CORLİS
Jocelyn ejderhası Stormbreaker ile dairler çiziyordu, daireler git gide daha da büyük hale gelmeye başladı.
Gülümsedim, onunla daha önce hiç savaşmamıştım. Ejderhası savaştan yoksundu, Rouge kadar savaşçı değildi. Ama yinede zorlu ve kurnaz bir ejderhaydı, iblisler ile savaştan sonra ona Batının Mavi Canavarı demeye başlamışlardı.
"Ne diyorsun kazanabilir miyiz?" Diye sordum.
"Stormbreaker'ın bana karşı bir şansı olduğunu mu düşünüyorsun? On sekiz yıldır savaşmamış sadece uyuyup keyfine bakmış biri."
"Haklısın ama yinede dikkatli olmalıyız, sıradan bir savaş olmayacak. Bugün çok fazla kan dökülecek, alevler ve büyüler dans edicek."
Sıradan bir savaş olmayacaktı, hem karada hemde havada savaş olucaktı. Binicilerin olduğu savaş hiçbir zaman kolay savaş olmamıştır.
"Stormbreaker'dan sonra sıra o gümüş ejderhaya gelicek dişlerimi geçirip boynunu parçalarına ayıracağım," dedi Rouge.
Rouge bu konuda çok sinirliydi, sevgilisi öldüğünden beri daha agresif ve saldırgan olmuştu. Khan Dynas tüm askerleri toplamış ve kendisi ve oğullarıda savaş için hazırlanmıştı.
"Hiç bir ejderhaya karşı savaşmamıştım,"dedi Khan Dynas.
"Merak etmeyin, siz askerler ile savaşacaksınız. Ejderha benim."
Rouge havalandı ve Dynas kalesinin tepesine çıktı. Dev kanatlarını açıp öldürme niyetini saldı. Devasa kükremesi tüm bölgede yayıldı. Dynas askerleri şaşkınlıkla Rouge'a baktı. Stormbreaker'ın cevabı gecikmedi ve bize doğru kükredi.
Stormbreaker askerlerin arkasına iniş yaptı. Askerler bize doğru saldırmaya başladı, büyüler ve oklar gökyüzünü kapladı. Kan alevlerinden devasa bir top oluşturdum ve gelen büyüleri yok ettim, Dynas büyücüleri uzun menzilli saldırılarını göndermeye başladılar, Jocelyn yerinden oynamadı. Askerler kalkan oluşturup büyülerden kaçındı.
"Ne yapmaya çalışıyorsun Joceyln?"
Askerler kaleye doğru saldırmaya başladılar, Rouge havalandı ve kaleye doğru gelmeye çalışan askerleri yakmaya başladı. Dynas askerleri sevinçle bağırmaya başladılar, Rouge'a doğru gelen saldırılar hepsi geri dönüyordu.
"Jocelyn hala hareket etmiyor."
"Biliyorum, askerleri yakmak zevkli," dedi Rouge.
Khan Dynas yanıma geldi, dikkatlice Jocelyn'e baktı.
"Neden hareket etmiyor," dedi.
"Bilmiyorum ama bunun arkasında başka bir şey var."
Askerler yanıyordu ve çığlıklar içinde ölüyorlardı. Rouge çoktan saldırıya geçen askerlerin üçte birini yok etmişti. Dynas askerleri yerinden bile hareket etmemişlerdi, kan şövalyeleri hala hareket etmemişlerdi. Jocelyn'ın ne çevirdiğini merak ediyordum, bu kadar basit bir şekilde askerlerin ölüme yollayacak biri değildi.
"Burda bekleyip tüm işi ejderhana yüklemek doğru mu?" Dedi Khan Dynas.
"Merak etme, isteseler bile Rouge'a zarar veremezler. Onun dengi değiller, onun dengi olan tek kişi şuan bizi izliyor."
Biniciler birbirleri veya havadan savaşırken manalarını bineklerine gönderirler böylece binekler daha güçlü olup fazla zorlanmandan çabuk kazanırlar. Biniciler havada birbirleriyle savaşması zordur, bundan dolayı bineklerine güvenirler.
Kan şövalyeleri harekete geçmeye başladılar ve Jocelyn'de havanlandı ve mavi ejderha askerlerin üzerinden uçup bize doğru kükremeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ejder Soyu (1. Kitap )
Fantasi(2. Kitap yayında ) Sıradan bir paralı asker olan Edward öldükten sonra edeya kıtasının soylu ailelerinden biri olan Dragonblood ailesinin en küçük çocuğu olarak doğar. Edward yeni yaşamındaki maceraları ve en küçük oğul olmanın getirdiği zorluklar...
