Yedinci Bölüm: The Golden Age of Grotesque

79 5 0
                                    

Bölüm piyano başında Gediz ile açılır. (Çaldığı şarkı: Muse - Bliss) Arkada Nare'nin duvara yaslanmış bir şekilde onu dinlediğini ve izlediğini görürüz. Sahnenin tonu koyu, ağır, atmosferik. Dışarısı gündüz ama hava kapalı. Gediz Nare'nin kendisini izlediğini hissedince durur. "Gelsene," der sessizce ona dönüp bakmadan. Nare gelir. Gediz'in yanına oturur. Tavırları kararsız. Bedenleri birbirine temas eder, Nare'nin sırtı dik, nefes alışverişi değişir. Birkaç piyano tuşunda parmakları gezinirken Gediz'in eline dokunur. Bunu bilerek yapmadığını irkilmesinden anlarız. Aksine ona dokunmamak için özel bir çaba sarf ediyormuş gibi gergin bir enerji verir. Gediz elini çekmez, sadece Nare'nin tepkisini izler. Elini çeken Nare'dir. Saniyeler sonra beyaz tuşların üzerine iki damla kan dökülür. Kanın kaynağı Nare'nin burnudur. Kimse paniklemez. Kanamanın sebebini bilir görünürler. Nare içten içe Gediz'le yakınlaşmayı istediği halde kendi aklının, kalbinin, ruhunun, bedeninin isteğine karşı geldiği için; bu isteğe direndiği için bedeni de buna karşılık bir tepki vermekte. Burnunun kanama sebebi bu direnç.

Nare kalkar. Gediz birkaç saniyeliğine gözden kaybolur, kanı temizlemek için ortadan kaybolduğunu biliriz. Kamera Nare'de. Nare kanamayı durdurmak için başını öne eğer. Ağzından alıp verdiği nefesin sesini duyarız. Sonra dayanamayıp başını kaldırır. Gözleri yukarda. Burnundan akan kan dudaklarına ulaşınca parmaklarıyla dudaklarını siler. Kanı eline bulaştırmış olmanın verdiği rahatsızlıkla eline bakar. Kamera kanlı parmaklarını gösterir bir an için. Nefesini duymaya devam ederiz. Yutkunur. Gediz geri gelir. Nare piyanoya dayanmış bir şekilde ayakta. Gediz çenesine dokunup başını kaldırır, kanı temizler özenle. Nare tepkisiz kalmaya çalışır ama kalp atışının hızlanışını duyarız. Gözleri Gediz'in dudakları ve tavan arasında gidip gelir. Burnu yeniden kanar. Gediz dayanamaz.

"Kendine işkence etmeyi keser misin lütfen? Ne istiyorsun?"

Nare sessiz. Gözlerini kaçırır.

"Istediğin her neyse ona direndiğin sürece kanamaya devam edecek biliyorsun değil mi? Bu kadar şiddetli neyi istiyor olabilirsin ki-"

Nare birden Gediz'i kendine çekip öperek sözünü yarıda keser. Kanı ikisinin de dudaklarına bulaşır. Gediz başta tepkisiz durur, sonra karşılık verir. Nare'nin elleri Gediz'in yüzünü kavramış vaziyette, Gediz Nare'nin beline tutunur. Öpücük son derece tutkulu. Kamera dudaklarına bulaşmış ve ordan çenelerine akan kanı, öpücüğü odaklar. Fonda yalnızca ikisinin nefesi. Nare zorlukla durdurur öpücüğü. Nefes nefese geriye çekilir. Hiçbir şey söylemez, gider. Kamera en az Nare kadar nefes nefese kalmış Gediz'in yüzünde durur. Dili kan bulaşmış dudaklarında gezinir. Gözlerini kapatır.

[Jenerik girer]

Sahne lavaboya su eşliğinde akan kan ile açılır. Nare musluğu kapatıp aynada kendine bakar. Burnunun çevresindeki kan izlerini temizler bir peçete ile. Tamamen başarılı olduğundan emin olunca banyodan çıkar. Kendine kıyafet seçerken Tris'i arar. Dişleri alt dudağında gezinir, kafasının başka bir yerde olduğu aşikar. Her ne düşünüyorsa bunu düşünmemek için gözlerini kapatır birkaç saniyeliğine. Tris telefonu açar. Tris'in sesini duyunca Nare kocaman gülümser. Telefon konuşmasını duymayız.

Bir sonraki sahnede Nare ve Tris Leroy malikanesinin bahçesinde kahve içmekte. (Burası başka bir ev.) Tris oturduğu yerden tam karşısındaki cam duvarın ardında telefon görüşmesi yapan Gediz'i dalgın gözlerle izleyen Nare'ye bakar.

"Ben sizin ilişkinizi anlayamıyorum. Bir şey var ama tam olarak çözemedim."

Nare gözlerini zorlukla ayırır Gediz'den. Gediz izlendiğinin farkında değil henüz.

"Anlayamazsın çünkü bizim bir ilişkimiz yok."

Tris dalga geçer gibi minik bir kahkaha patlatır. "Ayol ne demek yok, adamın karısısın."

Sefirin Kızı: ZuhurHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin