Bir Ay

158 24 0
                                    

Sonunda bir ay dolmuştu, ikisine son dersi veriyordum.

-Uğur; Oluşumlar düşünüldüğü gibi basit bir konu değildir, unutmayın bazen hiç bilmediğiniz bir oluşum aslında basit bir oluşumun farklı bir kullanımından doğar. Gökyüzündeki aylar bile belli yörüngelerde ilerler fakat oluşum olsun, dövüş sanatları olsun bunun gibi belirli rotalar takip etmez. Bir yörüngede takılı kalmak sadece diğer yolları görmenizi engelleyen engellerdir.

-Maria; Teşekkürler Usta !!

-Kazuma; Usta bir ay daha bize de..

-Uğur; Hayır, size girişi gösterdim rotanızı kendiniz seçin. Size yol gösterdiğim anda diğer seçenekleri kısıtlarım. Kendi tarzınızı kendiniz yaratın. Unutmayın sonsuz yol vardır, bilinenler sadece keşfedilenlerdir. Artık gidin !!!

İkisi dolu dolu gözlerle kendini tutarak kapıdan çıktı.

-Cassie; Bu kadar kaba davranmanı beklemezdim.

Uğur; Onların güvenilmez olduğunu düşünen sen değil miydin ?

-Cassie; Bellki yanıldım, Maria oldukça iyi biri.

-Uğur; Belkide, ama artık yeterli kendi yollarını çizmeliler.

-Cassie; Kendi yolları demek.

Hiç bilmiyordum, bir ayda, ileride saygıyla anılan öğrenciler yetiştirmiştim. İkisi ileride oluşumları tamamen farklı tarzlarda kullanarak benzersiz kişiler olacaktı. Fakat bilmediğim çok şey vardı. 

Her ne kadar önceki yaşamamım sayesinde uzmanlaştığım bir çok konu olsa da, üst dünyada yetersiz kalmaya devam ediyordu. Bu bir ayda sürekli bitkileri ve canavarları tanımaya çalıştıktan sonra aslında bambaşka ve tamamen keşfedilmemiş şeyleri düşündüm. 

Kendimi o kadar kaptırdım ki artık derslere giremiyorum. Sadece bir ayda, şifa salonu ve oluşum salonunun derslerinde farklı teoriler ortaya attım ve hocalar ile çatıştım. Bu yüzden akademi öğretmenleri beni dersten attı ve artık oluşum ile şifa derslerine katılamıyorum. Önceki yaşamımdan gelen birikimler ve saf düşünce tarzım ile yeni öğrendiğim şeyleri harmanlayarak, yeni teoriler ortaya koymama yetmişti ama düşünemediğim tek şey, buradaki insanların çok sabit fikirli olmasıydı. 

Belki dünyadan etkilenmiştim, hızla gelişen teknoloji insanları açık fikirliliğe itti ama burada bin yıl önceki tarifler ve yöntemler ile bin yıl sonrakiler tamamen aynıydı.

-Cassie; Simya ve şifa salonundan atıldığını duydum.

-Uğur; Evet, kıdemliler ile biraz konuştuk ama sadece düz fikirliler.

-Cassie; Düz fikirli ? İki salondaki öğretmenlerin gerçekten çok iyi ünleri yok, bu yüzden umursama.

-Uğur; Bana fazla güveniyor gibisin, ya yanılıyorsam ?

-Cassie; Bir ayda kullandığımız hapların bir çoğunu ve oluşumları sen yaptın. Yeteneğini biliyorum, dediğin gibi kendi yolunda yürü ama bu zor olacak. Dediklerini kendin unutma Uğur.

....

Odamda  hap ocağına bakıyorum, bir ayda öğrendiğim tek tam tarif olan, enerji konsantre hapı yapıyorum. Bu hap ruh taşı ile aynı etkiyi yapıyordu, yiyen bir kişinin enerjisini artırarak dar boğazları kırmasını sağlıyordu ama sadece ilahiyat ve altındakiler için geçerliydi.

-Uğur; Demek bu sefer 6 hap, normalde 10 hap yapabilmeliydim, hala yeterli değil.

Teorik derslerde, bu seviyelerde hap yapıldığında her fırından ortalama 10 hap çıkmalıydı ama sadece 6 tane yapmam ve bu bariyerde sürekli takılı kalmam sinirlerimi oldukça bozmuştu. Hapları inceledikten sonra yüzüğüme koydum ve bir iç çektim. Bir simya kitabı almak istiyorum ama Simya loncasından cezalı olduğum için bana satmayı reddediyorlar.

Yeniden 2.Kitap 2/3Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin