9.Bölüm: Gizemli Yaşlı Müdür

6.3K 618 83
                                    

Simon sessizce iç çekti, Elçinin kahkahaları durduğunda başını yavaşça indirdi.

'Sen, Hectoru al. Ben Nicolasla ilgilenirim.' Elçi cümlesini bitirdiği gibi harekete geçti ve Nicolasa yaklaştı.

'Bekle ...' O anda, yaşlı bir ses duyuldu. Elçi duraksadı, başını kaldırıp baktığında. Uzun beyaz sakallı, Beyaz bir cübbe giyen yaşlı bir adam gördü. Elinde, altın mücevherlerle süslü bir baston vardı. Sırtı kambur duruyordu lakin bakışları güçle doluydu. 

Elçi telaşla ellerini birleştirip eğildi. 'Patrik...' Simon ise ondan daha farklı değildi.

'Patrik...' 

Patrik, yaşlı bir adamdı. O kadar yaşlıydı ki, şuan ki mevcut seviyesine göre bile ömrünün sonlarında gibi görünüyordu lakin gerçeği bile herkes, daha çok uzun süre yaşayacağını biliyordu.

'Burada bana Müdür diyebilirsiniz...' Yaşlı adam sakin bir şekilde söyledi.

'Nasıl emrederseniz ' dedi hızlıca Elçi.

Bu yaşlı adam, Aziz Yıldız Tarikatının Patriği değildi fakat Aziz Yıldız Tarikatında gördüğü saygı o kadar yüksekti ki mevcut Patrik bile onu Patrik olarak çağırıyordu.

Gerçek yaşını bilen kimse yoktu, söylentilere göre, Aziz Yıldız Tarikatı ilk patrik Deva tarafından kurulduğunda zaten bu yaşlı adam onun yanındaydı.

Aziz Yıldız Tarikatının en gizemli varlığı şüphesiz bu kişiydi. İstediği zaman Tarikatı ele geçire bilirdi. Mevcut Patrik bile buna itiraz edemezdi fakat o sadece Akademiyi yönetmekle ilgilenmişti. Aziz Yıldız Akademisinde girmiş olan her öğrenci, on binlerce yıldır bu yaşlı adamın eğitiminden geçmişti.

Simon, Elçi veya ilk Patriğin döneminde ki Akademi bile bu yaşlı adam tarafından yönetilmişti, tamamen gizemli bir varlıktı. Bu sebeple kendisini gösterdiğinde, herkes ona en yüksek saygıyı gösterirdi çünkü o bu kıta da ki herkesin bir nevi ustası sayılırdı.

Yaşlı Adam başını kaldırıp, etrafına bakındı. İç çekti, 'Bu bana, senin gençliğini hatırlattı Simon.' dedi yarı ciddi bir şekilde.

Simon yapay bir gülümseme ile karşılık verdi, 'O günler için tekrar affınızı diliyorum...' dedi.

'Haha... Sorun değil, iyi gençleri zapt etmek her zaman zor olmuştur ama...' dedi yıkılmış araziden bakışlarını çekip Nicolasa baktı.

'Bu çocuk sorunu çok seviyor...' 

Simon çaresizce başını eğdi, 'Yiğenim adına affınızı diliyorum.' dedi Simon.

'Gergin olmana gerek yok.' dedi.

'Müdürüm... Eğer izniniz olursa, ben bütün zararı karşılamak isterim.' Simon hızlıca ekledi.

'Zarar problem değil, bunu halletmek için zaten bir yol düşündüm fakat Genç Adamın gelecekte benzer şeylere sebep olacağına şüphe yok... Onu durdurmak için bir şeyler yapmak gerekiyor...' dedi. Simonun kanı bir anda çekilmiş, yüzü beyaza dönmüştü.

'BEN... BEN ONU UYARACAĞIM...' dedi hızlıca. Nicolasın öleceğini bile düşünmek tüylerini diken diken etmiş, kalbini huzursuzlukla doldurmuştu.

'Sakin ol...' yaşlı adam başını çevirip Simona baktı.

'O benim abime çok benziyor...' dedi duraksadı, gözlerinde bir hüzün belirdi. Sanki sayısız yıldır kilitlenen anılar bir anda zihnine hücum etmiş gibiydi.

Kaderimi Kendim Yazarım! (2.Kitap-Kanlı Yol)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin