Gözlerini açtığında karşılaştığı yabancı tavanla birlikte irkilerek doğruldu. Telaşla tanımadığı çevreye bakan Maria, odada kimsenin olmadığını fark ettiğinde sakinleşti. Ahşap renklerin ve beyaz mermerin hakim olduğu bu yer, tanıdığı hiçbir yere benzemiyordu.
Birkaç saniyelik sersemlikten sonra yaşanan olaylar bir bir gözünün önüne geldi. Olanları hatırladığında nerede olduğunu çözmesi zor olmamıştı. Bayılmadan önce Marki Serga'nın sesini duyduğunu hatırlıyordu. Muhtemelen o kurnaz adam olayları anında çözmüş, ilacı verdikten sonra onu kendi malikanesine götürmüş olmalıydı.
Maria üstünü başını kontrol ettiğinde yaralarının sarıldığını ve vücuduna temiz giysiler giydirildiğini gördü. Yırtılan giysisi çıkarılmıştı ve yerine rahat, ipekten bir elbise giydirilmişti. Vücuduna sakladığı silah ve iğneleri hatırladığında gözlerini kocaman açtı. Kıyafetinin içinde görünürde olmasa da silah kaldığını hatırlıyordu. Hizmetçiler kıyafetlerini çıkarırlarken bu silahları görmüş olmalılardı. Eğer bu silahlar ve zehirler Marki tarafından keşfedildiyse buna hiçbir mantıklı bahane bulamazdı. Oyunun bittiği, herkesin içine şüphe tohumlarını ektiği an olurdu. Bu da planlarının tamamen suya düşmesi demekti. Yine de çevresinde herhangi bir tutuklama emaresine rastlamamıştı. Eğer ondan şüphe duyulsaydı en azından başına birini koyacaklarını düşünüyordu. Bu, silahları bulamadıkları anlamına mı geliyordu?
Dahası, o baygınken Lily'e ne olmuştu? Marki onu da buraya getirmiş miydi? Onun güvende olup olmadığını merak ediyordu. Bunu öğrenmenin tek bir yolu vardı.
Başının dönmesini umursamadan ayağa kalktı ve çıplak ayaklarını soğuk zemine bastı. Hızlı adımlarla kapıya doğru ilerledi. Kulağını kapıya dayayarak bir müddet koridoru dinledi. Dışarıdan bir uğultu gelse de kimsenin varlığını hissetmiyordu. Kapıyı açıp başını dışarı uzattı ve koridora bakınmaya başladı.
Başını sağa çevirmesiyle birlikte hizmetçisi Ashia'yı gördü. Ses çıkarmadan Kontes'e bakan Ashia, "Uyanmışsınız efendim. Bu durumu doktora haber vermeliyim." dedi başını eğerek selam verirken.
"Hayır." diyen Maria, onu aceleyle reddetti. "Doktora ihtiyacım yok. Beni Marki Serga'nın yanına götür."
İyi bir hizmetçi asla efendisinin kararlarını sorgulamazdı. Onun görevi emirleri yerine getirmekti. Bu sebeple Ashia üstelemedi ve "Üstünüz için kalın bir şeyler getirmeme izin verin." demekle yetindi.
Maria onu reddedemezdi çünkü ince elbise ve çıplak ayaklarıyla soğuk sonbahar gününde üşümesi kaçınılmazdı. "Bekliyorum." derken içeri girip kapıyı kapattı.
Birkaç dakika sonra üstüne onu sıcak tutacak bir şeyler giymişti. Beklemeden Ashia ile birlikte dışarı çıktı. Bir an önce Lusaus'u görmesi gerekiyordu. Sorması gereken tonla soru vardı ve hepsinin cevabının onda olduğunu biliyordu. Ne de olsa yeraltının bilgi kaynağı olan Sohkra Bölgesi'yle bağlantılı olan kişi oydu.
Malikanenin içinde yürürken çevredeki hizmetçilerin bir kez bile başlarını çevirip Kontes'e bakmadıklarını fark etti. Etrafta tuhaf dedikodu fısıltıları da yoktu. Herkes kendi işiyle meşguldü. Maria hizmetçilerin oldukça disiplinli olduğunu düşündü. Normalde taşradaki bölgelerde, hele ki bölgeyi yöneten bir kadın yoksa hizmetçiler saygısızlaşırdı. Buna rağmen Marki'nin malikanesinde disiplin oldukça sıkı görünüyordu. Marki'nin gayrimeşru bir çocuk olduğunu hatırladığında ona saygı duymaya başladı. Gayrimeşru bir varisin tek başına bu denli otorite yakalayabilmesi muazzamdı.
Ashia bir kapının önünde durduğunda Maria bakışlarını çevredeki hizmetçilerden çekip önüne döndü. Kapıyı iki kez kapıyı tıklatan Ashia, ellerini önünde bağlayarak beklemeye başladı. Birkaç saniye geçmeden içeriden "Gir." diye bir ses yükseldi. Ashia bunun üzerine aradan çekilerek Kontes'e yol verdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bıçağın Ucundaki Kontes
Ficción históricaTAMAMLANDI. ✩。:*•.───── ❁ ❁ ─────.•*:。✩ #01.08.24 Tarihi Kurgu kategorisinde 1. #12.11.23 Aşk kategorisinde 6. #12.11.23 Romantik kategorisinde 10. #13.11.23 Romantik kategorisinde 20. #06.12.23 Kurgu kategorisinde 39. #14.01.24 Savaş kategorisind...