Son Sınav

90 17 2
                                    

İç dünyamdan çıkarken kendime geldiğimde kraterin içinde duruyordu. Devasa kratere bakarken hiçlik alevimin bu kadar korkutucu olmasını beklemiyordum. Anında büyük bir araziyi tamamen bu yerden silmişti. Krater sanki pürüssüz bir insan yapısı gibiydi ama pürüz gibi bir şeyin olması zaten mantıksızdı. Hiçlik alevi yok ederdi, parçalamazdı. 

Ayakta dururken iç dünyama göz attım illüzyon çekirdeğimin oluştuğunu fark ettim. İlüzyon kristali oluşmuştu ama bedeli benim için çok ağırdı. Beni sert bir tokatla gerçeğe uyandırırken bu sınavın bitmesi gerektiğini biliyordum. Ben bile ilk geldiğimde köle olarak yakalandıysam diğerlerinin başına aynı şey gelmiş olabilirdi.

Kaos gücüm ve tamamlanan element yeteneğim ile saçma bir şekilde uzay kanunlarını anlamam gelişti. Artık gerçeği biliyordum, uzay denen kaplamayı yırtarak kaosun gücün kullanıyor ve etrafı yok ediyordum. Uzayın kendisi bir şeyi yok etmezdi, kaos yok ederdi. Uzay sadece buna aracıydı ama güçsüz olduğu anlamına gelmezdi. Uzayın kendisi bir şeyi kesebilirdi, bir bıçakla kesmekten farklıydı. Her madde birbirine bağlıydı, bu atomların bir arada durması gibidi ama uzay bu bağların hepsini yok ederek araya bir çizgi çekerdi. Bu yüzden uzay kesiği kolay kolay iyileşmezdi, pürüzsüz kesimi ile yaraların kapanması çok zordu. Bu aynı şekilde evren içinde geçerliydi. Evren bir canlı gibiydi, uzay onu kesiyordu. Kendini tamir etse bile bu bir süre sürüyordu. Kaos her şeyi yok ederse, uzay her şeyi keserdi.

Anlayışım geliştikçe elimde bir mızrak belirdi ve basit bir savurma ile savurdum. Havada hiç bir şey görünmüyordu. Bir saniye sonra hava ikiye bölünmüş gibiydi, bir vakum yada yok etme etkisi yoktu ama havadaki kesik hızla ilerliyordu. Bir süre sonra önümdeki dağlık alana çarptı ve bir dağı ikiye bölerken şaşkınlıkla mızrağıma baktım. Bu saldırı saçma derecede güçlüydü. Bu uzayın gerçek gücü mü ?

Uzay anlayışım güçlendiği için şimdi boş duramazdım. Hemen eğitime başladım. Geri kalan arazi benim çalışmamla yok olurken  üç ay geçti. Üç ay sonra dimdik ayakta duruyordum. Ellerim arkada dururken sakince yürüyor gibi sahada gezinmeye başladım. Her adım attığımda etrafımdaki uzay kırılıyor ve çatlaklar yayılıyordu. Bir kaç adım sonra hava cam kırıkları gibi parçalanıp dökülürken uzayın arkasında koyu bir karanlık görünüyordu. Bu kaos olmalıydı, kaos enerjisi hemen tüm herşeyi yutup yok ederken sakince yürümeye başladım. Bir felaketin ortasında gibiydim hayır felaketin kendisi gibiydim. Denemek için bir ateş tutuşturmaya çalıştım ama hemen kaos tarafından yutuldu ve  yok oldu. Tatmin olmuş bir bakış atarken artık uzay bölgesini bir miktar kullanabilirdim. Alanı tamamen kapatıp özel bir alana çeviremezdim ama yok ederek bir miktar mühadale edebilirdim.

Üç ay daha geçti, bu ayda kaos açıklıklarını uzay ile kapatmaya ve uzay alanımı kapalı bir alan olarak kullanmak için kendimi eğittim. Son kaos parçasını uzay ile kapatıp tüm yeri sakinliğe kavuştuturken tatmin olmuştum. Kalbim hızla artmaya başladı, artık bu duyguya alışmıştım. Hemen meditasyona oturdum ve etraftan aç gözlülükle enerji özümsemeye başladım. Uzay dalım gittikçe büyürken ortasında açık gri renkli bir kristal belirmişti. Uzay kanunum ile tüm güçlerimde çekirdek aşamasına ulaştım. Artık bir büyük usta olmak için hiç bir sorunum kalmamıştı, İlkel kaos ejderini düşününce bir an tereddüt ettim. Şartlar olarak tüm herşeyi sağlamıştım ama fiziksel bedenim yeterince güçlümüydü ? Küçük bir enerji çatışmasında bile yaralanıyordum ama büyük usta olurken her şey karışacaktı. Gök yüzüne bakarken konuştum.

-Uğur: Tüm elementlerimde çekirdek oluşturdum. Büyük usta olmak için bedenimi güçlendirmek istiyorum. Bunu yapabileceğim bir yer var mı ?

-Kule Sesi: Maliyeti bir madalyon ama hepsini kullanmanı öneririm.

Yeniden 2.Kitap 2/3Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin