Bölüm 60

589 35 3
                                    

60.BÖLÜM
Yamaç Celil'den çıktıktan sonra karmakarışık kafasıyla kendini arabaya atıp eve doğru sürdü. Bir süre sonra cebinde titreyen telefonu fark edip cevapladı "Hehh Güneş bir şey mi oldu?" Güneş salonda bir sağa bir sola volta atıyordu. "Yamaç Gece geldi. Bana yaşadığını neden söylemedin? Burası onun da eviymiş. Bir sürü hakaret edip gitti bana." Dedi sesi çok öfkeliydi. "Dur dur bir dakika oraya mı geldi?" diye sordu Yamaç. "Gelmek ne kelime esti geçti mübarek. İşitmediğim laf kalmadı." Dedi Güneş. Yamaç sinirlenmişti "Geliyorum." Diyerek kapadı telefonu. Gece eve geldiğinde herkesin salonda oturduğunu görüp bu halde karşılarına çıkmak istemediğinden kendini çatıya attı. Birkaç hıçkırığın ardından hüngür hüngür ağlamaya başladı. Kızın söylediklerini sindiremiyordu. Burası benim de evim dedikten sonra Güneş -öyleymiş ama artık bizim- demişti ve – zaman duygular hisler değişiyor. Keşke ölüp gitmeseydin.- diye devam etmişti. Gece kıza hiç bir şey diyememiş hırsla çıkıp gitmişti evden. Şimdi hem duyduklarına hem kıza cevap veremeyişine ağlıyordu.
"Sokakta kalacağımı senin bana yardım etmek için buraya getirdiğini falan söyledim ama anlatamadım derhal çık git diye ısrar etti. Ben arada sen olmasan altta kalmazdım da işte." Dedi Güneş yan gözle Yamaç'a bakıyor tepkisini ölçmeye çalışıyordu. "Söylediği lafları bir duysan orospu dedi bana ya." Diye ekledi sesini hafif çatallaştırarak. Yamaç hiçbir şey söylemeden kıza baktı kısa bir an "O öyle şeyler söylemez yanlışın olmasın." Diye sordu. Güneş ayağa kalkıp Yamaç'ın başında dikildi "Yamaç anlıyorum yakıştıramıyorsun bana anlattığın kıza bende yakıştıramadım ama durum bu." Dedi sesine sinirli bir ifade eklemişti. "Tamam konuşacağım ben." Diyerek ayağa kalktı Yamaç. Güneş gözlerinin içine bakıyordu "Hadi iyi geceler sana." Diyerek kapıya doğru yürüdü. "Gece diyorsun artık." Dedi Güneş sesi imalıydı. Gülümsedi Yamaç "Belki de ilk kelimem Gece'ydi benim." Diyerek kıza göz kırpıp çıktı.

Yamaç eve geldiğinde Gece'nin arabasını görüp etrafa göz gezdirdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yamaç eve geldiğinde Gece'nin arabasını görüp etrafa göz gezdirdi. Salonun aralık perdesinden içerde olmadığı görünüyordu. Kafasını kaldırıp çatıdaki güvercinliğe baktı. Kızın gölgesi duvara vuruyordu. Derince bir nefes alıp günlerdir ertelediği yüzleşmeyi yapmak üzere evin arkasına doğru dönmüştü ki Selim çalışma odasından çıkıp kendisine seslendi "Oğlum gel bi konuşalım gizli kapaklı iş yapıyorsun." Dedi. Selim 'in sesini Gece'de duymuş Yamaç'ı görmüştü. Yamaç isteksizce çalışma odasına doğru giderken Gece koşarak aşağı inmiş Saadet'in evine girmişti.
"Oğlum neden bizi ekarte ediyon lan?" dedi Cumali. Yamaç Akın ile göz göze gelip bir an Celil'in söylediklerini hatırladı. O an kendini kurtarmak için salladığını düşünmüştü ama yeğeninin kendisine olan tavrı da aşikardı. "Abi bu hepimizin meselesi eyvallah. Ama en çok benim. Bu seferlik böyle olsun." Dedi yumuşak olmaya özen gösterek. "Sonuç?" diye sordu Salih. Gülümsedi Yamaç "Alnının tam ortasından." Dedi. "O zaman sorun yok babamın oğlu eline sağlık." Diyerek ayaklandı Salih. Cumali ve Selim 'de onu izleyip çıktılar. Akın ve Yamaç yalnız kalmıştı. Yamaç birkaç saniye babasının koltuğuna bakakaldı. "Özledin mi?" diye sordu Akın sesi net bir şekilde imalıydı. Yamaç ürperdiğini hissetti. "Sen özlemedin mi?" diye sordu. Akın kafasını salladı "Onu bizden alanı bulduğumuzda..." derken lafını kesti Yamaç "Alanları." Dedi. Akın kafasını salladı "Alanları biliyoruz amca bak tek tek topluyoruz da ben o tetiği çekenden bahsediyorum." Dedi. Yamaç geriliyordu " ben o tetiği çekeni bulduğumda o günden bu güne geçen her gün için bir kurşun bırakacağım bedenine." Dedi. Cevap vermedi Yamaç. Akın bir şey söyler diye bekledi bir süre ama boşunaydı amcası kendini kilitlemişti. Gözüne dolan yaşları bastırıp çıkıp gitti. Gece yüzünü yıkayıp odasına doğru geçiyordu ki koridorda Salih ile burun buruna geldiler. Onu Nazım ile gördüğünden beri oldukça soğuk davranıyordu kız. Yanından sıyrılıp giderken kolundan tuttu Salih.

 Yanından sıyrılıp giderken kolundan tuttu Salih

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Ne oluyor süt kız?" diye sordu. Gece kolunu çekip kurtardı. "Bende cevabı sen verirsin sanıyordum. Ne oluyor Salih abi? Ahhh ya da pardon Vartolu mu demeliydim?" dedi. Salih sinirleniyordu "İma etme direk söyle." Dedi. Gece kollarını bağlayıp dikleşti "Haklısın direk gireyim ben konuya. Gördüm sizi. Nazım'la ormanda ne konuşuyordunuz?" dedi. Salih'in beklediği bir şeydi bu " Ne oldu olduğun yerden ses çekmiyor muydu?" dedi alaycı bir tavırla. Gece öfkeyle baktı adama "Beni takip etmek ne bileyim bu kadar mı güvensizsin?" diye sordu kıza doğru eğilip. Gece bu anlamı çıkarmasını beklemiyordu "Seni takip etmedim ben Nazım'ı takip ediyordum sen çıktın." Dedi. Açıkcası Salih'te bu seçeneği düşünmemişti. "Bak Nazım." Derken kapı açılıp Saadet girdi içeri. "Aaa ikinizde evde misiniz? Hayret." Dedi gülerek çocuğu Salih' e verirken. "Şimdi geldik abla." dedi Gece. "Ne oluyor Salih yine ortalık karışık hurra oraya hurra buraya?" diye sordu Saadet montunu askıya asarken. "Yav yok bir şey babamın ölümünden sorumlu olanlarla hesaplaşıyoruz işte." Dedi adam. Gece şaşırmıştı "Kim?" diye sordu "Celil. Timsah." Diye yanıtladı Salih. "E ama o yarındı bana niye haber vermediniz?" diye çıkıştı kız. "Yamaç beyin işleri işte bizimde haberimiz olmadı." Dedi Salih. Sonra dönüp kıza baktı "Siz neden Yamaç'la konuşmuyorsunuz?​" diye sordu. Gece daha da sinirlendi adama "Sanane Salih abi." Dedi üstüne basa basa. Saadet kızın tepkisine şaşırmıştı "Valla Gece sormayayım diyorum ama herkes farkında kavuştunuz derken ne bu haller?" dedi. Gece gözlerine hücum eden yaşları bastırmaya çalıştı "Bilmem Çukur'a yerleştirdiği sevgilisi yüzünden olabilir belki." Dedi. Karı koca şaşkınlıkla baktılar kıza. "Ne sevgilisi ya?" Dedi Salih. Gece dudaklarını ısırıp onların karşısında ağlamamak için hızla dışarı attı kendini. Salih montları alıp arkasından koştu. "Dur dur deli kız. Gel konuşalım hele." Dedi montu kızın omzuna koyarken. "Nazım'la ne işin var Salih abi?" dedi Gece durup dik dik adama bakarak.

 "Nazım'la ne işin var Salih abi?" dedi Gece durup dik dik adama bakarak

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Salih kızı kolundan tutup arabaya bindirdi. "Konuşacağız belki de senin de bana söyleyeceklerin vardır." Diyerek gaza bastı. Yamaç ve Gece'nin her zaman buluştukları tepeye gelip yan yana oturdular. "Baba acısı..." dedi Salih derin bir iç çekerek "Ben bu acıyı çok başka yaşatmıştım içimde yıllarca. Biliyorsun yada ne kadarını biliyorsun olayların bilmiyorum ama bitti demiştim tam. Her şey bitti. Oldu hayallerim gerçek oldu. İlk ve tek aşkım kucağıma dünya güzeli bir evlat verdi. Aslan gibi üç kardeşim var. Her ne kadar benimseyemese de bayramlarda elini öpebileceğim bir ana modelim var." Dönüp kıza baktı "Bir babam var artık dedim. Oluyorduk be Gece. Valla oluyorduk. Belli etmiyordu ama oda açığı kapatmak için çabalıyordu. Bir keresinde başımı okşayıp göğsüne bastırdı beni. Koskoca adamı küçücük bir çocuk gibi." Gece'nin gözleri dolmuştu. "Sonra yine bir anda alaşağı oldu her şey. Tek bir soruya kilitlendim." Gözlerini kıza dikti "Kim? Kim yaptı bunu?" Gece gerilmişti bu soru karşısında. "Cezaevindeyken mektup gönderip durdu bu yavşak. Biliyorum dedi. Babalarımızı öldüren aynı kişi. Dinlemedim cevap vermedim. Tek tek soruşturdum araştırdım kimse bilmiyor bir tek o biliyorum diyor." Omuzları düştü. "Dayanamadım. Bir fikir dedim bir ipucu." Sustu Salih. Gece adamın konuşmasını beklerken kafasındaki soruları duymamaya çabaladı. "Bulabildin mi bari?" dedi en sonunda. "Babalarımızı öldüren aynı kişi diyor Gece. O piç babasını bizim Koçovalıların öldürdüğünü sanıyor. Selim, Cumali Yamaç fark etmiyor ki onun için hepsi aynı kişi." Diye yanıtladı Salih. Fısıldayarak konuşmuştu. "Kim?" diye sordu Gece korkarak. "Söylemedi. Ama ben galiba biliyorum." Gece elektrik çarpmışçasına irkildi. "Kim?" dedi korkarak adama dönmüştü yüzünü. Yutkundu Salih. Gece söyle dercesine kafasını salladı "En küçüğümüz." Dedi adam. Gece gözünü yumunca yaşlar süzüldü yanağına. Bu yükü üzerinden atmanın tam zamanıydı "Abi ben.." derken adam kesti sözünü "Akın." Dedi sertçe.

Çukur'da Bir GeceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin