Turnuva-5

107 16 4
                                    

Alan tamamen savaş alanına dönüşmüştü. Gök yüzünden yağan ateşten meteorlardan kaçarken yerden fırlayan buzdan sütunlar arazinin hey yerini kaplamıştı.  Koşarken yan tarafa hızlı bir bakış attım, Claire 'nin etrafını kızıl bir ateş sarmış ve bir anka formu almıştı. Anka çığlık atıp kanat çırparken ateşten kopan parçalar ateşten topları olarak direk üstüme yağmur gibi yağmaya başlamıştı. İlk başta çok rahat olacağını düşündüğüm bu maç oldukça hararetlendi. Kırbaç kılıcıyla yakınına yaklaşmama izin vermezken anka ruhu sürekli alev topları atıyordu, bir şekilde yaklaşmam gerekiyor. 

Alan kızıl alevlerle yanarken ben bile bir miktar acı çektim, aşırı yüksek alev direncim olabilir ama canavar alevleri sıradan alevler gibi değildir. Bir miktar ruh barındırdığı için bilinçleri vardır yani karga soyuna sahip olsam bile bu alevler beni düşman bilip beni yakabilirdi. Vereceği hasar diğer insanlara göre oldukça azdır ama yine de sıfır değildir. Bu kadar uzun süre ayakta kalmamın nedeni de bu, arenaya yapılan sürekli ardışık saldırılar sıradan birinin baş edebileceği bir şey değildi. 

Hareket teknikleri ile hızla ilerlerken aşırı alev direncimi belli etmemeye çalışıyorum, o benin koz kartım olacak, eğer şimdiden farkına varırsa ateş kullanarak enerjisini bitirme taktiğim işe yaramaz. Yerden buz sütunları fışkırırken birinin üstüne atladım ve üstünde koşarak gökyüzüne doğru hızla ilerdim, etraftan çıkan buzdan sütunlar ben ilerlerken bana doğru gelen alev toplarını engellemek için önüme kadar uzarken parçalanan sütunlardan kaçarak diğer sütunlara geçtim. Anlık buzlar o kadar etkili değildi, anında erimiyordu ama çok uzun sürede dayanmıyordu. Gerçi istediğimde çok dayanması değildi, belli bir  mesafeye yükseldiğimde mızrağımı savurdum ve devasa bir mızrak enerjisi ilerlerken kırbaç kılıcını savurdu ve iki saldırı çarpıştı. Şok dalgaları ve yoğun ısı ile buzlar erimeye ve parçalanmaya başladı. Gök yüzünde boşta kalırken onlarca buz parçası havadan yere düşüyordu, hız tekniklerini kullanarak hiç durmadan hızla buzların arasında hareket ettim, rasgele alev saldırıları etrafa dağılan buzların arkasına kaçmamla engellenirken yanına  yaklaşmaya başlıyordum. Bir kaç metre yakınındayken mızrağımı hızla savurdum, devada mızrak saldırısı etraftaki eriyen buzun suyunu kullanarak büyüdü ve korkunç bir güce dönüştü. 

Su enerjisiyle dolu mızrak saldırım ilerlerken anka formundaki ilahi ruhu çığlık atarak kanatlarını kapattı ve bir cenin formunda kalarak Claire'yi korumaya aldı Su ve ateşin birleşmesi ile büyük bir buhar patlaması olurken Claire onlarca metre geriye savruldu, kanatlarını açıp tekrar yükselirken bende enerji kanatlarımı oluşturdum ve havada kaldım. Etrafta hiç bir buz tanesi veya su damlası kalmamıştı, arenanın bir çok yerinde buz ve ateş çatışması sürse bile gök yüzü şuanda sakindi. Claire bana sinirli bir şekilde bakarken bir hasar almadan duruyordu. İlahi ruhu onu tam zamanında koruyarak kurtarmıştı.

Alevler tekrara etrafını sarıp kuş formu alırken mızrak ruhum arkamda belirdi ve etrafımı su ve buz enerjisi sardı. Hızla bana doğru uçarken illüzyon adımlarını kullanarak hareket etmeye başladım. Adım attığım yerde  bir illüzyon bedeni oluşurken hızla ilerleyerek ondan fazla yerden ilizyon klonumu oluşturdum. Claire bana yaklaşırken önünde bir sürü klonum olduğunu gördü, mızrağımı savururken klonlarımın hepsi aynı hareketi yapıyordu. Hangisinin gerçek hangisinin sahte olduğunu bilmediği için rahatlamaya cesaret edemedi. Anka ruhu kanatlarını kapatıp küre formunu alırken etrafını üç tane ateş çemberi sarmaya başladı, etrafında dönen ateş çemberleri; mızrak enerjim yaklaşırken anka ruhunun kanatlarını açması ile genişlemeye ve saldırımı engelleme başladı. Saldırımı kırıp 360 derecede ve her yöne genişleyen çemberler büyük bir alan saldırısı yapmıştı. İlizyon bedenlerim tek tek yanarak yok olurken havada kimse kalmamıştı. Claire etrafına bakarken gerçek formumun nerede olduğunu bulmaya çalışıyordu.

Yeniden 2.Kitap 2/3Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin