Bölüm 58

628 38 1
                                    

58. BÖLÜM

Salih arabasını evin önündeki Gece'nin arabasının yanına park edip indi. Kız arabaya yaslanmış uzakta bir noktaya dalıp gitmişti. Gelip önünde elini sağa sola salladı. "Hayırdır canım nereye daldın öyle?" diye sordu. "Düşünüyorum." Dedi Gece. Salih göz kırptı "Neyi ? Daha doğrusu hangisi birini?" diye sordu. "İnsan ailesine neden ihanet eder? Sevdiklerine yada o sevmese de onu sevenlere?" diyerek bakışlarını Salih'e dikti. Adam afallamıştı kıza bakarken gözü aracındaki çamura takıldı hemen yanında duran kendi arabası da aynı şekildeydi. Kısa bir duraksamanın ardından "Derin mevzular bunlar. Hadi gel Saadet ablan Yamaç bey hatrına mantı açmış bugün midemiz bayram etsin." Diyerek eve doğru yürüdü. "Sen gir ben böyle iyiyim." Dedi Gece yine boşluğa bakıyordu. Salih birkaç basamak çıkmıştı ki dönüp tekrar kızın karşısında durdu. "Düşün Gece. Sen akıllı kızsın benim diyen delikanlıdan da daha delikanlı. Düşün taşın gördüklerine kanmadan yorumla. Doğrusunu bulursun." Diyerek tekrar eve döndü.
Yamaç Selim ve Cumali'nin zoruyla eve getirilmişti. Ama diken üstündeydi. Babasına ait eşyaları gördükçe nefesi daralıyor elini kolunu nereye koyacağını bilemiyordu. Sultan oğlundaki garipliğin farkındaydı ama alışkındı. Yamaç hep böyleydi zaten. Aylardır nerede ne yaptığını da sormadı hiç. Sofra kurulmuş herkes oturmuştu. Saadet elindeki tencereyi bırakırken "Gece yok. Gelmedi mi daha?" diye sordu. "Kapının önünde bir şeye takıldı herhalde dikiliyor öyle." Dedi Damla. "Yamaç ablam hadi çağır da gelsin." Dedi Saadet çorba koymaya devam ederken. Yamaç soluksuz kaldı bir an Salih kardeşindeki gerilimi fark edip "Ben daha yakınım ben çağırırım." Diyerek kalktı ayağa. Kimse dile dökmese de herkes ikisi arasında bir tuhaflık olduğunu daha ilk dakikadan anlamıştı. Salih kapıyı açıp kıza seslendiğinde Gece daldığı yerden sıyrıldı. "Herkes seni bekliyor süt kız hadi." Dedi adam. Gece bir Salih'e bir eve baktıktan sonra hızla arabasına yöneldi "Size afiyet olsun benim bir işim çıktı." Diyerek usta hareketlerle döndürüp aracı uzaklaştı.

Nazım gözünü araladığında yerde bağdaş kurmuş bir şekilde oturan kızı görünce nefessiz kaldı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Nazım gözünü araladığında yerde bağdaş kurmuş bir şekilde oturan kızı görünce nefessiz kaldı. Gece çevik bir hareketle ayağa zıpladı "Hehh uyandın mı canım benim güzel. Kay az kenara ya totom uyuştu yerde." Diyerek yatağa oturdu. Adam hızla toparlanıp sırtını başlığa yasladı. Niyeti kenardaki silahı almaktı "He şey boşuna atraksiyona girme çekmecendekini de başlığın arkasına sakladığını da aldım birde." Eliyle bazanın kenarını gösterdi "Burada bıçak vardı onu da aldım." Nazım'ın gözleri büyümüştü korkudan ama ses tonu veya hareketleri ile belli etmemek için büyük çaba sarf ediyordu. Gece kolunun üzerine yaslanıp uzandı "Eeeee Nazım'cım anlat bakalım. Neden Çukur?" diye sordu. Adam yutkundu "Sence de biraz hızlı gitmiyor muyuz? Diye sordu. Gece kalkıp tekrar oturdu. "Sen Nazım'sın ben Gece bunu ikimizde biliyoruz. Düşmanız sen beni öldürmeye çalışıyorsun falan onu da biliyoruz." Durup düşündü bir an "Yooo bence hızlı gitmiyoruz." Diyerek tekrar kolunun üstüne uzandı. Nazım hemen yanında uzanan kızı süzdü. Odanın loş ışığında Gece çok güzel görünüyordu. "Başka şartlar altında olsak sana aşık olabilirmişim." Dedi rahat olmaya çalışarak. Bu defa adamı süzen Gece idi. "Başka şartlar altında da senden hoşlanmazmışım." Diye karşılık verdi. O sırada Nazım hızlı bir hareketle komodinin arkasında duran güvenlik sistemine bastı. Gece sesli bir kahkaha atıp eliyle ağzını kapattı "A benim saf düşmanım odana kadar girmişim silahlarını toplamışım güvenlik sisteminin amına koymuşum sen hala neye basmakla uğraşıyorsun. Yaaa beni çok büyük hayal kırıklığına uğrattın. Bana, bize savaş açan Nazım Kent bu kadar mı korkak ?" dedi. Nazım utanmıştı. "Ne istiyorsun?" dedi. "Ben de aynı soruyu sana soruyorum işte. Ne istiyorsun bizden?" dedi Gece ciddileşmişti. Nazım bir şeyler söylemek için ağzını açmıştı ki konuştu tekrar kız "Bana sakın babamı öldürdünüz intikam falan deme." Dedi. Nazım pes etmişti. Oda bağdaş kurup oturdu yatağın içinde.

"Namını duyduğum kadar varmışsın Gece Karadağlı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Namını duyduğum kadar varmışsın Gece Karadağlı. İnsan seninle konuşurken böyle düşmana can kurban diyor." Dedi adam. Gece fazlasıyla rahattı gülümsedi adama. "Haklısın tek derdim babamın intikamını almak değil. Bu uğurda o Çukur denilen yer için ben neredeyse tüm ailemi kaybettim." Gece yine güldü "Güzel hikayeler anlatıyorsun Nazım Kent ama ben masal dinlemem gerekirse ben masal yazarım." Diyerek araya girdi. Nazım kızın kendine güveninden çok etkilenmişti. "Bana bak şeytanın avukatı. Derdin neyse ne sormuyorum artık çünkü sen bile bilmiyorsun belli ki. Ama Akın'dan Salih'ten tüm ailemden tüm Çukur'dan uzak duracaksın." Hafifçe adama doğru yaklaştı elini bir silah gibi yapıp kalbinin üzerine dayadı "Yoksa seni tam buradan vurmam işten bile sayılmaz." Dedi geri çekilirken "Ya ben şimdi niye vurmuyorum ki seni." Diyerek silahını çıkardı. "Beni şimdi vurmak istemiyorsun çünkü asıl planımdan emin değilsin. Ve bütün bunların benim ölümümle son bulmayacağını biliyorsun." Dedi Nazım kendini toplamıştı. Kafasını olumsuz anlamda salladı Gece "Hayır canım seni şimdi öldürmüyorum çünkü başka planlarım var. " yataktan yere atladı "Bana beni öldüren sen ol Geceeeeee diye yalvaracaksın Nazım'cım bak bunun sözünü veriyorum ama sana. " dedi. Nazım kollarını dizlerine koydu "Ölüm senin elinden gelecekse sanırım razıyım." Dedi gevşemişti artık. Gece yüzünü buruşturdu "Gerçekten mi ya ne oldu o klas adama? Üffff! tüm erkekler hepiniz aynısınız." Diyerek geldiği gibi cama yürüyüp gözden kayboldu Gece.

Çukur'da Bir GeceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin