Yeniden 2.Kitap 2/3

Tekrar Buluşmak

Karşımdaki kadına bakıyorum, onda gizemli bir şey var. Tüm hislerim beni uyarıyor, maskesi olsa bile keskin bakışları sanki içimi görüyor gibiydi. Cam öbeği renginde elbisesi üzerine tam oturuyor güzel ve iyi gelişmiş fiziğini sergiliyordu. Simsiyah saçları beline kadar uzanırken bir yandan bana onu hatırlatıyordu. 

Onu ilk gördüğümden hemen maskesini çıkarıp atmak istedim ama kendimi zor tuttum. Ondan gelen bir enerji veya bağ hissetmedim, eğer Alcine olsaydı o zaman aile mührüm beni bilgilendirmeliydi ama ondan bir his alamadım.

Kalbimdeki son ümit kırıntısı yok olurken onu ne kadar özlediğimi fark ettim, bu savaştan sonra kazanıp tarikat liderinden onu araması için yardım etmesini isteyeceğim. Savaş Tanrısı tarikatı kötü bir yer değil, bana oldukça iyi davrandılar ve bu yüzden Alcine'nin yanıma gelmesi oldukça iyi olacaktır. Savaş tanrısı tarikatında diğer tarikatlar gibi bağlılık mühürleri yada başka bir sözleşme yok, sadece bizden iyi bir iş çıkarmamız isteniyor. Bu yüzden bu tarikata güvenmeye başlamıştım. Ayrıca bu tarikat bir bütündü ve öğrenciler sürekli takımlar kuruyordu, kendi ailemden insanların takımımda olmasını çok isterdim, bu sayede beraber güçlenebilirdik.

Kafamdaki düşünceleri attıktan sonra silkelendim ve kendime geldim. Merkezde kadına karşı dururken ona baktım ama benden önce konuştu.

-Kadın; Başlayalım mı ?

-Felix; İstediğin zaman.

İleriye bakarken bir anda kadın kayboldu, hemen arkamdan gelen bir his beni uyarırken geriye döndüm ve mızrağımı savurdum ama geç kalmıştım. Tekmesi bel kısmıma gelirken beni üç metre geriye fırlattı. Bir anda önümdeki klon suya dönüşürken arkamdan gelen his beni uyardı ama yine geç kalmıştım. İki su klonu arkamda belirip beni tekmeledi ve havaya fırlattı. Havadayken hemen mızrağımı savurdum ve üsten gelen yelpaze saldırısını engelledikten sonra yere indim. Kadın karşıma inerken bana baktı, bu kadın zayıf filan değildi. Gücü benimle aşağı yukarı aynıydı, bu yüzden tepki veremedim. İlahi usta olmasını beklemiyordum, diğerleri gibi ilahi alemde olduğunu sanmıştım ve bu benim gardımı düşürdü.

-Kadın; Neyi saklıyorsun ? Burası hayali dünya ve bir kıdemlinin kontrolünde. Çoktan gerçek gücünü biliyorlar, şimdi saklamaktansa gerçek gücünü gösterip onay alman daha önemli yoksa tehlikeli bir duruma düşeceksin.

-Felix; Sen ?

-Kadın; Anlamadın mı ? Bu yüzden takım savaşı istemedim, takımımdaki kimse seninle rekabet edemezdi.

-Birisi; Kıdemli kız kardeş ?

-Bhrama; Fark etti ? Yoksa oda mı gücünü saklıyor ?

-Arkin; Büyük ihtimalle, hızı bizi aşıyor. Kabul etmek istemesem de bir hamlesine bile tepki veremezdim.

-Felix; Anlıyorum.

Kendimi tutmayı bırakırken gücüm alana yayıldı, iki takımdaki insanlar gücüm yüzünden titrerken kadına baktım. Hiç bir ifade göstermeden bana bakıyordu, gerçekten emin oldum en azından benim kadar güçlü. Benden başka kimsenin 500 yaşından önce bu seviyeye gelmesini beklemiyordum ve bu beni hayal kırıklığına uğratmıştı. Kendime iyi bir rakip bulamıyordum ama sonunda gerçek bir rakip önümde belirdi.

-Felix; Peki sen ?

Bir anda başka bir güç alana yayıldı, gücü yayılırken iki takım üyeleri de şoktan donup kalmıştı. Gücü benden düşük değildi, ondan gelen enerjinin 3.aşama ilahi usta olduğunu fark ettiğimde hemen gardımı aldım.

-Arkin; 3. aşama ilahi usta ?

-Bhrama; Hangi tarikat bunun gibi bir canavarı besledi ? Tarikat liderinin doğrudan öğrencisi filan olamaz değil mi ?