RHAEGAL
Babamın gelmesiyle birlikte işler iyice karışmıştı, ama bu benim için bir fırsattı. Griffinlere konumunu gösterme vakti gelmişti, karşılarında sıradan bir aile olmadığını görmeleri gerekiyordu.
"Lord Tairel, ne yaptığınızı sanıyorsunuz?" Babam öldürme niyetini gösterdi, saçları kırmızıya ve vücudunda kırmızı rünler oluşmaya başladı.
Babamın önüne geçtim, "baba lütfen dur. Buna gerek yok, benim yüzümden bir savaş çıkmasını istemiyorum."
Babama baktım ve dudağımın kenarını kıvırdım.
"Kenara çekil, varisime dokunmaya çalıştı. Benim kanımdan gelene dokunanlara ne olacağını göstermem gerekiyor."
Babama sarıldım ve gülümsedim, işler tamda istediğim gibi gidiyordu. Bunların hepsini tek tek görmeleri gerekiyordu.
"Bu kadar yeter baba daha ileriye gitmene gerek yok," dedim.
Babam bana sarıldı ve Yarı Tanrı aleminden çıktı.
"Bu seferlik görmezden geleceğim, ama yinede lord Tairel ile bir konuşma yapmamız gerekiyor."
Tairel'e baktım, Yarı Tanrı aleminden çıkmıştı.
"Siz nasıl isterseniz kral Aenys," dedi.
Babam Luna'ya baktı, Luna ne diyeceğini bilemiyordu. Başını öne eğdi ve sesini çıkarmadı. Babam Luna'nın başına dokundu ve Tairel ile birlikte gittiler.
Luna'nın yanına gidip elini tuttum ve gülümsedim.
"Merak etme bir sorun çıkmayacaktır," dedim.
Luna bana sarıldı ve ağlamaya devam etti, başını iyice bana yasladı. Kendimi gülmemek için zor tutuyordum, planın bu kadar iyi bir şekilde işleyeceğini hiç düşünmemiştim.
"Sen hastasın," dedi Tessarion.
"Neden?" Dedim.
Tessarion bir iç çekti, "boşver ne yapıyorsan yapmaya devam et."
Tessarion'un dediğinden bir şey anlamadım ve bende fazla kurcalamak istemedim.
"Geçti artık Luna, bir sıkıntı olmayacak sadece konuşuyorlar o kadar."
"B-ben üzgünüm, babam neden böyle yaptı anlamıyorum."
"Onu anlıyorum sonuçta sevgilisi öldü ve son görüşen ben olduğum için beni suçlaması gayet doğal."
"Ne?" Luna bana baktı.
"Bilmiyor muydun?"
Luna başını salladı.
"Ah ben üzgünüm sizin aile meselenize karıştım, gerçekten çok üzgünüm. Lütfen beni affet."
Luna aniden ciddileşti, "bu senin suçun değil. Özür dilemene gerek yok, benim gitmem gerekiyor. Bunu sonra konuşuruz olur mu?" Dedi.
"İyi olucak mısın? Yanında olmak isterim," dedim.
Luna gülümsedi, "sonra yapalım. Şimdi sadece yalnız kalmak istiyorum."
Luna'nın yanağından öptüm, "tamam ama dikkatli ol. Yanlış bir şey yapmaya kalkma," dedim.
Luna başını salladı ve griffinine binip gitti. Arkasından bakmaya başladım, iyice uzaklaşmaya başladı. Öğrencilerin hepsi dağılıp gitti.
Aniden beni bir kahkahaha tuttu, "şimdi ikinci bombayı patlattığımıza göre, şimdi sıra geriye kalan babamın plana sadık bir şekilde hareket edip olayı hızlıca bitirmesi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ejder Soyu (1. Kitap )
Fantasy(2. Kitap yayında ) Sıradan bir paralı asker olan Edward öldükten sonra edeya kıtasının soylu ailelerinden biri olan Dragonblood ailesinin en küçük çocuğu olarak doğar. Edward yeni yaşamındaki maceraları ve en küçük oğul olmanın getirdiği zorluklar...