155- APARTMAN ÖNÜ

16.4K 1.8K 2.3K
                                    

Erhan ağzındaki kürdanı çevirerek sokağa girdiğinde top oynayan on beş yaşındaki çocukların arasından geçip gitti. Önüne gelen topa topuğunun ucuyla vurup geri onlara gönderirken aşırı sakindi.

Apartmanın önüne geldiğinde kapının önünde oturan Arda'yı gördüğünde duraksadı. Bacaklarını kendine çekmiş, gözleri uzaklara dalıp gitmiş öylece oturuyordu. Yüzü bembeyaz olmuştu.

Kürdanı dilinde bir kez daha çevirdi ve derin bir nefes aldı. Adımlarını apartmanın kapısına yönlendirdi. Gidip neden burada böyle oturduğunu sormak istedi ama çocuk ile konuşmuyordu bile. Daha doğrusu Arda kendisine tek bir laf etmiyordu.

Kaldırıma çıkıp anahtarını cebinden çıkarmak için bir hamle yapmıştı ki gözlerini kapattı. Ne olursa olsun öylece çekip gidemeyecekti. Cebindeki anahtarı çıkarıp avuç içine bastırdı ve arkasını dönüp kaldırımda oturan çocuğun yanına ilerledi.

Arda hâlâ kendisini fark etmemişken hafifçe önünde çömeldi, ancak o zaman görüş alanına girmişti. Afalladı, kirpikleri titredi.

"Noldu?" diye sordu, Arda hâlâ gözlerinin içine bakıyordu. Cevap vermedi.

"Hm?" diye sordu ardından, biraz sakince konuşup avucundaki anahtarın baskısını azalttı. Arda yutkundu, dudaklarını araladı.

"Biraz başım döndü, ayağa kalkamadım. Oturdum buraya." dediğinde Erhan'ın telaşlı gözleri yüzünü turladı.

"Hasta mısın? Hastaneye götüreyim mi?" diye sordu hâlâ bembeyaz olmuş surata bakarken. Arda kafasını olumsuz anlamda yavaşça salladı.

"Yok, sabahtan beri bir şey yiyemedim ondandır." dedi kısık bir sesle.

"Minibüsle mi geldin? Nasıl geldin o kadar yolu bu halde?" bugün okulunun olduğunu biliyordu. Onun görmeyeceği şekilde arkasında duran elini kaldırdı saçına koymak için. Çok kötü duruyordu ve kalbi acımıştı.

"Serhat kapının önüne bıraktı." yüzünü turlayan gözleri onun söylediği şeyle gözlerine kitlendi. Eli havada kalırken isremsizce dişlerini sıktı ve elini yumruk yapıp geri indirdi.

"Anladım," dedi bakışlarını çekip. Ardından bedenini hafifçe kaldırdı. "Hadi, gel seni yukarı çıkarayım. Bir şeyler ye iyi gelir."

Arda birkaç saniye baktı ama kafasını salladı, elini uzattığında elinden tutup destek aldı ve ayağa kalktı. Elini bırakmadan diğer eliyle koltuk altından tutup ayakta durmakta güçlük çeken çocuğu dengede tutmaya çalıştı.

Onunla beraber birkaç adım atarken izlenme hissiyle kafasını kaldırıp baktığında Oğuz'un balkondan ikisini izlediğini gördü. Yüzü ifadesizdi, balkon demirlerine yaslanmış öylece bakıyordu.

Erhan duraksadı ama Arda'nın durumu daha öncelikli olduğu için ona dikkat kesildi. Arda ile beraber apartmanın içine girip merdivenleri çıkmaya başladı.

İkisi sessizdi, Arda elini sıkı sıkı tutmuştu. Harbiden kötü görünüyordu. Kendi katlarına çıktığında kapıyı anahtarı ile açtı ve ardından ilk Arda'yı sokup daha sonra kendisi girdi.

Kendi ayakkabısını çıkarırken Arda'nın ayakkabısını çıkarmakta bile zorlandığını görünce dudaklarını birbirine bastırdı. Kendi ayakkabılarını geriye itip onun önünde eğildi.

"Ayağını serbest bırak." dedi Erhan beyaz spor ayakkabına dokunurken. Arda sırtına elini koyup dediğini yaptı. İlk önce birini, daha sonra diğerini çıkardıktan sonra onun ayakkabılarını kenara koyup ayağa kalktı.

Bileğinden ve belinden tutup içeri götürdü. Odasına girmek yerine salona geçip koltuğa oturduğunda anında kafasını geriye yasladı ve derin bir nefes aldı.

FERNWEH Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin