"Her seferinde sana nasıl inandı ?""Çünkü ona inanmak istediği şeyleri söylüyordum. "
Karşımda havlu ile duran kıza bakakaldım.Siyah dalgalı saçları omuzlarının bir karış aşağısına kadar geliyordu.Yeşil gözleri ve esmere çeken bir teni vardı.
"Sanırım yanlış geldim." Dediğimde kafasını salladı.
"Burası benim odam değil.Yekta'nın odası.Sen kime geldin ?" Dediğinde şaşkınlığım sessiz kalmama sebep oldu kısa bir süre.
"Şey, ben onun arkadaşıyım." Dediğimde arkasına baktı.Daha sonra bana dönerek konuştu.
"O şu an duşta.Önemli birşey varsa sen bana söyle ben ona iletirim."
İçime çektiğim nefesi dışarı vererek konuştum."Hayır önemli birşey değildi." Diyerek gideceğim sırada kolumu tutarak konuştu.
"Merak etme.Ona çok yakınım.Yani bana güvenebilirsin." Kolumu ondan çekerek konuştum.
"Hayır." Diyerek tekrar üzerine baktım.
"Sanırım gitsem iyi olacak." Diyerek tam arkamı döneceğim sırada Yekta'nın sesini duydum.
"Katherine kim geldi ?" Az sonra görüş alanıma girdiğinde havlu ile saçlarını kuruladığını gördüm.
Hemen arkamı dönerek oradan uzaklaşmaya başladım.Buraya gelmem büyük bir hataydı.Büyük bir aptallıktı.Hiç yapmamalıydım.Hızlı adımlar ile çıkışa doğru ilerlerken kolumu bir el tuttu.Kolun sahibine döndüğümde Kamran olduğunu gördüm.Yüzüme bakarak konuştu.
"Ne oldu sana ?" Diye sorduğunda kolumu ondan çekerek konuştum.
"Hiçbirşey."
"Ağlıyorsun." Elim yanağıma gitti.
Ağlıyor muydum ? Niye hiç fark etmemiştim ?"Bir şeyim yok Kamran.İyiyim." Dediğimde tekrar konuştu.
"Peki, boş oda varmıymış ?" Elimdeki anahtarı avcu içine bırakırken konuştum.
"Artık bir önemi yok." Kaşları çatılarak baktı bana.
"Bu ne demek ?"
"Kalmayacağım Kamran.Gidiyorum. Buraya gelmemem gerekiyordu." Diyerek arkamı döndüğüm sırada tekrar tuttu kolumu.
"Bana ne olduğunu söylemeyecek misin ? Geldiğin gibi gidecek misin ?"
Dediğinde elini tutarak yüzüne baktım.Bana hâlâ büyük bir sevgi ile bakıyordu.Bakışları hiç değişmemişti.
Tıpkı aylar önceki Kamran gibiydi.
O an kendimden nefret ettim.O beni herşeye rağmen delicesine sevmeye devam ederken ben gidip onun arkadaşına... ah Tanrım !Cidden artık kendimden iğreniyordum.
Ona sarıldığımda o da bana sarıldı.
Hem de hiç düşünmeden.Nasıl beni onca şeyden sonra önemsiyordu ?
Nasıl hiç duraksama olmadan bana karşılık veriyordu ?"Sen hayatımda gördüğüm en güzel kalpli adamsın." Diyerek ayrıldım ondan.
"Ama keşke hiç karşılaşmasaydık." Diyerek te ekledim.Bana şaşırmış bir ifade ile bakıyordu.
"Seni hak etmiyorum Kamran.Hiç bir zaman da hak etmedim.Ve hiç bir zaman da hak edemeyeceğim." Kaşları çatıldı.
"Neden böyle düşünüyorsun ? Sen benim hayatımda gördüğüm en iyi kızsın." Bu söyledikleri ile daha da nefret ettim kendimden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gölge Avcıları
FantasyHer şey annesinin ölümü ile başlar. Hafsa, Gölge Avcısı olduğunu yeni öğrenip tanışığı olmadığı hayata uyum sağlamaya çalırken kaderin ona getireceği şeylerin hiçbirini bilemezdi. Aşk, tutku, yaşam ve ölüm... Hepsini tattıktan sonra öğrendi. "Her s...