Aragorn, 3 küsür asırın korkulu rüyası Karanlık Lord, Pars'tı.Peki o kimliğini ve geçmişini değiştirip nasıl herkesin bu halinden bile korkup titremesini sağlamıştı ? Kafasını sağa sola sallarken güldü.
"Neyse, bu gereksiz sıkıcı bir hayat hikayesi." Dedi ve ona şok içinde bakan Hafsa'ya döndü.
"Şimdi biraz da ikinci hayatımda neler yaptığımdan bahsedeyim." Hafsa gözlerini gökyüzüne dikti.
Şatodayken saat 11'di ve o buraya geleli yarım saat olmuştu.Emindi.
Yani ölümüne son yarım saat kalmıştı.
Ve o burada Pars'ın hayatını dinliyordu.Çaresizce bunu yapıyordu.
Kocası şu an kanlar içerisinde ihanetin sırtına geçirdiği yaralarla o şatodaydı ve Hafsa burada gerçek anlamda eli kolu bağlı duruyordu.
Bu çok can yakıcıydı."Şatodaki ölümleri hatırlıyor musun ?" Diye başladı Pars.Hafsa gözlerini ona çevirdi.
"73 tecrübeli Avcı." Dedi ve Hafsa'ya doğru yürüdü.
"Onları ben öldürdüm.Bedel lazımdı.
Melez olduğumda 73 iblis öldürmüştüm.Biz öldürmeye ve katletmeye meğilliyiz ama hanedanımızdan olanları öldürmek yasaktır.Ben o gün bu yasağı çiğnedim ve kendi öz türümden olanları katlettim.Bu yüzden güçlerimi geri kazanmam için ilk günümde öldürdüğüm kişi sayısı kadar Avcı avlamam, şartları eşitlemem gerekiyordu.İblis ve Avcılardan, her iki taraftan aynı sayıda ölü beden gerekiyordu." Hafsa öfke ile dişlerini birbirine kırarcasına bastırdı.O ölülerin içinde babası da vardı."Aşağılık pislik !" Diye bağırdı.Sonra Pars'ın bir vampire katil damgası vurarak öldürüşü geldi aklına.O vampir masumdu.
"Bu da yetmezmiş gibi masum bir vampiri öldürdün !"
"Ailesinin kurtulmasına karşılık kendinin ölmesini tercih etti.Onu zorlamadım.Her zaman seçme şansı veririm." Öfke ve nefret damarlarında hız kazanmış kalbini sıkıştırmaya başlamıştı.Gözleri her şeyi açık etse de içinde oluşan kin bambaşkaydı.
"Ethan'ı da öldürdün.Onunla işin bitmişti çünkü.Değil mi ?" Pars güldü ve işaret parmağını Hafsa'ya doğru salladı.
"Aferin sana.Öğrenmişsin." Yutkundu kadın.Hayatında bu kadar manyak biri ile karşılaşmamıştı.Bu adamın karşısında deliler bile düğme iliklerdi.
"Ama ona verdiğim sözü tuttum.
Beni çektiğim acıdan kurtaracak mısınız demişti bende buna dair söz vermiştim.Sonra da onu huzura kavuşturdum.Her zaman sözünü tutan bir adam değilimdir ama çoğunlukla yaparım." Hafsa sol gözünden düşen damlayı umursamadı."Babamı öldürdün." Dedi acılı çıkan sesi ile.
"Yekta'yı bıçaklattın." Diyerek devam etti.
"Masum olan kim varsa katlettin.
Sevdiklerimin canını yaktın.Ve şimdi beni de öldüreceksin." Pars kaşlarını kaldırdı ve konuştu."Hiç olmazsa büyük bir amaç uğruna öleceksin.Bunun için gurur duy."
Hafsa dudaklarını birbirine bastırarak az ilerde uyanmak üzere olan Asenat'a baktı."Beni öldürünce ne olacak ?"
"Benden çaldıkları güçlerimi geri kazanacağım.Eskisi kadar güçlü olacağım." Hafsa bir an afalladı.Daha fazla güçten bahsediyordu.Bu gücünü küçümsüyordu bu da demek oluyordu ki Aragorn, inanılmaz bir güce sahipti.Önceden.
Asenat gözlerini açtı ve etrafına bakındı.Pars arkası dönük bir şekilde Hafsa ile konuşuyordu.Elleri bağlıydı aynı şekilde ağzıda.Yığıldığı ağacın altında olabildiğince sessiz olarak ayaklandı.Bir şeyler yapması gerekiyordu.Hafsa'nın gözleri kendisini bulduğunda geriledi.Pars onu fark ederse bu sefer ölürdü.
Gerilemeye devam ederken sırtı sert bir gövdeye çarptı hızlıca arkasını döndüğünde Uraz'ın korkunç lacivert gözleri ile karşılaştı.Tekrar gerilemeye çalıştığında Uraz büyük elleri ile Asenat'ı ensesinden tutup kendisine çekti ve saçlarını kavrayarak başını sağ tarafa yatırıp sol boğazının açıkta kalmasını sağladı.Sivrileşen dişlerini avına geçireceği sırada onu durduran Edim'in vahşi gücüydü.Uraz sarsılarak gerilediğinde Edim Asenat'ı arkasını aldı ve Uraz'a baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gölge Avcıları
FantasiHer şey annesinin ölümü ile başlar. Hafsa, Gölge Avcısı olduğunu yeni öğrenip tanışığı olmadığı hayata uyum sağlamaya çalırken kaderin ona getireceği şeylerin hiçbirini bilemezdi. Aşk, tutku, yaşam ve ölüm... Hepsini tattıktan sonra öğrendi. "Her s...