RHAEGAL
Hector hızlıca askerleri buraya topladı, hepsi hala sarhoştu ve çoğunluğu yerlerde sürünüyordu. Bir iç çektim ve rüzgarı kullanıp suluklardaki suların hepsini askerlerin üzerine döktüm.
Askerlerin hepsi aniden uyandı ve etraflarına bakmaya başladılar, kara kılıcımı kınından çıkarmadan yere sapladım ardından öldürme niyetimi saldım.
"Pekala sizi uyuşuk muhafızlar, işinizi gereğince yapmıyorsunuz ve üstüne üstlük bütün gün sadece içki içip yatıyorsunuz. Boş vaktinizi değerlendirmek için antrenman yapabilirdiniz ama bunun yerine oturup içmeyi tercih ettiniz."
Askerlerden biri burnunu çekip yanıma yaklaştı, ardından hemen ayağımın yanına tükürdü.
"Kendini ne sanıyorsun velet," dedi.
"Kes sesini seni aptal," Hector endişeli bir şekilde onu uyarmaya çalıştı.
O aptallar o kadar sarhoştu ki, arkamdaki ejderhayı bile görememiştiler. Kılıcımı alıp askerin kafasına sertçe vurdum, asker yere yapıştı ve yerde bir çatlama oluştu.
"Ye onu," dedim.
Tessarion askeri alıp iki ısırıkta yiyip bitirdi, diğer askerler ürküp geriye doğru çekildi.
"Pekala başka Benim kim olduğumu sorgulayan var mı?" Dedim.
Herkes sessiz kaldı, kimse tepki göstermedi. Öldürme niyetimi tüm alana yaydım, Tessairon'da öldürme niyetini gösterdi.
"Güzel, şimdi ben kimim?"
"Prens Rhaegal Dragonblood," dedi Hector.
Diğerlerine baktım, "duydunuz mu?"
Hepsi hemen başlarını salladı. Öldürme niyetimi keskinleştirdim.
"Size duydunuz mu dedim?!"
"Evet, prensim!!" Dedi hepsi bir ağızdan.
"Güzel, bundan sonra hepinizle bizzat ilgileneceğim. Erken kalkılacak ve antrenmanlarınıza başlayacağız, kaytaran olursa neler olacağını gördü."
Tessarion önce çıktı ve dişlerini gösterdi.
"Ve antrenmanınıza şimdiden itibaren başlıyorsunuz," dedim.
"Ne?! Şimdiden mi? Ama daha bizi tanımanız gerekmiyor mu?" Askerlerden biri dedi.
"Sizi tanımamıza lüzum yok, Hectoru tanıyorum bu yeterli. Hector, başlarında durup sende onlarla birlikte antrenman yapıcaksın. Eğer biriniz bile kaytarırsa ve yoruldum derse..."
Tessarion kükredi, "kısa yoldan ejderha yemi olursunuz."
"Benim bir kaç işim var, geri kalanıyla sen ilgilenirsin."
Askerler hala yerinde durmuş bana bakıyordu, bir iç çektim. Tessarion kükredi ve geriye doğru kaçtı.
"Çabuk antrenman'a başlayın!!" Hector bağırdı.
Şatoya doğru yürümeye başladım, askerler artık antreman yapmaya başlamıştı. Garnizondan biraz uzaklaştım ama Tessairon'un kükreme seslerini duyabiliyordum.
Babamın yanına doğru gidecektim ama yukarından yoğun bir öldürme niyeti seziyordum.
"Baba?"
Yanına doğru hızlıca gittim, odanın kapısını çalacaktım ama içerinden gelen sesleri duyabiliyordum.
"Siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz?! Bütün bu paralar nerde!!" Babam'ın sesiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ejder Soyu (1. Kitap )
Fantasy(2. Kitap yayında ) Sıradan bir paralı asker olan Edward öldükten sonra edeya kıtasının soylu ailelerinden biri olan Dragonblood ailesinin en küçük çocuğu olarak doğar. Edward yeni yaşamındaki maceraları ve en küçük oğul olmanın getirdiği zorluklar...
