BAELON
Çalışma odasında sabırla oturuyordum, iki amcamın ölümü ani olmuştu. Jocelyn'in öleceğini biliyordum ama bu kadar feci ve çabuk şekilde olacağını düşünmemiştim.
"Corlis amca gerçekten de çok güçlüymüş."
Bir iç çektim ve koltuğa yaslandım, şimdi ne yapmalıydım. Allisa ve Misandei'den bir haber daha gelmemişti, planımız gerçekten kusursuz bir şekilde işliyordu. Sadece Misandei ve Allisa'nın kazanması gerekiyordu.
"Baelon..."
Gümüş ejderham endişeli bir şekilde seslendi.
"Bir sorun mu var?"
"Şey, Misandei ve Alissa, onlar kaybettiler."
"Ne?!" Koltuktan aniden kalktım.
"Bu nasıl olur, ikisi birden nasıl kaybeder."
"Rhaegal ortaya çıkmış olabilir mi?" Dedi Quicksilver.
"Olabilir ama amcamın ölümünden dolayı tamamen dipte olması gerekiyordu, nasıl oldu da ayağı kalkıp savaşmaya gitti."
Ellerimi sertçe masaya vurdum ve dişlerimi sıktım.
"Bu kadar güzel ilerledik, Rhaegal'ın en büyük desteğini ortadan kaldırdık ama neden şimdi her şey sarpa sardı."
Çalışma odasından çıktım ve zindana doğru gittim.
"Nasılsın anne?"
Annem gecen günler içinde çökmüştü, düşündüğümden daha hızlı hemde.
"Git başımdan..."
Sesi o kadar çok az çıkıyordu ki, kendi kendine mırıldanıyor gibiydi. Zindanın kapısını açtım ve yanına gittim. Annem'in saçlarına dokunmaya çalıştım ama izin vermedi ve geriye doğru çekildi.
"Buraya sana bir şey söylemeye geldim."
Annem bana baktı.
"Jocelyn, Corlis, Alissa, Misandei öldü."
Annem dudağını ısırdı.
"Ve muhtemelen Baela'da öldü," dedim.
"Seni pislik, hepsi senin yüzünden. Kız kardeşini öldürdün, aptalın tekisin baban bu halini iyi ki görmemiş."
Gözlerinden yaşlar akıyordu, annem tamamen kendini kaybetti.
"Üzgünüm, böyle olmasını ben de istemezdim ama işler bu raddeye geldiği için biraz üzüldüm."
Annem bana doğru saldırmaya çalıştı.
"Kızım... Biricik kızım öldü..."
Annem göz yaşlarına boğuldu, nedenini bilemiyorum ama bu duruma o kadar çok üzülmemiştim. Sanki az tanıdığım biri ölmüş gibiydi.
"Sen benim oğlum olamazsın, senin gibi duygusuz biri benim oğlum olamaz."
Gülümsedim.
"Ben kesinlikle senin oğlunum anne, ne kadar benzediğimizi görmüyor musun?"
"Benim tek bir oğlum var oda Rhaegal. Gelicek ve ablasının intikamını senden alıcak."
Annemin saçlarından tuttum.
"Öyle mi? Gelip benden intikam mı alıcak? Onu bekliyor olacağım."
Cebimden bir hançer çıkardım ve annemin karnına sapladım. Annem tepki bile vermedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ejder Soyu (1. Kitap )
Fantasy(2. Kitap yayında ) Sıradan bir paralı asker olan Edward öldükten sonra edeya kıtasının soylu ailelerinden biri olan Dragonblood ailesinin en küçük çocuğu olarak doğar. Edward yeni yaşamındaki maceraları ve en küçük oğul olmanın getirdiği zorluklar...
