RHAEGAL
Ortalık iyice karışmış bir durumdaydı, insanlar ne yapacağını ve Jorm'un gücünü görünce afallamışlardı.
Neler olacağını kimse tahmin edemiyordu. Jorm ile finale kalmıştık ve ikimizde gücümüzü göstermiştik, insanların bizden büyük beklentileri vardı."Sıradaki savaş başlamak üzere," dedi korsan.
Jorm köşeye geçip dinlenmeye ve yıldızlarına mana toplamaya başladı. Önceki savaş sırasında çok fazla mana harcamıştı, bu sebepten ötürü kendini hemen yenilemek istiyordu.
"Biraz hızlı olsan iyi olur seni hemen yenip eve dönmek istiyorum."
Jorm tek gözünü açıp bana baktı, "öyle mi? Gideceğin tek yer mezar olacağını kimse söylemedi mi sana?"
Bir kahkaha patlattım, "o kadar kolay olacağını mı sanıyorsun? Orland'ı yenmiş olabilirsin ya da gizemli güçlerin olabilir ama beni yenemeyeceksin."
Jorm tekrardan gözünü kapattı ve meditasyonuna devam etti, onu izlemek eğlenceliydi.
"Rhaegal final maçı için dikkatli ol," amcam ejderhalar aracılığı ile zihin mesajı ile gönderdi.
"Jorm denen anka melezi gerçekten güçlü ve o rünler, gerçekten düşündüğümden daha büyük etki ediyor. Manasını çok fazla harcıyor ama yinede çok büyük saldırlar yapmasına olanak tanıyor, gölge büyüsü gerçekten çok etkili."
Amcam bunu söylemesede bunu biliyordum, o rünler gerçekten çok etkili. Zayıf noktası çok fazla mana harcamasıydı.
"O yumrukları unutma çok tehlikeli," dedi altın ejderham.
"Biliyorum ona karşı çok dikkatli olmamız gerekiyor, nasıl olacağını bilmiyorum ama elimizden başka bir şey gelmez."
En sonunda Jorm ayağı kalktı, meditasyonu bitmişti.
Bana baktı ve gülümsedi, "başlayalım mı?" Diye sordu."Hiç sormayacaksın sandım," dedim.
Korsana döndüm ve başımı salladım, karşılık olarak oda başını salladı ve arenaya indi.
"Final maçına hazır mısınız?!"
"Evet!!" İnsanlar bağırmaya başladı.
Korsan, bana ve Jorm'a döndü.
"O zaman final maçı başlasın, bu yıl düzenlenen savaşın son karşılaşması bize çok fazla kan göstermesi dileğiyle."
"Yarışmacıları arenaya gelin ve birbirinizi parçalarına ayırın."
Jorm ile arenada karşı karşıya geldik, sonunda bu karşılaşmayı uzun zamandır bekliyorum. İkimiz kozlarımızı paylaşacağız ve birimiz buradan galip ayrılacak.
Korsan ikimize baktı, "başlayın!!"
Kara kılıcımı çektim ve rüzgar adımlarını kullanıp saldırdım, Jorm saldırımı mızrağı ile durdurdu. Sol yumruğumla suratına doğru vurdum, Jorm geriye doğru itildi.
Rüzgarı kullanıp ani bir patlama yarattım, Jorm rüzgarın patlaması ile geriye doğru uçtu. Kendini düzeltmeye çalıştı ama buna izin vermedim, rüzgar adımlarını kullanıp karın boşluğuna yumruk attım.
Jorm yere sertçe çarptı, çarptığı alan kırıldı ve küçük bir krater oluştu. Önceki savaşlardan dolayı yıpranmış olan saha iyice yok olmaya başlamıştı, daha büyük ve şiddetli savaşı kaldıramayacak durumdaydı.
Jorm'un mühürleri parıldadı ve gölgeye geçip kayboldu, hızlıca yükseğe çıktım. Etrafa baktım ama onu göremedim, Jorm aniden ayaklarımın altından çıkıp saldırıya geçti. Karın boşluğuma sert bir şekilde vurdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ejder Soyu (1. Kitap )
Fantasy(2. Kitap yayında ) Sıradan bir paralı asker olan Edward öldükten sonra edeya kıtasının soylu ailelerinden biri olan Dragonblood ailesinin en küçük çocuğu olarak doğar. Edward yeni yaşamındaki maceraları ve en küçük oğul olmanın getirdiği zorluklar...