"Kerem..." diye inledi, boğuk sesi odanın içinde dönüp yeniden yüzüne çarptı.
"Güzelliğim." dedi Kerem içine girip çıkarken, tişörtünü biraz açıp boynunu öpüp emmeye başladığında Asef kendini daha çok bıraktı, kafasını eğip ona daha çok alan açtı.
Yemekten önce birbirlerini öpüp koklamaları, en sonunda Kerem'in onu odaya çekip içini doldurması ile son bulmuştu. Asef'in sadece pantolonu ve baksırı sıyrılmıştı.
"Çok acıktım." dedi olan duruma absürt bir şekilde. Zaten sürekli Kerem'in içini doldurması olağan bir durum olduğu için bu konuşma garip durmuyordu.
"Tamam bebeğim, geçeceğiz şimdi içeri." dedi hızlı hızlı gitgel yaparken.
Diğer yandan kafasını eğip ikisinin birleşme noktasına baktı, Asef'in tatlı kalçası ve aleti görünüyordu. Ve deliğinden içeri giren sertleşmiş aleti. Daha fazla asıldı, diğer yandan da elini Asef'in aletine atıp çekmeye başladı.
Asef aletine dolanan parmaklarla isremsizce inledi, kendini hem çekip hem de içine giren çocuğun hızıyla inlemeleri devam etti.
"Kerem," Erhan'ın sesi kapının ardından geldi ve kapı nazikçe iki kere tıklatıldı. "Yemekler geldi, bekliyoruz sizi."
Sesinden bile inlemeri duyduğu anlaşılıyordu. İkisi de umursamadı.
"Tamam, geliyoruz beş dakikaya. Siz başlayın." derken yutkundu.
"Yorma çocuğu." diye mırıldandı Erhan, Kerem istemeden güldü. Asef ise utançla gözlerini kapattı.
Onun ayak sesi uzaklaşırken hızını biraz daha arttırdı. Dakikalar sonra ikiside boşalırken Asef'in ağzından ağlamaya benzer ufak bir mırıltı çıktı. Kerem anında belinden tutup kendine çıktı.
"Şş şşş.." dedi sıkı sıkı sarıp belini okşarken, Asef boynuna sarıldı ve kafasını gömdü. "Acıyan kısıma mı denk geldi?"
"Evet." dedi Asef titreyen sesiyle. Köküne bastırırken deliğinin o acıyan kısmına aşırı baskı yapmıştı.
"Tamam, tamam özür dilerim. Özür dilerim." dedi kafasını boynundan ayırıp sulanmış gözlerinden öperken. Islanmış kirpiklerini sıkı sıkı kapattı.
"Dikkat etmeni söylemiştim." diye mırıldandı, sevgilisi hâlâ gözlerini öpüyordu.
Kerem cevap vermeden yüzünü öpücüklere boğmaya devam etti. En sonunda Asef'in ağrısı geçtiğinde bir şey olmadığını göstermek amacıyla dudağından öptü ve ondan ayrıldı.
Kerem ıslak mendil ile deliğini temizledi, sonra da üstünü çekti. Asef sulanmış kirpiklerini silip üzerini tamamen düzeltti. Adım atmak istediğinde deliği acıdığında adımlarını durdurdu.
"Dur bebeğim, kucağıma alacağım seni."
"Arda artık bana gülecek." dedi mızmızlanarak, ondan daha bebek olmuştu.
"Kimse gülemez sana, kulaklarını çekerim ben onların merak etme." dedi ve gelip boynundan öperek kucağına aldı. Asef kollarını boynuna sardı.
Kerem kapının kilidini açıp dışarı çıktı, mutfağa doğru yürürken mutfaktakilerin sesi geliyordu. İçeri girdiklerinde herkes bu görüntüye artık alıştığı için çok bakmadılar, Arda ise sırıttı.
"Abim benden daha fazla kucakta geziyor." dedi dayanamayarak.
"Kıskanma." dedi Kerem şakayla, Asef'in sırtını okşuyordu.
Kerem sandalyeye geçip otururken kucağından indirmedi Asef'i, ikisi tek bir sandalyede bir bütün gibi otururken Asef boynundan ayrılıp arkasını döndü ve masadaki yemeklere baktı. Kendi için söylediği pizzanın bir dilimi yoktu.
"Kim yedi benim pizzamı?"
"Öküz Turgay." diye cevap verdi Bulut yemeğini yerken.
"Tadına bakayım dedim, zengin işi duruyordu."
Tam o sırada zil çaldığında Asef'in içini huzursuzluk kapladı, kimin geldiğini biliyordu. İki gündür görmediği için mutluydu ama en sonunda geleceğini biliyordu.
Arda kapıyı açmaya gittiğinde yemeği unutup sevgilisinin boynuna daha sıkı sarıldı. Kapının açılıp kapanma sesini duydu ve daha sonra onun sesi kulaklarına doldu.
"Yemeğe mi yetiştim?" dedi keyifli bir sesle.
Göz ucuyla kapıya baktığında Yasef'in içeri girdiğini gördü. Gözleri anında kendisini buldu, gülüşü solmak üzereyken bakışlarını çevirdi ve diğerlerine bakıp gülümsedi.
Kerem kendisini daha sıkı bastırınca umursamadan biraz daha sarıldı.
"Sandalye mi kalmadı? Asef bebek yine kucağa çıkmış." dedi Yasef.
"Yok, bak orada boş sandalye var." dedi Bulut imalı bir sesle.
Asef hiç aldırmadan gözlerini kapattı, onun karşı sandalyeye oturduğunu biliyordu.
"Bebeğim, yesene yemeğini?" Asef kafasını olumsuz anlamda salladı.
"Yok, sonra yiyeceğim."
"Sen yemezsen ben yerim." Yasef'in keyifli sesini duydu, midesi ekşidi.
"Kerem, pizzanın kutusunu kapat." dedi sadece.
Kerem dediğini ciddiye alıp pizzanın kutusunu kapattı, Yasef'in kahkaha sesini duydu ama ona aldırmadı.
Bundan sonra takmamaya çalışacaktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
FERNWEH
Teen Fiction[TAMAMLANDI] Bölümler kısadır. Bu kitaba başlamak için No:31 kitabında "K-A" bölümlerini okumanız yeterli... "Kerem," dedi ardından herkesin yüzünde gezen gözleri sanki rastgele Asef'in yüzünde kalırmış gibi durdu. "Yakında geliyormuş." Asef öyle...