Dağın üstünde otururken bir vadiye bakıyordum. Hava tamamen fırtınalı ve rüzgarlıydı. Şiddetli rüzgar kayalara sürterken kulak tırmalayıcı bir ses çıkartıyordu. Bunların hiç birini umursamadım ve vadideki kişiye baktım. Meditasyon halindeyken üstünde kapkara bulutlar toplandı. Şimşekler bulutlar arasında çakarken, kara bulutlar güç topluyordu. Sonunda zamanı gelmişti, Kuro ilahi ruhunu uyandırmak üzereydi ve ilahiyata geçiş yapıyordu.
Beni takip ettiğinden beridir 40 yıl geçti. Kısa bir süreydi ama bu sürede Kuro'nun beni şaşırttı. 90 yıllık rüyayı hafife almıştım, o kadar zeki bir kızdı ki, ona sadece illüzyon, kan ve zehir tekniklerini öğretmek sadece aptallık olacaktı.
Bu 40 yılda ona zehir, kan ve illüzyon dışında su, buz ve ses tekniklerini öğrettim. Tabi ki ateşi öğrendiği için öylece bunları öğrenemezdi bu yüzden onun çekirdeğini söktüm ve tekrar çekirdek aleminden itibaren eğittim. Bu elementlerin dışında ona müzik sanatını, resim sanatını ve oluşum sanatını öğrettim. Her birini bir dipsiz kuyu gibi yuttu, soyunun gücü korkutucuydu hepsini öğrenmesi hiç uzun sürmedi.
Aurora kadar yetenekliydi hatta benden bile yetenekli olabilir. Üç elementi öğrenmesinin kolay olmasını bekliyordum ama kılavuzları çok rahat anladı ve tirana geçinceye kadar diğer sanatları öğrendi. Bu 40 yılda sadece ormanın içinde yaşadık, sayısız canavarı avladık ve Kuro kanlarını özümserken kan sanatında uzmanlaştı. Her sene iki gün boyunca köye dönmesine ve orada kalmasına izin verdim. Bu dönemde köydekilere haplar verecek ve karşılığında köyden enerji kristalleri ile otları alacaktı.
Kuro'dan duyduğuma göre köy oldukça gelişmişti ve güçlenmişti. Hatta bir 50 yıl sonra kasabaya taşınmayı düşünüyorlar. Killua çoktan 3.aleme geçmişti ve diğerleri de gelişmişti. Bir kaç kıdemli 5. aşamaya geçince kasabada kalacak kadar güçlenmiş olacaklardı.
Buna sevindim, maden artık kurumaya başlamıştı ve köyle pek bağım kalmamıştı. Yıldırımın sesi dikkatimi çekti. Üst üste onlarca yıldırım Kuro'nun üstüne düşerken etrafında oluşan buzlar ve kanlar yıldırımlara doğru fırladı. Yıldırımların hepsini engelleyemese bile çoğunu engellemişti.
Gökler yıldırımların engellendiğini anladıkça sinirlendi ve daha da güçlendi, yıldırım sayıları arttı. Kuro kararlılıkla otururken etrafında onlarca kan mızrağı oluştu ve havaya fırladı. Kuro'nun yıldırımlarla savaşmasını izlerken iç çektim. Zaman çok hızlı geçiyor, acaba nasıl bir ruh uyandıracak.
Tilki olduğu için bir tilki ruhu olması normal olurdu ama kuyruk sayısı beni meraklandırıyor. Ona hiç bir Kyuubi kanı vermedim, aslında istesem de veremem. Elimde hiç Kyuubi kanı yoktu, kalanların hepsini ayrılmadan Aurora'ya vermiştim. Elimde sadece bir damla Leviathan, bir damla Zhen ve bir damla Altın Karga kanı vardı. Gerçi son Zhen kanımı da Cassie'ye vermiştim.
Diğer tüm kanları tarikatta dağıtmıştım ve sadece bu üçünden elimde birer adet tuttum. Bunu nedeni üst dünyada iyi bir öğrenci bulursam ona vermek istememdi. Yarım gün sonra yıldırım yağmurları bitti ve hava gürlemeye başladı. Sağanak yağmur yağarken Kuro'nun arkasında ilahi gücü toplandı ve ruhu ile kaynaşmaya başladı.
Doğuyordu, Kuro'nun ilahi ruhu yavaş yavaş şekil almaya başladı. Arkasında siyah bir sis oluştu, sislerin arkasından bir figür belli oluyordu ama net değildi. İki kan kırmızısı ışık parladı ve siluet yavaş yavaş belirginleşti. Bu bir yarı tilki kadındı ve neredeyse Laçin'ini ilahi ruhu ile aynı havayı veriyordu. Düşünüce Laçin ile Kuro neredeyse aynı elementlerde uzmandı.
Aurora; Laçin'e illüzyon, ses, oluşum, resim sanatlarını öğretirken. Laçin disiplin kurulunda olduğu için Sigfrido tarafından özel olarak zehir sanatı dersleri aldı. Tek fark Laçin tılsımları ana silah kullandığı için ilahi ruhu sanki tılsımlarla mühürlenmiş gibi tamamen kaplı bir tilki kadın ruhuydu. Onu gördüğümde egemen seviyedeydim ve o zaman bile bana korkutucu bir hava vermişti. Hatırladıkça o ruhun çok güçlü olduğunu anladım, şimdi fark ediyorum da o kadının kuyruk sayısını görememiştim. Tılsımları kuyruğunu kapatıyor ve sayısının belli olmasını engelliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeniden 2.Kitap 2/3
FantasíaUğur Kayra, yükselerek orta evrene gitmiştir fakat işler hiç beklediği gibi gitmez. Tamamen yabancı ve tehlikeli bir yerde güçlenerek bu yerden kurtulmak, Sonia'yı kurtardıktan sonra dağıldığı aile üyeleri ile buluşmak için çabalamaktadır. Kapak Res...