Yeniden 2.Kitap 2/3

Final Maçı- Ella vs Uğur 2

Enerjiden oluşan asaya baktım, benim kullandığım ilahi ruh becerisine benzerdi, benim saplamam ve süpürme hareketim karşılık onun iki hareketi olduğunu düşünüyorum. Birincisi beyaz-gümüş ışıktan oluşan tapınak benzeri yapıydı. Savunma tarzında bir beceriydi, ikincisi ise dev bir sopanın yukarıdan düşen bir saplama hareketiydi, devasa sopanın delici bir gücü yoktu ama ezme kuvveti oldukça iyiydi. 

Savunma ve saldırı türünde iki güç, ilahi ruh becerisi bile oldukça dengeli bir durumdaydı. Asasını tutarken bana baktı, ilahi ruhu olan gümüş asa oldukça sade görünüyordu, bir 8.aşama ruha göre oldukça sadeydi. Yarı saydam gümüş ışık onu sarmasa sadece gümüş bir asa olduğunu düşünürdüm. 

Saldırıdan kaçtıktan sonra ikimizde bir an birbirimize baktık, daha sonra Ella asasını yere vurdu ve etrafında gümüş ışıklar yoğunlaşmaya başladı, gümüş ışıklar güçlendikten sonra bir araya gelerek üç tane dev golem benzeri asker oluşturdu. Asasını sallaması ile üç asker bana doğru koşuyordu, mızrağımı tuttum ve bir süpürme hamlesi yaparken ilahi ruh gücümü kullandım. Darbe büyüyüp şiddetlenirken üç golem benzeri askere çarptı, bir tanesi öne geçip engellerken ikisi arkada kalıp savunma durumuna geçti. Öndeki asker parçalara ayrılırken arkadakiler hafif yara alarak bir kaç yerinden çatlamıştı ama önde yok olan askerden dağılan gümüş ışıklar onlar tarafından emildiği anda çatlaklar kapanamaya başladı.

İki asker hemen toparlandı ve bana doğru koşmaya devam ettim, ilerlerken mızrağımı savurdum ve bir tanesine saldırdım. Hemen kalkanını kaldırıp savunurken diğeri yan tarafından kılıcını savurdu hemen hareket tekniğim ile kaçınırken etraftan onlarca gümüş ışıktan oluşmuş sivri kazıklar fırladı. Hareket tekniğime devam ederken zemin bir dart tahtasına dönmüştü, onlarca  gümüş kazık saplanırken hızla alandan uzaklaştım ve Ella'ya baktım. Canavarları olmaya bilirdi ama bu gümüş enerji askerleri onun savaş tarzına oldukça uyuyordu.

Uzaklaşırken pasif kalamazdı, elimi sallamamla havada onlarca alev topu oluştu ve hızla Ella'ya doğru ilerlemeye başladı. İki asker hemen önünde siper alıp saldırıları üstlenirken hız tekniğim ile ona doğru ilerlemeye başladım. Bu sırada çoktan asasını savurmuş ve etrafta onlarca gümüş zincir oluşmuştu.  Bir ahtapot kolları gibi her yönde kıvrılıyor ve bana doğru geliyordu, onlardan kaçınırken mızrağımı savurdum ve her bir darbe ile bir zinciri kırmaya başladım. Gümüş zincirler tehlikeliydi ama altın karga ateşine karşı zayıf gibilerdi, alev aldıkları anda yanıp çatlarken kırmak çok kolaydı.

Zincirlerin içinde boğulmuşken yanıma gelen askerleri fark etmemiştim, bir tanesi kılıcını savururken tehlikeyi hissettim ve mızrağımla engelledim, diğer asker kılıcını savururken bir  elimde mızrağı bıraktım ve hemen elimde dövüş eldiveni belirirken onu engellemek için bir yumruk attım. Mızrağı tek elle tutarken gücü zayıflamıştı, bu sırada Ella sol arkamda belirirken kilitlenmiş bir pozisyonda kalmıştım. Asasını savurup karnıma vururken birşey yapamamıştım, bir top gibi geri fırlayarak zemine çarptım ve bir miktar kan kustum. Bu darbe beklediğimden çok ağırdı, kör bir sopa olabilir ama o asa kaç kiloydu ? Ağırlığı muazzamdı, hemen ayağa kalktım ve beden güçlendirme teknikleri çalıştığım için mutlu oldum. Zayıf saldırlar bir işe yaramazdı, iki askeri bir an önce yok etmem gerekiyordu, açıklıklarımı bulduğu anda Ella harekete geçiyor ve beni zor durumda bırakıyordu.

Alevden kanatlarımla gök yüzüne yükselirken mızrak elimden kayboldu ve iki elimi birleştirirken güçlü bir ateş enerjisi yayılmaya başladı. Bende çıkan enerji bir noktada toplanırken elimde bir futbol topu büyüklüğünde bir alev küresi oluşmuştu. Alev küresi gittikçe büyürken beni kaplayan iki metre çapında bir alev küresi oluncaya kadar alev enerjisi emmeye devam etti. Bu sırada çoktan iki asker bana doğru koşarken Ella asasını savurarak bilmediğim bir şeyler yapıyordu.