaldı, dokunmak istiyordu ama çekiniyordu."Dokunabilirsin, Rhaegal bunu hep yapar. Sanki masaya aşıkmış gibi hep buraya geldiğinde dokunur." Amcam elindeki belgelere bakarken söyledi.
"Çok komik, babam bana küçükken buna en çok dokunmayı sevenin sen olduğunu söylemişti."
"Haklısın, bunun ilgili güzel anılarım oldu. Ejderha kalesine her geldiğimde bu masanın her santimini dikkatlice ezberlemeye çalışıyordum ve şimdi hepsini ezbere biliyorum." Amcam gururlu bir şekilde söyledi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ejder Soyu (1. Kitap )
Fantasy(2. Kitap yayında ) Sıradan bir paralı asker olan Edward öldükten sonra edeya kıtasının soylu ailelerinden biri olan Dragonblood ailesinin en küçük çocuğu olarak doğar. Edward yeni yaşamındaki maceraları ve en küçük oğul olmanın getirdiği zorluklar...