2. Sezon/ 6. Bölüm

17 3 2
                                    

"Junier Hafsa doğmalı ve büyümeli."

Yazar'dan

Aragorn çocuğunun minik adımlarına ayak uydurarak yürümeye başladı.
Ayaklarının altındaki yeşil çimenler oğlunun ayağında tatlı bir his bırakırken gülümsüyordu.Kraliyeti ele geçireli 2 ay olmuştu ve bir sürü işi bitirmişti.Bir çok lider ona çoktan boyun eğmişti ve ona karşı çıkanlarında eğecek boynunun üzerinde kafa bırakmamıştı.Önceliği yoktu.Acele etmesi gereken birşey de yoktu.Keyfi ne isterse onu yapıyordu.

"Baba" Aragorn, oğluna baktı.Sık sık söylüyordu bu kelimeyi.Ona öğretilen bu kelimeden çok hoşlanıyordu.

"Efendim oğlum ?" Sesi kalın ama bir babanın merhametini kuşanmıştı.
Hiç olmazsa öyle bir his uyandırıyordu.Güven veriyordu.

"O nedir ?" Diye sordu bu sefer oğlu.
Aragorn, oğlunun baktığı yere baktı.
Hiçbirşey göremedi.Kafasını tekrar çocuğuna çevirdi.

"Orada birşey yok." Dedi.Varis hiçbirşey yapmadı.Yalnızca gördüğü şeye bakmayı sürdürdü.Aragorn tam ne gördüğünü soracaktı ki Edim'in sesi duyuldu.

"Lordum." Adamın gözleri çocuğundan ayrıldı ve yardımcısına döndü.

"Sizinle konuşmamı gerektiren çok önemli bir mevzu var." Aragorn sessiz kalıp çocuğuna baktı ve gözleri bahçenin köşesinde duran bakıcıya değdi.Kadın anlamış olmalı ki yanlarına yürüdü ve saygı ile eğilip varisin elinden tutup uzaklaştırmaya başladı.Aragorn, çocuğu gözden kayboluncaya kadar minik adımlarını izledi.Sonrasında ise Edim'e döndü.

"Liderlerden hangisinde bir sorun var Edim ?" Dedi ve Edim'in ifadesiz yüzüne baktı.

"Sorun bu değil efendim." Dedi.Nasıl söyleyeceğini bilmiyordu.Aslında bunu çok daha önce demeliydi.Ama Asenat için dememişti.Çok büyük bir risk almıştı kendisi için.

"Avcılar." Dedi ve gözlerini kaçırıp sustu.

"Avcılar ? Ne olmuş onlara ?" Dedi şüphe ile.Edim yutkunarak liderine baktı.

"Onlar şimdi daha güçlüler efendim." Dedi.Pars, kısa bir an sustu ve sonra Edimi kolundan tutup çardağın yanına yürüyerek teması kesti ve etrafına baktı.

"Sen ne gevelediğini düzgünce bir anlatsana." Dedi sert bir şekilde.
Edim dudaklarını yavaşça araladı.
Şu an iki dudağının arasından çıkanlardan sonra burası onun mezarı olabilirdi.

"Hafsa, o yaşıyor." Dediğinde Pars'ın tepkisine bakmak istesede buna cesaret edemedi.Aragorn kısa çaplı bir afallamanın ardından kendini sorguladı.Nasıl yaşayabilirdi ? Kalbini çıkarmıştı onun.

"Siz, o gece düzeni karıştırdınız.Önce saçlarını kesip büyüyü etkisiz hale getirmeniz gerekirdi.Saat 12'yi geçtiğinde siz bunu yapmamıştınız.
Yani Hafsa bir meleze dönüşmüştü ve yeni bir güce sahip olmuştu."

"Bu neyi değiştirir Edim ? Nasıl bir güce sahip ki yeniden dirildi ?"

"Yaraları iyileşiyor efendim.Siz onda o yaraları açtığınızda melezliğinin getirdiği güç daha vücuduna yayılamamıştı.Bir birikme olmuştu.
Öldürdüğünüzde ise öyle çok güce sahipti ki bu, yeniden bir kalp oluşumunu tetikledi.Bu sayede hayata geri döndü.Yani o, yaşıyor." Diye sonlandırdı.Pars düşündü.Doğruydu.
O gece hata yapmıştı.Unutmamıştı ama gözünden kaçırmıştı.Ve bu hatası da bir krallığın yükselişini doğurmuştu.

"Bunları nereden öğrendin peki ?"
Diye sordu.

"Yazı yazarken, zihnimde bir kıvılcımlanma hissettim.Sanki birisi bana zihin yoluyla ulaşmaya çalışıyordu.Sonra buna izin verdim.
Hafsa'yı gördüm.Ne yaptığını, ne konuştuğunu, nerede olduğunu...
Ve daha öncesinde neler olduğunu.
Uzun denemeyecek kadar kısa bir andı.Zaten bana bilinçli olarak ulaşmadı.Daha öncesinde onunla zihinsel bir bağ kurmuştum.Onun gibi olanlara ders veriyor.Zihni açık oluyor.Ve buda benim zihnim için bir davetiye sayılır.Böylelikle haberim oldu." Dedi.Pars yine sordu.

Gölge Avcıları Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin