Bu sefer tamamen yanılmıştım, bu boktan kulenin derdi ne !!!!!!!!!!
İlizyon adımları ile kaçarken arkamdan gelen bulanık bir silüyet beni takip ediyordu. Hiç beklediğim gibi değildi, şuanda 16 gümüş golemi tercih ederdim. Salona girdiğim anda karşımda dört golemsi kukla vardı. Golemsi diyorum çünkü hiç diğerleri gibi değillerdi.
Tamamen altından yapılmış insanlar gibilerdi. Sıska insan vücutları onu görenleri gümüşlerle kıyaslayınca küçümseme hissiyatı verseler de hiç öyle değildi. Bu sefer farklı olarak bir tanesi hançer kullanan bir suikastçı, bir saber kullanıcısı, bir ok kullanıcısı ve son olarakta bir tırpan kullanıcısı vardı.
Diğerlerinden farklı olarak bunlar gerçekten hızlılardı. Bir saniye duraksadığım anda arkamda ikisi belirdi. Biri alt taraftan saberini savururken diğeri yukarıdan hançerini savurdu. Kaçınman gerekiyordu, yıldırım serçesi tekniği ile bir anda ileriye gittim ama orada çoktan beni bekleyen biri vardı. Tırpanlı tırpanını savururken sola kaçındığım anda yedi ok kaçtığım yöne geliyordu. Tekrar yıldırım serçesi tekniği ile kaçınırken, bir anda omzumda büyük bir acı hissetim.
Suikastçı çoktan yetişmiş ve hançerini omzuma saplamıştı. Altın güneşi kullandığım anda suikastçı ve tırpan kullanan hemen kaçındı. Bu sırada bende kurtulmuştum, hemen bir hap yuttum. Omzum çok acıyordu, çok derin bir kesik değildi ama tüm gücümü kullanmamı engelleyecek bir kesikti. Suikastçı işini iyi biliyordu. Bir yıpratma savaşına girmeleri beni dezavantajlı duruma soktu.
Sadece 5.alemdeydiler ama şuana kadar karşılaştığım tüm 5.alem savaşçılarından güçlülerdi nerdeyse 6.alem gücündeydiler. Başka bir ok yağmuru bana doğru gelirken bir anda mızrağımı savurup uzayı kırdım ve okları parçaladım.
İlk kez uzayı kullanmak zorunda kalıyordum, nerdeyse hiç bir düşman beni bu kadar zorlamamıştı. Bedenimi suya dönüştürüp bir anda okçuya doğru fırladım. Okçuyu veya suikastçıyı indirmediğim sürece kaybetmem kesindi.
Gücüm ne kadar kaldı emin değilim ama yaklaşık %35 civarı olmalıydı. Sürekli hap yutarak bu toparlamaya çalışsam da hiç dinlenmem için fırsat vermediler. Şuana kadar kaçınmamın tek nedeni Aybala, Chen Liu, Yasmina, Sigfrido gibi kişileri yetiştirmemden dolayıydı. Bir çok insan suikastçılar, saber ustası ve tırpan savaşçıları ile karşılaşmazken, ben onları yetiştirirken hareketlerine aşina olmuştum.
Bir saber saldırısı suya doğru geldi, suyun içinde olduğumdan kimse beni kesemez diye düşünenler olabilir ama bu saber kullananlar için geçerli değil. Saber enerjisi güçlü olduğu sürece her şeyi keser. Sudan fırlayıp ileri kaçındım, o sırada hemen illüzyon adımları ve yıldırım teknikleri ile ilerlerken önümde bekleyen suikastçı hamle yaptı. Mızrağımla hançeri durdururken, üstüme gelen okları ve arkadan yaklaşan ikisini fark ettim. Bir tekme ile suikastçıyı engellerken hemen geriye fırlayıp ani bir hareketle leviathan tekniğini kullanarak dalgalı saldırılar yaptım. Alevler güçlü olabilir ama su kadar akışkan ve seri değillerdi.
Bekleme gereken ve ham saldırılardan rahatlıkla kaçınan bir takıma karşı su en iyi tercihti. Saberli öne çıkıp beni engellerken bir anda illüzyon tekniği kullanarak üç klon oluşturdum. Golemlere karşı işe yarar mı bilmiyorum ama kyuubi soyuna güvendim. Saberli bir anlık donmuştu bu fırsatı kullanıp üç yönden saberliye hamle yaptım ve boynunu kestim.
Suikatçi ve okçu aynı anda hamle yaparken hemen kaçındım ve okçuya doğru koşmaya devam ettim. Sağa atlarken belimden akan ılık kanı hissetim. Tırpanlıdan son anda kaçınmak istesem de belimde bir sıyrık bıraktı. Yerden çıkan kökler ani bir duvar ördü, bir kaç saniye bile ikisini oyalasaydı bu benim için yeterliydi. İlerlerken gelen okları engelledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeniden 2.Kitap 2/3
FantasyUğur Kayra, yükselerek orta evrene gitmiştir fakat işler hiç beklediği gibi gitmez. Tamamen yabancı ve tehlikeli bir yerde güçlenerek bu yerden kurtulmak, Sonia'yı kurtardıktan sonra dağıldığı aile üyeleri ile buluşmak için çabalamaktadır. Kapak Res...