80.BÖLÜM
"Hele soğan verin biraz buraya." Diyerek kapının önündeki adamlarına seslendi Azer. Şişten sıyırdığı kebabın tadına bakıp "Valla ben bu işi biliyorum ha." Dedi annesine gülümseyerek. O sırada kardeşi Yılmaz kulağına eğilip "Abi misafirimiz var." Dedi. "Ne güzel kaynanası seviyormuş işte buyur edin sofraya." Dedi Azer kebaplarla ilgilenirken. "Yok abi sanmıyorum isteyeceğini sofrada." Dedi Yılmaz. Azer göz kırparak kim diye sordu. "Abi Koçovalılar. Akın ve Yamaç." Dedi tekrardan Yılmaz. Azer'in kaşları çatıldı. Elindekileri sertçe masaya bırakıp ellerini silerek kapıya doğru yürüdü. Yamaç ve Akın ellerini arkalarında birleştirmiş dik bir şekilde kapının önünde duruyordu. Etraflarında her an silahlarına davranmaya hazır en az yirmi adam vardı. "Hele bak ya yürek mi yediniz siz?" diyerek çıktı Azer. " İnsan gibi konuşmaya geldik." Dedi Yamaç. Öylesine dik ve korkusuzdu ki Azer bile bocalamıştı bir an. "Ne konuşması lan? Bizim konuşacak neyimiz var? Sıkın kafalarına." Diyerek arkasını dönmüştü ki adamları senkronize bir şekilde silahlarına davranırken ne Yamaç ne Akın kıpırdamadı bile. "Kardeşin Savaş'In ölümünden başlayabiliriz konuşmaya." Dedi Yamaç. Azer durakladı. "Kardeşini biz öldürmedik bunu sana daha öncede söyledik ama artık ispatlayabiliriz. " diyerek devam etti Yamaç. "Neyi ispatlayacan oğlum o Vartolu mu kartopumu ne o abin aldı benim kardeşimin canını." Diyerek Yamaç'ın yanına geldi Azer. "Biz öldürmedik Azer Kurtuluş. Kardeşini Yücel öldürdü. Bir düşün sen bu adamla ne zaman tanıştın?" diye sordu Yamaç. Azer cevap vermedi. "Hepsi yandaş toplamak için yapılan ince planlardı. Kardeşini öldürüp Salih'in üstüne attı böylece seni yanına çekti. Bize yeni bir cephe açtı. Celil zaten kafa güzel adam yaptı etti girdi kanına. Nazım'ı elde edecekleri ile ayartıp aldı maddi gücü arkasına hepsi bir planın parçasıydı." Azer duraksamış adamı dinlemeye başlamıştı dümdüz ve kendinden emin bir sesle devam etti Yamaç "Ama ben aldım intikamımı biz aldık Koçovalılar.... Celil... aldık intikamımızı üç kurşunla. Ama ölmeden seninle ilgili son bir tüyo verdi işte. Kendisi itiraf etti. ""Ne itiraf etti?" diye sordu Azer. "Kardeşin Savaşı bile isteye Yücel'in öldürdüğünü. Öldürüp Çukur'a attığını. " Azer güldü. " Heee bende öldürdüm dediğin adamın söylediğini söylediğin bir yalana inanacağım öyle mi?" diye sordu. "Bunu diyeceğini de bildiğimizden aradık bulduk." Dedi Akın en az amcası kadar netti. "Yücel tabiki bu işi tek başına yapmadı. Bir yardımcısı vardı. Hain köpeğin teki zaten başka türlü kardeşinin cesedini Çukur'a sokamazdı. Adı Remzi. Haliç'te sahildeki barakalarda yaşıyor. Git onu bul anlatır sana." Sözünü bitirdiğin de kısa bir an amcasıyla bakıştı. "Velhasıl Azer Kurtuluş en başında da söylediğim gibi dostumuzu da biz seçeriz düşmanımızı da. Sen bizim düşmanımız değildin düşmanımız olduruldun. Hehh düşmanımız olarak kalmak istersen birimizden biri kanar. Ama emin ol bunca şeyden sonra o biz olmayız. Dostumuz olarak devam etmek istersen bir maça bakar. Düşün taşın ölç biç. Yarın akşam halı sahada olacağız. Tüm Çukur kadın erkek. Takımda bir eksiğimiz var. Sizin açtığınız bir eksik. Kararını ver." Dedi Yamaç. Ardından Azer ile bakışıp arkasını dönüp kendisine silah doğrultmuş adamların arasından yürüyüp gitti.
Gece dikiz aynasından kanayan kaşını kontrol edip hızla mahalleye doğru sürmeye devam etti. Güneş'in foyasını ortaya çıkarmak için can atıyordu. Kahvenin önünde sert bir frenle durup hızla indi arabadan. "Gece kızım ne bu hal?" diye sordu Cumali ayağa kalkarak. Kız güldü "Sen bir de karşı tarafı gör." Dedi aynaya eğilip yüzündeki kan izlerini temizlemeye çalışırken. "Yamaç nerede?" diye sordu heyecanla. "Bilmiyorum gelir birazdan herhalde. "dedi Selim kızın haline gülerek. "Ne çok mu komik acaba Koçovanın Selim'i." Dedi Gece. "Yok canım ne komiği acı acı." Dedi Selim. Gece çok keyifliydi tekrar aynaya bakınca oda gülmeye başladı "Hale bak ya yüzümü yırtmış bide ay resmen kız kavgası." Deyip bir kahkaha attı.
Saadet elinde yemek tepsisi oflayarak odadan çıkarken Akın ile burun buruna geldi "Abla sende daha dün ağlıyordun hemen ne çabuk oflamaya başladın." Dedi çocuk gülerek. "Yemiyor hiçbir şey deli olacağım. Sürekli Gece'yi soruyor. Ne oluyor Akın ne çeviriyor bu ikisi?" diye sordu kadın.