Essiz Savaş Ruhu 3

C500 - İki Büyük Dahi

EŞSİZ SAVAŞ RUHU

Kenarda duran Fan Hao şöyle açıkladı: "Dokuzuncu Şehrimizde birçok ekim alanı var. Bunlardan en iyisi, yılda yalnızca bir kez erişilebilen Akuamarin Odası olarak bilinir ve yalnızca üç gün sürer. Yeteneğinizle orada kendinizi geliştirmenin son derece faydalı olduğunu göreceksiniz."

"Anlıyorum…"

Qin Nan başını salladı, kalbindeki şüphe güçlenirken.

Bu Fan Hao ve Ji Wuming ona karşı fazla arkadaş canlısı değil miydi?

İkili, Qin Nan'ın şüpheli olacağını tahmin edecek kadar akıllıydı. Ji Wuming bilerek yüzünde çaresiz bir gülümseme takındı: "Qin Nan, bunu bilmiyor olabilirsin ama Gökyüzü Kavurucu Antik Krallığın yüz seksen sekiz şehri her zaman birbirleriyle rekabet ediyor. Geçtiğimiz birkaç yılda Dokuzuncu Şehrimizden tek bir temsilci bile Vermillion Kuş Müfrezesi'ne alınmayı başaramadı."

“Bu nedenle Vermillion Kuş Takımına başarılı bir şekilde katılabileceğinizi umuyoruz. Dokuzuncu Şehrimiz bundan büyük fayda sağlayacaktır.”

İfadenin yalnızca yarısı doğruydu.

Geçtiğimiz birkaç yılda Dokuzuncu Şehirden Vermillion Kuş Müfrezesine katılabilecek kimse olmamasına rağmen, hem Ji Wuming hem de Fan Hao'nun en büyük oğulları bu yıl Vermillion Kuş Müfrezesine alınabilecek kadar yetenekliydi, dolayısıyla gerek yoktu. Qin Nan'a güvenmeleri için.

Bunu sadece şüphelerinden kurtulmak için söylüyorlardı.

Qin Nan bunu duyduktan sonra daha az şüphelendi, ancak aklında hala hafif bir şüphe vardı, ama fazla düşünmedi. Yumruklarını bir araya getirdi ve şöyle dedi: “Yardımınız için teşekkürler, kıdemliler. Sekiz gün sonra Vermillion Kuş Takımı Seçimi sırasında seni hayal kırıklığına uğratmayacağım.”

"Çok iyi." Fan Hao kahkaha attı, "Bu Akuamarin Odasının rozeti. Unutma, yarın şafak vakti şehrin Güney Caddesi'ne varmalısın."

Qin Nan rozeti aldı ve Fan Klanına geri döndü.

Fan Xinru zaten Qin Nan için bir ev hazırlamıştı. Bazı yasaklayıcı auralar oluşturduktan sonra saklama çantasından otuz bin Birincil Taşı çıkardı.

“Bunların İlahi Savaş Ruhunu yükseltmek için yeterli olup olmadığından emin değilim…”

Qin Nan, taşları hızla yemeye başlamadan önce kendi kendine mırıldandı. Nihai sonuç oldukça hayal kırıklığı yarattı çünkü İlahi Savaş Ruhu hiçbir seviye atlama belirtisi göstermedi.

"En azından şu anda vücudumda üç yüzden fazla Kaos Qi akışı var."

Qin Nan düşüncelerini sakinleştirdi. Her ne kadar Kaos Qi onun yetişimini arttıramasa da diğer alanlarda inanılmaz derecede faydalıydı. Çabaları mutlaka boşuna değildi.

"Bu Bakır Aynanın nesi var?"

Qin Nan kaşlarını çattı. Ölüm Okyanusu'na yaptığı yolculuktan bu yana Bakır Ayna herhangi bir tepki göstermemişti.

Normalde, Kaos Qi akışlarını elde ettikten sonra Bakır Ayna, onları ondan çalmak için elinden geleni yapardı.

"Boş ver, şimdi uygulama yapmaya odaklanacağım."

Qin Nan başını salladı ve bacak bacak üstüne atarak oturdu.

Bir gün göz açıp kapayıncaya kadar geçti. Güneş doğarken tüm Dokuzuncu Şehir hareketlendi.

Hepsi Dokuzuncu Şehrin Güney Caddesine vardıklarında, Fan Klanı ve Şehir Lordunun Konağı'ndan dahilerin bir araya gelmesi nadir görülen bir durumdu.