31. Bölüm

841 114 120
                                    

  Maria orkestranın çaldığı vals müziğini ve ritmini biliyordu. Varislik eğitimi alırken öğrenmişti. Çok mükemmel bir dansçı sayılmazdı ama yine de dönüşleri kaçırmaz, adımları ritme uygun bir şekilde takip ederdi. Dansa başladıklarında hatırladığı ritmin figürleri teker teker hafızasından döküldü. Hiç senelerdir dans etmemiş biri gibi değildi, dansı iyi bir şekilde takip ediyordu.

  Nate ise tamamen farklı bir seviyedeydi. Dans konusunda yetenekli olduğu her halinden belli oluyordu. Adımlara mükemmel şekilde ayak uyduruyordu. Valsin hakkını verdiği söylenebilirdi. Tutuşu ve hareketleri öylesine keskindi ki salondaki herkes kusursuz figürleri gördüğünde ikisinin dansına odaklanmış olmalıydı.

  Onun kollarında adım atarken Maria "Dans konusunda bu kadar yetenekli olduğunu bilmiyordum." dedi. Ritim hızlıylı, yine de nefes nefese kalmamıştı. Her gün yaptığı ağır antrenmanlar düşünüldüğünde bu dans hiçbir şeydi.

  "Aynı şekilde, ben de bu kadar iyi dans edebildiğini bilmiyordum." diye karşılık verdi Nate. Bu esnada ellerinin pozisyonunu değiştirdi parmaklarını kenetleyerek dansın diğer figürlerine geçti. Sanki her gün dans ediyormuşcasına tüm adımları ezbere biliyordu. İleri geri ve yana adımları tam vaktinde atıyordu. İkisi sanki ilk dansları değilmiş gibi senkronize olmuşlardı.

  Maria dönüş yaparken salonda birkaç kişinin doğrudan onlara baktığını fark etti. Hayran bakışlar ikisinin üstündeydi. "Bizi seyrediyorlar." dedi kalabalığı gözleriyle işaret ederek.

  "O halde izlemeye devam etsinler."

  Aniden Maria'yı belinden tutup kaldırdığında Maria neye uğradığını şaşırdı. Yerden yarım metre havalandığında şaşkınlıktan az kalsın bağıracaktı. Eteğinin altına giren soğuk rüzgar canlandırıcı hissettiriyordu. Çevresinde bir tur dönerek eşini yere bırakan Nate, az önceki hamle hiç olmamış gibi elini tutarak dans etmeye devam etti.

  İki saniyelik bir figürdü ama etkisi tüm salona yayılmıştı. Maria da dahil olmak üzere herkes şaşkındı. Beğeniyle iç çeken onlarca kişi arasında kimseyi görmeyerek valse devam ediyorlardı. "Bunu yapman şart mıydı?" diye sordu şaşkın yüzüyle.

  "Neden, düşüreceğimden mi korktun?"

  Düşürmezdi. Asla düşürmeyeceğini biliyordu. Güçlü kollarını hissettiğinde aklına bu ihtimal hiç gelmemişti. Sadece yaptığı hamleyi beklemediğinden tuhaf hissediyordu. "Hayır, şaşırdım sadece." diye cevapladı. Nate gerçekten nasıl şov yapılacağını iyi bilen biriydi. İki saniyede tüm gözleri üzerine çevirmişti.

  Maria düşünüyordu da onun kollarında olmak gibisi yoktu. Bakışları, tutuşu, kendinden emin ifadesi... Dansın gereksiz, formalite bir aktivite olduğunu düşünen Maria fikrini bir dakika içerisinde değiştirmişti. Adımları, ritimleri, uyumları, her şey mükemmeldi. Nefret ettiği alkol kokan nefesi bile çekici gelmeye başlamıştı. Daha çok yaklaşmak, o kokuyu daha şiddetli almak istiyordu sanki. Burnunu tenine dayamak ve koklamak...

  Acaba Nate bu gece onu odasına davet edecek miydi? Güçlü bedeninin tadına bugün bakabilecek miydi? Çakırkeyif olana kadar içeceğini söylemişti. Yarı sarhoşken dokunuşlarının nasıl hissettireceğini merak ediyordu. Alkolle karışmış dudaklarını öperse nasıl bir tat alırdı? Dudaklarının tadı değişir miydi?Yoksa kendi tadı alkolün baharatıyla mı karışırdı? Yumuşak dudaklarını teninde hissederse...

  "Ne düşünüyorsun Maria?"

  Düşüncelere daldığını fark ettiğinde irkilerek kendine geldi. Biraz önce düşündükleri kesinlikle normal değildi. Kendine ve kontrol edemediği hislerine şaşırdı. Karnı düşündükleriyle birlikte kasılırken tüm bunları Nate'den saklamaya niyetliydi. Aceleyle "Dans müziği bitmek üzere. Onu düşünüyordum." diye uydurdu.

Bıçağın Ucundaki KontesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin