Nicolas zihnine dolan devasa bilgi yığınına hayranlıkla baktı ve hayranlıkla inceledi, aynı anda kendi bedenini incelemeye başladı, adeta önünde yeni bir dünya açılmıştı. Bedenini daha önce defalarca kontrol etmişti fakat şimdi bir adeta daha önce bir kör gibi olduğunu hissetti.
Kendi bedenini hiç anlamamıştı, bedenine baktığında dokularının, iliğinin hatta kanının içinde ki safsızlıkları gördü. Bu safsızlıklar çok yoğundu, nefes almaktan, su içmekten hatta enerji dışında bedenine giren her şeyden oluşan safsızlıklardı, hepsi bedenine zarar veriyordu. Hepsi onun ekimini yavaşlatıyordu fakat Nicolas yeni elde ettiği tıbbi bilgisine göre, aynı zamanda bedeninin normal bir yetiştiriciye göre çok daha saf olduğunu fark etmişti.
"Yani, aslında bedenim çok özel... Biraz daha saflaşırsa, kalpa fiziğini elde edeceğim." dedi Nicolas önce ki anılarını hatırlamasa bile oldukça zahmetli bir süreçten geçtiğini hissetti. Fiziği defalarca arındırılmış, bek çok düzeltme sürecinden geçmişti fakat hala büyük miktarda safsızlık vardı ve sürekli artmaya devam ediyordu.
"Eğer safsızlıklar dan tam anlamıyla kurtulursam, o zaman fiziksel olarak Ölümsüz olmam çok kolay olmalı... Sonra önümde bam başka bir dünya açılacak." dedi Nicolas gücün gerçek anlamını ilk defa hissetti.
Ölümsüz Uygulayıcıların ekim yolu ile Nicolasın Aziz Ekim yolu arasında öylesine büyük bir uçurum vardı ki, Nicolas bir su birikintisinde oynayan çocukla, okyanuslara hakim olan bir tanrıyı kıyasladığını hissetti.
Nicolasın kalbi Ölümsüz Uygulayıcılara hayranlıkla doldu ve gözleri bir anda parladı. "Ölümsüz Uygulayıcı olmalıyım." dedi kararlılıkla, bu baştan sonra bir aptallık gibi görülebilirdi. Ölümsüz uygulayıcı haline gelmek için Nicolasın dünya çekirdeğini yıkması, enerji merkezini yok edip baştan kurması gerekiyordu fakat Nicolas daha üstün bir yolun kapısını hissetmişti ve daha geç olmadan bir an önce Ölümsüz Uygulayıcı olmak istiyordu.
Ölümsüz Tıbbi Miras çok genişti, o kadar genişti ki Ölümsüz Uygulayıcıların hangi Alemlere sahip olduğunu, kendi enerji merkezini nasıl yıkacağını ve yenisini nasıl kuracağını biliyordu.
Ayrıca Dokuz Kalpa Yıldırım İblis Bedeni ekim tekniğinin gerçekte nasıl bir teknik olduğunu görüyordu. Bu hem fiziği hemde içsel enerjiyi artıran bir teknikti fakat Nicolas bu tekniği sadece fiziksel gücünü artırmak için kullanıyordu.
Bu zaten bir Ölümsüz Ekim tekniğiydi fakat Nicolas bunun hep bir Deva ekim tekniği olduğuna inanmıştı fakat şimdi ne kadar aptal olduğunu anlamıştı. Kendisini kuyudan gökyüzüne bakan bir kurbağa gibi hissetti, gördüğü gökyüzü gerçeğin çok ufak bir parçasıydı ve o gökyüzünü gerçek olan sanmıştı.
Kalbi kendisine hayal kırıklığı ile doldu, tamamen pişmanlık hissetti ve farkına bile varmadan kalp şeytanı oluşturdu. Artık bu yolda gidemezdi, Ölümsüz Uygulayıcı olmazsa, bir daha ekim yapmaya devam edemezdi. Pişmanlık bütün hayatını ele geçirecekti ve pişmanlıkla dolu bir kalp meditasyon yapamazdı, enerji toplayamaz ve güçlenemezdi.
Nicolas kendi ekim yolunu mahvetme zorundaydı, aksi taktirde ekim hayatı bitecekti. Nicolas gözünü kararttı. Fakat çokta umursamadı, Yarım Adım Cennet Azizi, Nicolas için zaten önemsizdi, tek sorun enerji merkezini yıkıp, tekrar kurmaktı eğer yapabilirse sorun yoktu fakat yapamazsa, bundan sonra sadece fiziksel olarak güçlene bilirdi.
Şansına, fiziksel gücü ile enerji merkezinin ilişkisi yoktu, bu güne kadar elde ettiği aydınlanma ise onun zihnindeydi haliyle niyet enerjisini kaybetmeyecekti.
Ölümsüz Ekim yolunun şuan ki yolu ile farkı ise çok daha barizdi, Nicolas şuan görünürde bir Altın Çekirdek Alemi Uzmanıydı fakat gerçeklikte ölü olan uygulayıcı gerçek bir Altın Çekirdek Alemi Uzmanıydı, Nicolas onun adi bir kopyası gibiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaderimi Kendim Yazarım! (2.Kitap-Kanlı Yol)
Fantasy'Herkes zirveye tırmanırken ben zirveden düştüm. Herkes çalışırken ben sadece eğlendim. Herkes ter dökerken, ben sadece güldüm. Şimdi, orduda sıradan bir kaptan oldum. Hayat bana acımasız davranmadı, kaderimi kendim yazdım! Bir defa daha yazmak iste...