Acıma

145 20 1
                                    


Lav bölgesine girerken mızrağımı tuttum, güçlü savaş auram yayılırken yer tekrar yarıldı ve içinden devasa figür belli oldu.

-Canavar; deniz insanı yine mi sen ?

-Uğur; Umarım uyandırmadım, yarım bıraktığımız işi bitirmek için döndüm.

-Canavar; En son kaçan kişi ben değilim ama bu sefer kaçamazsın velet !!!!!!!!!

-Uğur; Bu sefer beklenmedik şeyler olmayacak.

-Canavar; Görevlim bakalım.

Mızrağımı tutarken etrafımda çevirdim artık en küçük akıntıyı bile hissedebiliyordum. Mızrağımı çevirirken ivmelendi ve etrafımda devasa bir su hortumu oluşturdu. Leviathan ruhu canlanırken akıntının içinde belirdi ve su hortumu korkutucu bir duruma ulaştı. İçinde devasa canavar ruhunun saklandığı hortumu fırlattım ve ıstakoz canavarın bana bakarken ki ifadesi değişti. Bir anda ilahi ruhunu çağırdı ve ikisi yere pençelerini vururken zemin paramparça oldu ve tüm taşları kuyrukları ile fırlattılar. 

Devasa hortuma karşı yüzlerce lav kayası fırlarken cehennemden gelen bir sahne gibiydi. Hortuma yaklaşamadan taşlar savruldu ve etrafa meteor parçaları gibi etrafa düştü. İlahi ruhu öne geçerken pençelerini tuttu ve gardını aldı.

 O akıntı çok güçlüydü ve sürekli ona karşı durmak ve mızrağımı akıntıya karşı savurmak gücümü yeni bir seviyeye ulaştırdı. Artık saf mızrak saldırım neredeyse öncekilerden iki kat daha güçlüydü. Suyun akışını ekleyince gücü daha da artarak önceki halimin 4 katı gibi korkutucu bir duruma ulaştı.

İlahi ruh ayaklarını yere sapladı ve pençelerini savurarak hortum çarptığında onu dağıtmak istedi ama o anda içinden leviathan silueti hortumun içinden çıktı ve kolları ile ilahi ruhu tutup, ruhu  hortumun etrafında döndürmeye başladı. İlahi ruh tepki bile veremeden savrulurken  bir lavların içine düştü ve çarpamadan doğan sarsıntı tüm alanı salladı.

Hortum dağılırken ilahi ruh çoktan dağılmaya başlamıştı. Lav ıstakozu bana bakarken dondu.

-Lav Istakozu; İmkansız !! İki yıl... sadece iki yılda bu kadar güçlenemezsin.

-Uğur; Hayır güçlüydüm ama dediğin gibi suda savaşmayı bilmiyordum. Sadece bunu öğrendim.

-Canavar; Öğrendiysen ne olmuş, ben lav ıstakozu, bu bölgedeki en güçlü canavarlardan biriyim. Senin gibi birine yem olmayacağım.

Kükrerken ilahi ruhu tekrar belirdi ve kendi bedeni ile bütünleşti. Bedeni kızılımsı bir ışıkla parlarken ileriye fırladım. Mızrağımı savururken oda pençesini savurdu, iki gücün çarpışması korkutucuydu ve etraf yok olurken patlamanın etkisi ile dalgalar yayıldı.

 İkimizde yerimizden bir adım bile geriye gitmemişken gücüm beni tatmin etti. Önceden geriye savrulacaktım ama şimdi yerimde duracak kadar güçlüydüm. Istakoz pençelerini savururken mızrağım bir hançer gibi etrafımda dönmeye başladı. O kadar hızlı dönüyordu ki arkasında bir iz bıraktı. Mızrağımı tuttum ve bir asa gibi savurdum ve devasa bir su dalgası bıçak kesişi gibi ileri fırladı.

Canavar kükrerken iki saldırı çarpıştı ve canavarı iki adım geriye püskürttü. Mızrağımı tuttum ve bir yay gibi gerildim, güçlü bir ivme kazanırken yay şeklinde bükülen mızrağımı savurdum ve devasa bir saldırı ilerledi. Istakoz az öncekinin etkisinden çıkamamışken pençesini önünde tuttu ve savunmaya çalıştı. Güçlü saldırı pençelerini çatlatırken geçil çekildi ve bir miktar mavi kan kustu.

Artık tamamen savunmasızdı, pençeleri çatlarken ve mavi kan sızarken gücüm onu çok fazla aştı ve artık bu bir savaş olmaktan çıkmıştı. Son hamleyi yaparken lavlar kabardı ve içinden bir  siluet çıktı. Devasa siluet çıkarken ona baktım, anında bana büyük bir lav dalgası gönderek saldırdı, yukarı atladım ve suyun üst tarafına doğru yüzdüm. Suyun üstüne çıkarken az önce durduğum zemin lavlar ile kaplanmıştı.

Yeniden 2.Kitap 2/3Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin