2. Sezon / 16. Bölüm /FİNAL

68 3 0
                                    

FİNAL BÖLÜMÜ

Bu zamana kadar hep ben
yazdım.Şimdi siz, son
bölüme ithafen kalbinizden
ne kopuyorsa onu yazın.》

"Hafsa, nedir bu ? Ne oluyor ?" Diye soran eşime çevirdim bakışlarımı.Kolumdaki yazıdan bahsediyordu.
Gözlerim etime kaydığında yavaşça iyileştiğini gördüm.

"Vaauuv bu harika işte." Sesini duyduğum Aragorn'a baktığımda kendi koluna baktığını gördüm.Bana olan tüm fiziksel şeyler ona da oluyordu.Onunkilerin bana olduğu gibi.

"Hafsa, konuşmayacak mısın ?" Yekta'nın endişe kaplı sesini duyduğumda yutkunarak ona baktım.

"O burada." Dedim. Kaşları çatıldı.

"Kim ? Kim burada Hafsa ?" Duraksadım ve Yekta'nın arkasına baktım.Şuanlık bir hayaldi ama çok uzak olmayan bir gelecekte burada olacaktı.Kanlı canlı hemde.

"Aragorn." Dedim.Bir anlığına afalladı ve yüzü ifadesizleşti.Ardından toparlandı ve konuştu.

"Bunun imkanı yok.Öldüğünü biliyorsun.Biliyoruz. Gözlerimizin önünde kesin bir şekilde öldü." Dediğinde gözlerimi arkaya çevirdim.Aragorn dudaklarını büzerek omuz silkti ve alaycı bir şekilde konuştu.

"Belki."

"Hafsa" Yekta'nın omuzlarımdan tutup beni kendine odaklaması ile konuşması bir oldu.

"Bana bak.O öldü.Tamam mı ? Artık yok.Gitti. Şuanda cehennemin dibinde olduğuna eminim.Artık bitti.Her şey düzelecek." Dediğinde kafamı iki yana salladım.

"Anlamıyorsun, ne zaman bittiğini düşünsek daha büyük bir şiddetle yeniden başlıyor.O ölmüyor. Ölmeyecek de.Bizi asla rahat bırakmıyor bırakmayacak." Dediğimde bana acıyan bir ifade ile bakıyordu.Sanki delirmişim gibi...

Neden anlamıyordu ? Neden anlamak istemiyordu ? Ona söylediklerim doğruydu.Aragorn yaşıyordu.
"O ölmedi Yekta.Sadece şuan canlı değil o kadar." Dedim.Kaşları çatıldı.

"Ne demek istiyorsun Hafsa ?" Diye sordu anlamaz bir ifade ile.

"Ben kraliyetteyken bir büyü yaptırmış.Bir bağlama büyüsü.Beni kendisine bağlamış. Böylelikle öldüğünde benim ve güçlerim sayesinde tekrardan yaşayabilme hakkına sahip oldu.Şuan bedeni iyileşme sürecinde.Benim bedenimde hissettiğim acıda onun hissettiği acıydı.Bağ, 24 saat sonra etkisini gösterdi.Şimdi, zihnimin içinde. Ruhlarımız bir olduğu için onu görebiliyor duyabiliyor ve yaptığı her şeyi hissedebiliyorum.Az önce koluma o yazıyı yazanda oydu. Dediğim gibi, şimdilik sadece ruhuyla hareket edebiliyor.Ancak çok yakında insani bedenine kavuşur diye düşünüyorum." Dediğimde sessiz kalması ve suratındaki o ifade afalladığının açık bir kanıtıydı.

"Bir şey söylemeyecek misin ?" Diye sorduğumda kafasını iki yana salladı.

"Ne söyleyebilirim ?" Diye sordu.Ancak bana değil de kendi kendine demiş gibiydi bunu.

"Benim bildiğim bağlar çok tehlikelidir Hafsa.Bazıları yalnızca fiziksel şeyleri hissettirirken bazıları zihni olarak da aynı şeyleri düşündürttürür.Sizin aranızdaki büyü fiziksel mi yoksa zihinsel mi ?" Diye sorduğunda bunu direkt cevaplamak yerine başka bir soru daha sormayı tercih ettim.

"Hangisi daha tehlikeli ?" Sorusuna cevap vermememi umursamadı ve konuştu.

"Eğer iyileşebilme gücün olmasaydı ve o, orospu çocuğu kendini bu denli sevmeseydi belki fiziksel bağ derdim. Ancak bana göre olanı sorarsan sonuna kadar zihinsel bağ derim. Çünkü eğer kişiler arasında zihinsel bağ varsa birisinin hatıraları diğerininkine karışır.Birisi ne düşünürse diğeri de aynı şeyi düşünür.Birisi ne yapmak isterse diğeri de aynı şeyi yapmak ister.Ve korkunç olanı da nedir biliyor musun ? Yalnızca bir tarafın istediği olur.Bir taraf... Güçlü olan taraf.Bağdaki hangi kişi daha güçlüyse o üstün gelir ve diğerini yönetir.

Gölge Avcıları Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin