"Majesteleri, sizleri gördüğüme sevindim. Davetiniz için teşekkür ederim." diyen Maria, Azteria'yı usulünce selamladı.
Onun resmiyetini görmezden gelerek beklemeden boynuna sarılan Azteria ise "İlk gelen sensin, merak etme bizden başka kimse yok." dedi.
Onun çiçek kokulu parfümünü ve hiç bırakmayacakmış gibi sarılan kollarını hissettiğinde iç çekti. Maria, son görüştüklerinde onunla bu kadar yakın olmadığına emindi. Ne ara bu kadar samimileşmişlerdi? Mektuplarındaki resmiyetten uzak sözleri hatırladığında donup kaldı. Ona bir kez bile güler yüz göstermemiş, yeşil ışık yakmamıştı ama Azteria sanki çoktan ortaklarmış gibi davranmaya başlamıştı. Bu samimiyetin iyi bir yere gitmediğini biliyordu.
Onu cevapsız bırakmamak için Prenses'in sırtına bir kez dokundu ve geri çekildi. Bunun anlamı 'Bu kadarı yeterli.' demekti. Onun samimiyete karşı yanıtını gayet net bir şekilde anladığına inanıyordu. İmparatorluk hanesinden biriyle kim olursa olsun mesafesini korumak zorundaydı. Çıkar üzerine kurulan siyasi arkadaşlıklar, planlarını tehlikenin ortasına atardı.
"Bugün majesteleri için özel bir gün olduğunun farkındayım. İlgi odağı olmaktan mümkün olduğu kadar kaçınacağım." dedi. Maria, bu sözlerle Prensese 'Bugün beni ön plana çıkarma.' demeye çalışıyordu. Başkentte soylu leydiler tarafından yeterince konuşulmuştu. Eğer İmparatorluk hanesinin resmi bir buluşmasında bahsedilen isimlerden biri olursa bunun önünü alamazdı.
Azteria, bunun olacağını biliyormuş gibi geri çekildi ve gülümsedi. "Bugün özel bir gün olduğunun farkındasın... O halde sorayım, sence bugün kimi ilgi odağı yapmalıyım?"
"Cevabı önceden belli olan bir soruyu cevaplamalı mıyım?"
"Ah, ne de olsa sen cevabı ilk öğrenen kişilerden birisin. Bilgi ağının ne kadar muazzam olduğunu unutmuşum."
Prenses'in imaları onu gülümsetti. Evet, Maria bu meseleyi ilk öğrenenlerdendi. Bu yüzden 'Veliaht Prenses adayı' saçmalığının ortaya atılmasından hoşnut değildi. Kimin seçileceği belliyse diğer adaylar süsten başka bir şey olmayacaktı. Düzenlenen tüm buluşmalar, yayılan tüm söylentiler palavraydı.
Hizmetçilerin ayrılıp onları yalnız bıraktığında Maria buluşma için hazırlanan saraya baktı. Özenle hazırlanmış saraya derin bir sessizlik hakimdi. "Bugün İmparatorluk tarihinin dönüm noktası olacak diyebilir miyiz?"
Yeni Janglet İmparatorluğu'nun ikinci İmparator'u olmak için taht kavgalarının başlayacağı gün... Bugün, Veliaht Prens'in tahta oturmak için gereken nitelikleri sağlayacağı gündü. Evlilik yoluyla İmparatorluğun temel taşlarından birinin desteğini alacaktı. Bu desteği almasıyla birlikte taht için en nitelikli aday olacak ve ikinci İmparator olmasına 'kesin' gözüyle bakılacaktı. İkinci ve üçüncü Prens'in tahta geçebilmek için Veliaht Prens'i öldürmekten başka çareleri kalmayacaktı. Tıpkı on dört sene önce Dustaen Fradorik Janglet'in yaptığı gibi...
"Abimi korumak zorundayım Maria. Ben Veliaht Prens'in öz kardeşiyim. Diğer eşlerden olan çocuklar, eğer tahtı garantilemezsek bizi öldürürler. Sen de biliyorsun."
Maria'nın taht oyunlarına karışmak istememesinin en önemli sebebi buydu. Birinin yanında taraf alırsa tuttuğu taraf kaybettiğinde öldürülürdü. Eğer kimsenin yanında taraf olmazsa tehdit oluşturma ihtimaline karşı yine öldürülürdü. Kazanan tarafta olduğundaysa sonsuza dek kazanana bağımlı yaşardı. Bu savaşta kazanmak imkansızdı. On beş yıl önce Nortelbat'a olan şey, tam olarak buydu. Ne de olsa mesele tahtsa tarafsızlık da bir taraf olurdu.
"Duvarların kulakları vardır Majesteleri." dedi konuyu kapatmak istercesine. Maria, onu teselli edemezdi. Destek veremezdi. Vakti gelene kadar bu savaşın tamamen dışında kalmayı düşünüyordu. Eğer biraz bile elini uzatırsa kolunu kaptırması işten bile olmazdı.
![](https://img.wattpad.com/cover/341513672-288-k865947.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bıçağın Ucundaki Kontes
Historical FictionTAMAMLANDI. ✩。:*•.───── ❁ ❁ ─────.•*:。✩ #01.08.24 Tarihi Kurgu kategorisinde 1. #12.11.23 Aşk kategorisinde 6. #12.11.23 Romantik kategorisinde 10. #13.11.23 Romantik kategorisinde 20. #06.12.23 Kurgu kategorisinde 39. #14.01.24 Savaş kategorisind...